Şimdi herkesin Türkiyeli olduğunu düşünme zamanıdır

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Vatandaş seçim sonuçlarıyla, propaganda dönemindeki toplumu ikiye bölen ötekileştirmeli dile son verilmesini, önemli sorunlarımız için iktidarı/muhalefetiyle Türkiyeli olmanın zamanının geldiğini, sorunlarımızı ancak birliktelikle ve AB çıpasına yeniden sarılarak çözebileceğimizi hatırlattı. Bu hiçbir şekilde unutulmamalıdır…

Seçim propagandaları döneminde toplum ortadan ikiye bölünmüş bir görünüm içindeydi. Taraflar bir birlerlerini acımasızca eleştirmekten, ötekileştirmeden geri durmuyorlardı. Şimdi bunun terkedilmesi, toplumun bütün kesimlerinin demokrasi içinde, empati içinde, kimseyi ötekileştirmeden Türkiyeli olma paydasında bir araya gelmesi gerekir. Çevremizde yaşadığımız dış politik sorunlar da, ekonomik sorunlar da bunu zorunlu hale getirmektedir. Hem çok önemli dış politika sorunlarımız var hem de ekonomimizde önemli sorunlar yaşıyoruz.

2019 yılı için Yeni Ekonomik Program'da yer alan yüzde 2.3 büyüme yüzde 15.8 enflasyon, yüzde 12.1 işsizlik hedefleri, ancak kötünün iyisi hedefler durumundadır. Bununla yetinmek yüzde 5’lik geleneksel büyüme hedefinin yarısından azını hedeflemek olumlu görülemez. Bu yeni dönemde son yıllarda, bize güç veren AB çıpasının içinde yer aldığı bir yeni dönem programına ihtiyacımız olduğunu göstermektedir. Hem demokratik açıdan, hem de ekonomik açıdan buna ihtiyacımız var. Türkiye’nin ilgi çekici ve yeni bir hikayeyi ortaya koyması için bu zorunlu bir ihtiyaçtır.
Şimdi 4.5 yıllık seçimsiz bir dönemin başlangıcındayız. Bu dönemde toparlanmamız ve “yeni ve güçlü bir Türkiye hikâyesi” ortaya koyabilmek için hepimizin Türkiyeli olduğumuzu düşünmemizin zamanıdır. İktidarıyla, muhalefetiyle birliktelik içerisinde bunu ele almamız gerekir. Türkiyeli olmak bunu gerektirir. Üretimi ve ihracatı artıracak, büyümeyi sürekli kılacak, halkın refahını sağlayacak sonuçlar ancak, iktidarıyla, muhalefetiyle birlikte olmayı, ortak akılı ortaya koymayı gerektirir.
Cumhur İttifakı da, Millet İttifakı da ülkenin daha iyi olmasını istemektedir. Bu şüphe götürmez bir konudur. Bunun için farklılıklar ayrışmanın unsuru olmamalıdır. Muhalefet iktidara yapıcı eleştiriler yönelterek buna katkıda bulunabilir. İktidar da muhalefetin eleştirilerine empati ile yaklaşıp, onlardan yararlanması gerektiğinin doğru tutum olacağını benimsemelidir.

Bitirirken, seçim sonuçlarını nasıl değerlendirdiğini sorduğum Ak Parti'li bir dostumun anlattığını aktarayım: “Çok şık giyinmiş köy ağası traktörüne binip evinin önüne geldiği sırada, devrilip yere düşmüş, üstü başı çamurlanmış. Etrafında toplananlara ben düşünce mi çamura bulandım, inince mi? diye sormuş.” AK Partili dostum sordu: “Ağabey sana göre, seçim sonuçları düştüğümüzü mü, indiğimizi mi gösteriyor?”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar