Şirketlerin sermayeleri eriyor
Son yıllarda enflasyonist etkilerle birlikte hammadde ve enerji maliyetlerinin artışı, işçilik ücretlerinin artışı, TL nin değer kaybı gibi hususların şirket sermayelerinde ciddi azalmalara yol açtığını gözlemlemekteyiz. Sermaye kalemlerinin enflasyonist etkilerle erimesiyle birlikte işletmeler yabancı kaynak teminine yönelmektedir. Kredi borçları belirli zamanlarda anapara ve faiz ödemeleri gerektirmekle birlikte yabancı kaynak için ödenen faiz vb. maliyetler vergi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmektedir. Bu noktada işletmelerin yabancı kaynak maliyetlerini vergi matrahlarının tespitinde indirim konusu yapmaları durumunda Finansman Giderleri Kısıtlaması ile karşı karşıya kalmaları söz konusu olmaktadır.
Finansman gider kısıtlaması nedir:
Finansman Gideri Kısıtlaması özetle, 1/1/2021 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi kazançlarına uygulanmak üzere, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurlarının %10’ unun kurum kazancının tespitinde indiriminin kabul edilmemesidir. Söz konusu düzenleme, 3.2.2021 tarih ve 3490 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla yürürlüğe girmiş olup, yapılan düzenlemeye göre yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşmış olan kurumlar vergisi mükelleflerinin, aşan kısımla sınırlı olmak üzere, yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10’luk kısmı, kurum kazancının tespitinde Kanunen Kabul Edilmeyen Gider (KKEG) olarak dikkate alınmakta ve kurumlar vergisi matrahına ilave edilerek vergiye tabi tutulmaktadır.
Kimler finansman gideri kısıtlamasına tabidir:
Finansman gider kısıtlaması, yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan kurumlar vergisi mükellefleri hakkında uygulanacaktır. Ayrıca, bu düzenleme bilanço esasına tabi mükellefler için geçerli olup işletme hesabı esasına tabi mükellefler bu kapsamda değerlendirilmeyecektir.
Finansman gider kısıtlaması kapsamında olup bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri, her geçici vergilendirme döneminin son günü itibarıyla Vergi Usul Kanununa göre çıkaracakları bilanço esas alınmak suretiyle öz kaynak ve yabancı kaynak mukayesesi yaparak finansman gider kısıtlamasına tabi olup olmayacaklarını tespit edeceklerdir.
Finansman gideri kısıtlaması kaldırılmalıdır:
Hammadde ve enerji maliyetlerinin artışı, işçilik ücretlerinin artışı, TL nin değer kaybı gibi unsurlar şirket sermayelerinde ciddi azalmalara yol açmaktadır. Uygulamanın getirdiği ihtilaflar ve mükellef aleyhine olan Maliye açıklamalarının tartışılması devam etmekle birlikte, uygulamanın şirket sermayelerinin erimesindeki nedenlerden biri olduğu tartışılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Uygulamanın getiriliş gerekçesi “firmaların finansman ihtiyaçlarını borçlanma yerine öz kaynaklar ile finanse etmelerini teşvik etmek” olarak açıklanmış, oysa ki enflasyonist ortamda işletmelerin yabancı kaynaklara yönelmesi firmaları daha avantajlı hale getirebilmektedir. Azalan sermayeler karşısında kullanılan yabancı kaynaklar üzerinden belli şartlar dahilinde vergileme yapılması, işletme sermayelerin daha da fazla erimesine yol açmakta olup, finansman gideri kısıtlamasının kaldırılması işletmelerin büyümesine katkı sunacaktır.