Şirketler ve profesyoneller için blog dünyası
Blog arama motoru Technorati geçtiğimiz Ekim ayında 2008 Blogosfer Durum Raporu'nu (State of the Blogosphere / 2008) yayınladı. Gündemin yoğunluğu nedeniyle bir türlü değinme fırsatı bulamadığımız bu rapor, pazarlama açısından blog dünyasıyla ilgili önemli veriler içeriyor. Orijinaline Technorati.com adresinden ulaşılabilen bu raporun çok kısa bir özeti de webrazzi adlı blogda yayınlandı.
Türkiye'de şirketler, pazarlama mecrası olarak şimdilik bir kaç istisna dışında blog dünyasına uzak durmayı tercih ediyorlar. Bu durum hem kurumlar, hem de profesyonel yöneticiler için geçerli. Özellikle Kuzey Amerika'da şirket blogları dışında çeşitli kademelerdeki profesyonellerin sahip olduğu blogların sayısı da hatırı sayılır düzeyde.
Şirketler için blog dünyasının önemi ise blog yayınlarının büyük bir çoğunluğunun öyle veya böyle bir üründen, hizmetten veya markadan söz etmesinden kaynaklanıyor. Technorati'nin verilerine göre yüz blogcudan 80'i bir marka veya ürün hakkında yazılar yazıyor. Yüz blogcudan 90'ı sevdiği veya nefret ettiği markalara ilgili yazılara yer veriyor. Dikkati çeken önemli bir nokta ise kadın ve erkek blogcuların marka ve ürünlerle ilgili aynı oranlarda yazmaları.
Technorati'nin araştırmasında markalar ve Blogosfer
Blogunuzda ürün ve markalar hakkında yazıyor musunuz? Çok sık
% Ara sıra
% Hiçbir zaman %
Markalar veya ürünler hakkında görüşler yazarım 37 45 18
Sevdiğim veya nefret ettiğim markalarla ilgili yazarım 41 48 11
Duyduğum şirket bilgileri ve dedikodularını yazarım 31 32 37
Tüketici olarak günlük mağaza ve alışveriş deneyimlerime yer veririm 34 45 21
Pazarlamacıların özellikle kulaktan kulağa pazarlama konusunda blogların önemini keşfetmeleri sonucunda blog yazarlarının yaklaşık üçte biri bir markanın avukatı haline gelmiş durumda. Bu üçte birin yüzde 60'ı ise bu avukatlığını "bir şekilde" maddi bir kazanca dönüştürdüğünü veya dönüştürebileceğini belirtiyor.
Blog yazarları arasında ürün ve hizmetlerle ilgili bilgi kaynağı olarak internetin geleneksel reklam mecralarından daha etkili olması da ayrıca dikkat çekici bir nokta. "Pazarlama iletişimi mesajları ile ürün ve hizmetlerle ilgili içeriği daha çok nereden alıyorsunuz?" sorusuna blog yazarları ilk sırada yüzde 61 oranında "diğer bloglar" diye yanıt veriyorlar. İkinci sırada yüzde 46 ile blog dışı web siteleri gelirken, TV, basın ve açıkhava gibi geleneksel reklam mecraları yüzde 33'le ancak üçüncü sırada yer alıyor. Geleneksel mecraları yüzde 16 ile internetteki banner reklamları, yüzde 14'le her türlü online videolar izliyor.
Blogcular arasında, blogların giderek daha ciddiye alınan bir bilgi kaynağı haline geldiği yönündeki düşünce yüzde 71 oranında taraftar bulurken, blogların geleceğinin geleneksel medyadan daha parlak olduğunu düşünenler de çoğunlukta. Blog yazarlarının yüzde 51'i önümüzdeki beş yıl içinde daha fazla insanın blogları haber ve eğlence kaynağı olarak kullanacağını düşünüyor. Yüzde 49'u ise blogların en az geleneksel medya kadar muteber bir kaynak olduğu görüşünde.
Bunların yanında Technorati'ye 66 ülkeden 1.2 milyon blog yazarının üye olduğunu, 2002'den beri 133 milyon blogun burada indekslendiğini belirterek kişisel, kurumsal ve profesyonel blogcuların oranını da verelim. Toplamın yüzde 79'u kendini kişisel blogcu olarak tanımlarken, yüzde 12'si kurumsal blog yazarı, yüzde 46'sı da profesyonel blog yazarı olarak tanımlıyor. Kurumsal blog yazarlarının yüzde 69'u aynı zamanda kişisel, yüzde 65'i ise aynı zamanda profesyonel blogcu. Profesyonel blog yazarlarının ise yüzde 59'u kişisel, yüzde 17'si ise kurumsal blog yazarı konumunda. "Profesyonel blog yazarı" derken, çalıştığı sektör veya mesleğiyle ilgili olarak çalıştığı kurumun dışında blog sahibi olanlardan söz ediliyor.
Bu konuya da daha sonra tekrar döneceğiz...