şili modeli

İbrahim IŞIKLI
İbrahim IŞIKLI SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU [email protected]

SOSYAL GÜVENLİK VE İŞ HUKUKU / İbrahim IŞIKLI Şili modeli, Friedman'cı para politikasının kötü örneği olarak iktisat literatüründe sık sık kullanılır. "Şili modeli" olarak ünlenen bu sistemi, bazı yazarlar öyle ballandıra ballandıra anlattı ki, yazılanlara inanamadım. İşte bir de öbür mahalleden görünen Şili modeli: Şili modeli sosyal güvenliğin özelleştirilmesidir. Şili modeli toplumsal dayanışma, kuşaklar arası paylaşım ve kamusallık ilkelerini ortadan kaldırmaktadır. Bunun yerine özel şirketlerce uygulanan bireysel tasarruf ve bireysel gelir esası getirilmektedir. 1 Mayıs 1981 tarihinde uygulanmaya başlanan Şili modeli ile çalışanların ücretlerinden % 10 oranında emeklilik primi kesilmekte, isteyenler bu oranı % 20'ye kadar artırabilmektedir. Emeklilik ve sağlık sigortasının birbirinden ayrıldığı sistemde, özel sağlık sigortası için asgari yüzde 7, sakatlık vb. için ise yüzde 3,7 prim ödenir. Emeklilik kesintileri emeklilik fon yöneticisi denilen özel finans şirketlerine yatırılır. Bu paralar, hisse senedi, devlet tahvili gibi menkul değerlere yatırılır ve karşılığında komisyon alınır. İşverenden hiçbir kesinti olmamakta, devletten de herhangi bir katkı verilmemektedir. Kadınlar 60, erkekler 65 yaşında emekli olurlar. Sistemdekilerin ancak yarısı prim ödeyebilmektedir. Bu sayededir ki, 1997 itibariyle emekli olabilenlerin sayısı sadece 22 bin olup bunların da emekli maaşlarının üçte biri fonlara gitmekteydi. Asgari emekli maaşı ise günde 1,25 dolardı! (Armağan Öztuksavul, "Şili Mucizesi", Sosyal Güvenliğin Yok Edilişi) Bu nedenle de özellikle liberal kesimin savunduğu ve uygulamaya koymaya çalıştığı bir sistemdir. Riskli ve özel kararlarla bu fonlar seçilip yürütüldüğü için sermaye piyasasında çalkantı olursa, fon kötü yönetilirse, fon yönetiminde birtakım sorunlar olursa insanlar yaşlılıklarında tamamen güvencesiz kalabilirler. Şili'de pek çok insan yaşlılığında tamamen güvencesiz kaldı. Erkeklerin % 34'ü, kadınların % 45'i asgari ücretin % 85'i oranında bir asgari emeklilik maaşı alacaklardır. 1982 ile 1995 yılları arasında emeklilik yatırımlarının yıllık ortalama getirisi % 12.7 olarak bildirilmiş. Ancak Dünya Bankası uzmanı Hemant C. Shah, komisyonlar ödendikten sonra kalan miktarın, aslında ortalama % 7.4 olduğunu açıklamıştır (Orijinal Kaynak: http://papers.ssrn.com/sol3/papers.cfm?abstract_id=43941). 1982 ile 1986 yılları arasında fonların getirisi yıllık ortalama % 15.9 olarak açıklanmasına rağmen komisyonlar düştükten sonra bu oran yalnızca % 0.3'tür. 1991-1995 yılları arasında komisyon dahil ortalama getiri % 12.9 komisyonlar düşüldükten sonra ise % 2.1'dir. 1984 yılında brüt ücretlerin % 8.4'ü komisyonlara gitmiştir. Bu oran, bir miktar düşmesine rağmen halen emeklilik kesintilerinin % 16.7 ile % 20'si arasında bir oran komisyonlara gitmektedir. Şili'de eski sistemde tüm yönetim harcamaları kesintilerin yalnızca % 5'i kadardı. Toplam birikmiş emeklilik fonlarının % 3'ü ile % 5'i kadar bir miktar, değişik finans seçenekleri arasında seçim yapmak üzere önerilerde bulunan danışmanlara verilmektedir. Benzer uygulamaların yapıldığı Arjantin'de brüt ücretlerin % 3.5'i komisyonculara gitmektedir. Şili'de 17 yıllık kamu emekçisi Cecilia Prado, "Şu andaki bildiklerimle asla özel sisteme geçmezdim. Demokratik bir yönetim altında bizi zorlayamazlardı. Şu an geriye dönmeye izin veren bir yasa çıksa büyük bir kitle sistemden çıkar" diyor. (Fred J. Solovey, Kasım 1996, Focus), (Chile: The Laboratory Test; http://www.huppi.com/kangaroo/L-chichile.htm) İşçiler emeklilik dışında ayrıca hastalık ve diğer sigorta kollarına da prim ödemektedir. Bu sistemde çalışanların eş, çocuk, anne ve babaları açısından bir güvence bulunmuyor. Kısaca, vatandaşlar için sosyal güvensizlik modelidir "Şili modeli". Ancak, öte yandan özel emeklilik şirketleri için de komisyon cennetidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar