Siemens Türkiye, globalden 7 yıl önce 'karbon-nötr' olacak
Siemens AG 2030’da “karbon-nötr” bir şirket olmayı hedefl iyor. Siemens Türkiye ise bu kapsamda çok daha iddialı bir hedef belirlemiş durumda ve çevresel sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği açısından dijitalizasyonun sunduğu imkanlar sayesinde 2023 yılında karbon-nötr bir şirket olmayı hedefl iyor. Siemens Türkiye bünyesinde bir Sürdürülebilirlik Ofisi bulunuyor. Sürdürülebilirlik Ofisi’nin misyonu, tüm faaliyetlerin sürdürülebilirlik stratejisiyle paralel ilerlemesini sağlamak.
Siemens Türkiye Sürdürülebilirlik Yöneticisi (CSO) Esra Kent, “Gelirinin yüzde 40’ını çevre dostu ürün portföyünden elde eden Siemens, Türkiye’nin CO2 emisyonunun yılda 7.7 milyon ton, yani yüzde 1,7 oranında azalmasına katkıda bulunuyor. Bu miktar 3.3 milyon otomobilin ürettiği emisyona eşdeğer” yorumunu yapıyor.
Kent, Siemens Türkiye’nin aynı zamanda, Gebze’de Türkiye’nin ilk LEED Gold sertifikalı üretim tesisine sahip olduğunu da hatırlatıyor.
Siemens Türkiye’nin sürdürülebilirlik anlayışına önemli bir katkı sunmaya aday olan Sürdürülebilir Kampüs Projesi ise Türkiye’de sanayi ve üniversite iş birliği açısından önemli bir örnek oluşturuyor.
Siemens Türkiye ve Koç Üniversitesi, kısa süre önce sanayi-üniversite iş birliği kapsamında dijitalizasyonu odağına alan Sürdürülebilir Kampüs Projesi’ni hayata geçirmiş.
Siemens Türkiye Sürdürülebilirlik Ofisi ile Koç Üniversitesi ortak girişimiyle ilk kez hayata geçirilen Sürdürülebilir Kampüs Projesi kapsamında öğrenciler; ulaşım, enerji ve bina teknolojileri, geri dönüşüm, Endüstri 4.0, dijitalizasyon, nesnelerin interneti ve beşeri faaliyetler olmak üzere beş farklı kategoride sürdürülebilirlik projeleri geliştirmişler.
Siemens Türkiye’nin Kartal ve Gebze’deki kampüsleri ile Koç Üniversitesi Rumelifeneri Kampüsü araştırma laboratuvarı olarak kullanıldığı süreçte, kampüs operasyonları için sürdürülebilir bir model yaratılmaya odaklanılmış. Yarışmanın birinciliğine, kampüs içerisindeki karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik teknolojileri kullanarak oluşturdukları proje ile Koç Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Green Brains isimli grup layık görülmüş.
Genç beyinler Almanya’da sürdürülebilirlik anlattı
Tamamı kız öğrencilerden oluşan Green Brains grubu, projesini geçtiğimiz hafta Siemens’in Almanya-Münih’teki genel merkezinde sürdürülebilirlik ekibine tanıttı. Genç ve beyinlerin sunumunu Türkiye CSO’su Esra Kent ile birlikte izledik.
Hande Kandemir, Cemre Ağaoğlu, Göksu Gökçen, İrem Ergenlioğlu, Selen Kale ve Ebubekir Bal’dan oluşan Green Brains’in projesi gıda atıklarının PLA (Polilaktik asit) filamentlerine dönüştürülmesi ve kampüsteki 3D yazıcılarda kullanılmasını içeriyor. “Kullanımı azalt, geri dönüştür ve tekrar kullan” adımlarını izleyen proje, döngüsel ekonomi yaklaşımını temel alıyor. Hem kaynak kullanımını ve atık miktarını azaltıyır hem de geri dönüşüm konusunda farkındalık yaratıyor.
Projenin önemli bir diğer yanı da, biyoloji, teknoloji, sosyoloji gibi farklı disiplinlerde okuyan öğrencileri bir araya getirerek, ortak bir sorun için birlikte çözüm yaratmalarına fırsat vermesi ve mevcut sorunlara bütüncül, dolayısıyla sürdürülebilir çözümler bulunmasını sağlaması.
Dolayısıyla, Siemens ve Koç Üniversitesi tarafından hayata geçirilen bu proje, hem sanayi-akademi arasında iş birliğini güçlendirmek; hem de gençlere “icat çıkarma” fırsatı vermek açısından çok önemli. Umarız benzer iş birliklerinin sayısı hızla artar…
Münih’teki genel merkez elektriğinin üçte birini güneşten sağlıyor
Siemens’in Haziran 2016’da kullanıma açtığı Münih’teki yeni genel merkezi, bir önceki merkeze kıyasla yüzde 90 daha az elektrik ve yüzde 75 daha az su tüketiyor. Binanın elektriğinin yaklaşık üçte biri, çatıya yerleştirilen güneş pili sisteminde üretiliyor. Akıllı bina kontrol ve otomasyon sistemleri, elektrik tüketimini daha da azaltıyor. Merkez bina, Siemens’in CO2 emisyonlarını 2020 yılına kadar yarı yarıya azaltma ve 2030’da dünyanın ilk karbon-nötr endüstri şirketi olma hedeflerine de önemli katkıda bulunacak.