Silikon Vadisi

Prof. Dr. Burak KÜNTAY
Prof. Dr. Burak KÜNTAY DÜNYA’NIN POLİTİKASI [email protected]

 

Geçtiğimiz hafta sonuna kadar Amerika Bir­leşik Devletleri'nin (ABD) doğu yakasın­daydım. Bilhassa San Francisco ve etrafında kurulmuş olan Silikon Vadisi, geç keşfetmeme rağmen, beni çok etkileyen bir yerdir. Gerek eği­timim gerekse çalışmalarım hep Amerika'nın doğu yakasında oldu. Batı yakasını ve oradaki Silikon Vadisi sistemini gerçek anlamda keşfet­mem ve anlamamın 15 senesi vardır.

Silikon Vadisi’nin sadece ABD’de değil, dün­yanın neredeyse tamamından bile farklı bakış açısıyla işleyen bir yapısı var. Bundan yakla­şık 15 sene önce ilk defa Silikon Vadisi'ne git­tiğimde, bugün herkesin neredeyse günlük kul­lanımına yansımış birçok icadı orada görme ve tanıma fırsatım olmuştu.

Stanford Üniversite­si’nin etrafında şekillenen bu yapı sadece bilim dünyası için değil, ekonomiden siyasete, ulus­lararası ilişkilerden ticarete her konuda dün­yayı etkileyen bir felsefedir. Silikon Vadisi için felsefe tabirini özellikle kullanıyorum. Çünkü üzerine kurulduğu yapıyı tam anlamıyla idrak etmeden, tahlil etmeden ve tatbik etmeden bu konsepti anlamak gerçekten de mümkün değil.

İşler böyle yürümüyor

Yıllar önce Stanford Üniversitesi'nde tanış­tığım çok değerli bir profesör bana bu yapıyı yavaş yavaş anlatmaya başlamıştı. Dünyanın birçok ülkesi hatta Amerika'nın birçok yeri bile en başarılı öğrencilerini üniversitede kalmaya teşvik eder demişti. Oysa ki Stanford Üniver­sitesi’nde başlayan bu akım, başarılı olan öğ­rencilerin üniversitede kalmaktan ziyade özel sektörde gelişime teşvik eden bir yapı üzerine kurulmuştu. Gidin deneyin, gerekirse hata ya­pın, sonra bir daha deneyin tavsiyeleriyle şekil­lenen bir yapıdan bahsediyoruz.

Mesela, bana verdiği bir örnek benim için çok çarpıcı ve bü­tün bakış açımı değiştirir nitelikte olmuştu. Yi­ne dünyanın birçok yerinde bir işi batıran kim­seye kolay kolay kredi vermezler ya da hiç kim­se o kişiyle kolay kolay ortak olmaz demişti o değerli profesör. Fakat Silikon Vadisi'nde işler böyle yürümüyor dedi, bir kişinin şirketi batır­ması, kurduğu bir girişimin çuvallaması o kişi­nin ondan sonraki yeni girişimlerinde daha çok yatırım almasına sebep oluyor.

Bu fikrin arkasında yatan yapı, gayet açık as­lında. Hata yapan, yanlış yapan ders çıkarır ve bir daha o hatayı ve yanlışı yapmaz. Aslında bu öğreti birçok kişi için önemli bir ders niteliğin­de. Üniversitelerin başlayacağı şu günlerde, ye­tiştirdiğimiz bütün öğrencilerimize belki de öğretmemiz gereken en önemli nokta bu olma­lı “hata yapmaktan korkmayın”.

Yanlışlar, hata­lar, zorluklar ve önünüze çıkan engeller sizi da­ha çok büyüten, geliştiren ve daha ileri götüren bir süreçtir aslında. Hayatta karşınıza hiçbir sorun ya da engel çıkmadan gidilen bir yolun, sizi geliştirmesini bekleyemezsiniz. İnsanı ge­liştiren, yaptığı hatalar, yürüdüğü yolda önüne çıkan engellerle mücadelesi ve zorluklarla olan imtihanıdır. İşte bu bakış açısı, Silikon Vadi­si'nin temelini oluşturuyor.

İnsanlar hep kazanana odaklanıyor

Öğrendiğim en önemli şeylerden biri de biz­ler hep Silikon Vadisi’ne Facebook, instagram, Twitter, Google gibi girişimler üzerinden bakı­yoruz. Oysa ki o değerli dostum, Silikon Vadi­si’ni anlatırken çok önemli bir konuya dikkatimi çekmişti. “Sizin bu ismini verdiğiniz başarıdan başarıya koşan büyük firmalar, Silikon Vadisi efsanesinin belki de milyonda biri. Silikon Vadi­si’ni Silikon Vadisi yapan, başarılı olan bu büyük firmalardan ziyade başarısız olan, fikirleriyle birlikte ortadan kaybolan ve hiç konuşulmayan 10 binlerce girişim” demişti.

Çok doğru ve çok önemli bir konu, insanlar hep başarılı olana, kazanana, sonunda isim yap­mış olana odaklanıyor bu da gayet normal. Oy­sa ki bir sistemi hayata geçiren onu büyüten onu belli bir kademeye getiren ve sürekliliğini sağla­yan en önemli şey ekosistemin içinde bulunan başarılar kadar, başarısızlıklar da vardır. Kaza­nanlar kadar, kaybedenler, tutunanlar kadar, tu­tunamayanlar da bu ekosistemin içinde vardır.

Herkese bir ders olmalı

Sistemi var eden, sistemi kuran ve ayakta tu­tan, bu bakış açısı ve bu ekosistemdir. Dediğim gibi Silikon Vadisi hikayesi, aslında herkese bir ders olmalı. Özgür düşünceden ödün verilme­meli, arzuların ve fikirlerin üzerine gidilmeli, ama sadece bir fikrim var deyip geçmeden, o fikri hayata geçirmek için gerekli altyapı ve do­nanım sağlanmalı. Hata yapmaktan, başarısız­lıktan, yenilmekten asla korkmamalı ama ha­talardan da ders çıkarılmalı. Başaranlardan ve kazananlardan öğrendiğinizden daha fazlasını, başaramayan ve kazanamayanlardan da öğren­mek çok önemli bir hale geliyor hayatta.

Silikon Vadisi’ne dair yazılacak söylenecek onlarca söz, anlatılacak onlarca hikaye var ama bu verdiğim örnekler bile; başlı başına bir dü­zenin nasıl oluştuğuna, o düzenin dünyayı nasıl etkilediğini ve hiç şüphesiz ki herkesin buradan kendi hayatı için bir ders çıkarması gerektiğini de gözler önüne seriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Tarih henüz tarih değil 17 Eylül 2024
Yumuşak güç 03 Eylül 2024
İran neyi bekliyor? 20 Ağustos 2024