Şimdi okullu olduk
Okullarımız açıldı. Şimdi okullu olduk. Sınıfları doldurduk. Öğrenciler çoklu tedarik yaparak iyi yönetilmesi gereken ulaşım sistemini ile binayı kullanarak eğitimini sürdürür. Başlı başına bir okul ekonomisi vardır demek yanlış olmayacaktır. Giysi, çanta, ayakkabı, kırtasiye, elektronik alımları yapılarak su, enerji ve gıda tüketimi ile öğrenim sürer. Tüm alımların ailelerimizin, ulusumuzun kıymetlisi her yaştaki öğrenciler için sürdürülebilir üretimden gelmesi gerekir. Herbir öğrenci sürdürülebilirliğin sağlandığı ortamı ve ürünleri hak eder. Ürünler ve okul binası öğrenci dostu standart ürünler olmalıdır.
Ülkemizde tüketimin büyük bölümünü KOBİ'ler sağlarken, ürünlerde ithal oranı yüksek olup, çok uluslu markalar da pazarda yer almakta. Çoğu pek çok renkli olan bu ürünlerde kullanılan boyanın niteliği ciddi bir öneme sahiptir. Boyanın yanı sıra başta plastik malzemeler olmak üzere üretimlerindeki girdiler ve üretim süreçleri de önemlidir. Kalem, keçe kalem, boya kalemi, sulu boya, yağlı boya, silgi, yapıştırıcı gibi ürünlerde kullanılan çözücü, kokulandırma kimyasalı vb. kanserojen etki riski taşıyabilir. Ürünlerde insan sağlığına zararlı element ve kimyasalların bulunmaması gerekir.
Okul ekonomisinde çanta pazarı oldukça büyük. Öğrenciler okul, beslenme ve spor çantaları kullanır. Piyasada çok farklı fiyatlarda çok çeşitli çantalar var. Çin malı çanta fazla. Tüm okul malzemelerinde de Çin kökenli ürünler fazla. Cicili bicili, renkli ve kokulu bu ürünler çok tehlikeli olabilir. Bu durum aileler ve öğretmenlerin dikkatli olmasını gerektirmektedir. Piyasadaki TSE (Türk Standartları Enstitüsü) Markalı ve CE (Avrupa'ya Uygunluk) işaretli ürünler, öğrencinin yaşı da dikkate alınarak tercih edilmelidir. Standart dışı ürünlerin gümrükten geçerek pazara ulaşmayı başarmasını, pazarda da yeterince denetlenmemesi anlaşılır gibi değildir. Her yıl olduğu gibi, okullar açıldığında becerikli genç muhabirlerin TV haberlerinde konuyu gündeme getirmesi ve ardından açıklamalarla bir ilgi parlaması olacak ve sonra gündem yoğunluğunda mesele yine göz ardı olacak. Ve yazık olacak. Küçüçük bir öğrencinin kokulu-pespembe standart dışı bir silgiyi ağzına soktuğunu düşününüz. Kocaman kocaman organik moleküller ona zehir saçabilir.
Öğrencilerimiz sürdürülebilirlik eğitimi almalıdır. Gelecek yazımda bu başlığı bulacaksınız.
Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) olarak öğrenci ve öğretmenlerimize sağlık ve başarı dolu bir eğitim yılı diler, okul ekonomisi firmalarımıza doğru ürün arzı ile bereketli kazançlar temenni ederiz.
Gününüz sürdürülebilir, yaşamınız enerji dolu ve mutlu olsun.
İTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr.Filiz Karaosmanoğlu tarafından kaleme alınan Sürdürülebilir Yaşam köşesi, SÜT-D işbirliği ile hazırlanmıştır