”Sigortalı olmayan şey senin değildir”

Can KANTAR
Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN cankantar@gmail.com

Sigortacıların belki de en büyük sorunu tüketiciye kendini doğru anlatamamak. Sokakta 10 vatandaşa sigortacılık ile ilgili bir soru sorsanız, genellikle olumsuz hikayeler dinlersiniz. Bir iki soru ile konunun derinine inmeye kalktığınızda ise ya yanlış ve eksik bilgisinden dolayı mağdur olduğunu ya da sigorta şirketini kazıklamaya çalışıp kazıklayamadığını öğrenirsiniz. "Hasarım geç ödeniyor" diye şikayet edenlere sorarsanız ise aldığınız cevap ya kendi evraklarını tamamlamamış ya da eksper raporunun gecikmesinden dolayı sorun yaşadığı olur. Çünkü evraklar ve eksper raporu tam ise, bir suiistimal de yoksa hasar ödemeleri yedi sekiz gün içerisinde yapılır.

Şikayet eden sigortalılara bakıyorsunuz otomobilini çarpmış anlaşmalı servis yerine otomobilini kendi tanıdığı servise götürmüş.  Böyle bir durumda Allahın emri bir suiistimal şüphesi ortadadır. Çünkü eğer iyi niyetliysen otomobilini verirsin sigorta şirketinin anlaşmalı servisine ve eline para değmeden, gecikmeden otomobilinin tamiratı yapılır. Sonuçta herkesin kafası da rahat olur. Konunun üzerine basa basa söylüyorum; "Sigorta bir zenginleşme aracı değildir."

İşin diğer masum tarafı ise eksik bilgilenme. Bilmediği için, hatta merak edip araştırmadığı için başına bir şey geldiğinde, "Vay sigorta şirketi benim paramı vermiyor" diye yanıp tutuşuyoruz. Birçok kez rastladım ki tüketici ne satın aldığını bilmiyor, başına bir şey geldiğinde bile ne yapacağını bilmiyor. Oysa Bilgilendirme Yönetmeliği geçtiğimiz aylarda yürürlüğe girdi. Tüketici poliçesini almadan bilgilendirme formunu imzalamak zorunda. Şikayet edilen iki sayfa yazıyı da bir zahmet okumak da artık tüketiciye düşüyor.

İşte bu aşamada vatandaşın doğru bilgilendirilmesi önemli.  Bu konuda geniş kitlelere ulaşmanın yolu tabii ki medya yolu ile oluyor. Daha önce yaptığım televizyon programlarından da gördüğüm kadarıyla tüketici sigorta konusunda çok bilinçsiz. Gazetelerin yanı sıra televizyon bu konuda önemli bir mecra.

TRT'den sigortacılığa büyük destek

TRT ise özel televizyonlara göre çok farklı bir konumda. Geniş kitlelere yayın yapıyor. Özellikle de sigortacılık ile tanışmamış kesimin yoğunlukla izlediğini düşünürsek, TRT gerçekten önemli bir mecra. Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, özellikle TRT-2 ile çok düzeyli bir yayın gerçekleştiriyor. TRT-2 entelektüel kesimin de izlediği birkaç kanaldan biri oldu. TRT'de program için teklif yaptığımda hiç beklemediğim bir tepki ile karşılaştım. Beni Ankara'ya davet ettiler ve "Biz kurum olarak sigortacılığın gerçekten vatandaşın yararına bir olgu olduğunu düşünüyoruz. Bunu önemsiyoruz. Vatandaşı sigortacılık konusunda bilgilendirmek için böyle bir programın yapılması gerektiğini ve bunun da sigortacılık konusunda uzman bir gazeteci olarak sizin yapmanızı isteriz" dediler.

"Hayatımız sigortalı"

Ben de seve seve kabul ettim. Programın adı "Hayatımız Sigortalı" oldu. TRT programa inanılmaz destek verdi.  "Hayatımız Sigortalı" her pazar saat 16.55'te TRT-2'de yayınlanıyor.

Programın konsepti daha önce Star TV'de hazırladığım programın bir benzeri. Bir farkla artık stüdyoda konuklarımız da oluyor. Bunların dışında vatandaşların, ünlü kişilerin sigortacılık ile ilgili görüşleri, sigortacılıkla ilgili memnun müşteri ve sektör ile ilgili aktüel çekimler de yer alıyor programda. Stüdyo konukları elektronik posta ve telefon ile gelen soruları cevaplıyor. Programa izleyicilerden yoğun bir ilgi söz konusu. Sigortacılık ile ilgili o kadar çok konu var ki bir hafta beklemek bile zor geliyor bize.  Her hafta ilginç konulara yer vermeye gayret ediyoruz. Programın bir bölümünde evi yanmış bilinçli bir sigortalıyı ekrana getirdik. Evi sigortalı olduğu için tüm hasarını sigorta şirketi karşılamış. Kemal Bektaş isimli tüketicimiz programda "Sigortalı olmayan şey senin değildir" dedi. Bana sorarsanız sigortanın faydalarını anlatmak için çok güzel bir slogan olabilir.

DÜNYA Gazetesi de yıllardır sigorta sektörüne sayfalar ayırıyor.  Bu sayfalar gerçekten sigortacılık bilincinin artırılmasına yönelik önemli katkılar yaptığını düşünüyorum.

Gazetelerde yayınlanan sigortacılık sayfaları ve diğer televizyon kanallarının da sigortacılığa olan ilgisi arttıkça sigortacılık konusunda bilinçli bir toplum yaratmak için medya önemli görevini yerine getirmiş olacağını düşünüyorum. Bu arada tüketiciler de sigortanın bir ihtiyaç olduğunu ve bireylere büyük güvence sağladığını unutmamalı.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar