Sigorta sektöründe işin hazır

Sigorta sektörünün değişik bir dinamizmi var. Krizden en çok etkilenen sektör olmasına rağmen çabuk toparlanabilen, bu aradaki tüketiciye taahhütlerini aksatmayan bir yapısı var. Ekonomideki istikrar sürdüğünde enflasyonun üzerindeki büyümesi ile herkesi büyülüyor adeta. Sigorta sektörünün en büyük sorunu ise bu büyüme yaşandığında bile karlı olamaması. Sigorta sektörü şimdi karlı ve istikrarlı büyümenin çarelerini arıyor.

Karlı büyüme dendiğinde ise bilinçli bir tüketici kitlesi ve dolayısıyla sigortalılık oranının yaygınlaşması geliyor. Bunun da gerekleri var tabii. İyi, bilgili ve saygılı satış personeli. Sigortacı dendiğinde kalem bıyıklı elinde çantası ile herkesi kazıklayan bir kişi portresi artık çok gerilerde kaldı. Şimdi artık sigortacı dendiğinde kılık kıyafeti bakımlı iyi eğitim almış kişiler akla geliyor.

Sigortacı olmak istemiyorlar

Sigorta şirketlerinin kalifiye elemana ihtiyaçları var. Ülke genelinde 110'a yakın 2 yıllık sigortacılık ve bankacılık yüksekokulu var ama, buralarda verilen eğitim ve sigortacılığa yönlendirilmesinde çeşitli sorunlar ne yazık ki var. O okullara giden öğrenciler de sigortacı olmak istemiyorlar. Sigortacı olmak istese bile ne yazık ki masa başı departmanları seçiyorlar.

Sigorta şirketlerinin satış yapabilecek eğitimli elemanlara ihtiyaçları var. Okullarda ne yazık ki bu konularda eğitim verilemiyor. Temel sigortacılık eğitimleri ile zaten iki sene geçmiş oluyor. Saha da sigorta satışı yapacak donanımlı elemanlara sektörde büyük talep var. Sigorta sektörü hakkında araştırma yapan gençler bu sektörde kariyer yapmak için hemen kolları sıvıyorlar.

Bilgi Üniversitesi'nde eğitim

Geçenlerde İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde eğitimci Lale Yolsal ile tanıştım. Kendisi ile sigorta sektörü ve eleman ihtiyaçları konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Düşüncelerimiz o kadar paraleldi ki, ben de bir eğitimci olmamama rağmen tespitlerimin doğru olduğunu gördüm. İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin "Uygulamalı Sigortacılık Eğitim Programları" (USEP) ile yüzlerce genç sektöre kazandırılmış. Bu eğitim programının önemi temel sigortacılık eğitiminin yanısıra, satış konusunda uygulamaya fırsat verilmesi. Deneyim olmadan iş olanağının olmadığı bir zamandayız. Böyle eğitim programlarıyla, uygulama ile eğitimin bir arada yapılması gençler için büyük bir şans.

Sigortacılığı seçen gençlere önerim, satış tarafında olmalarıdır. Böylece çok para kazanma şansları olur. Sigortacılık sektöründe eğitim tarafında Sigortacılık Eğitim Merkezi (SEGEM), Türk Sigorta Enstitüsü Vakfi (TSEV) gibi farklı misyonları üstlenerek sektördeki kaliteyi artırdıklarını biliyoruz. İstanbul Bilgi Üniversitesi'ndeki USEP farklı sektörlerden sigortacılığa geçmek isteyen gençler için bulunmaz bir fırsat. Bu eğitim programlarını tamamlayan gençlerin şirketlerde işleri hazır denebilir. Bu programı tamamlamış gençler kariyerlerinde hızla tırmanıyorlar. Birçok örneğinin olduğunu öğrendim.

Satış personeli daha çok kazanır

Sözün özü, sigorta şirketlerinin, acentelerin ve brokerlerin sigortacılık konusunda eğitim almış USEP gibi sertifikalı gençlere ihtiyacı var. Satış tecrübesini eğitim kurumunda yapmış bir genç şirketler için "pişmiş sofraya gelmiş" gibi düşünülebilir.  Sigortacıların çok fazla vakti yok, prim üretimini hızla artıracak gençlerin sektöre gelmesini bekliyorlar. Geleceğin mesleği sigortacılık diyorum. Başka da bir şey demiyorum.