Sıcak paradaki artışa güvenebilir miyiz?
Haziran ayı ödemeler dengesi verileri, Merkez Bankası’nın Başbakan Erdoğan’ın baskısı altında yaptığı faiz indiriminin sıcak paranın çok hoşuna gittiğini ortaya koyuyor. Hükümet sözcülerinin sunumuna göre faiz lobisi, faizlerin yüksek olmasınını istiyor. Oysa faiz lobisi eslında, faizlerin yüksek olmasından çok faiz indirimlerinden kazanıyor. Çünkü faizlerdeki düşüş, bono ve tahvil fiyatlarındaki artışı hızlandırarak onların kazancını artırıyor. Son sermaye hareketlerine baktığımızda, faiz indirimi beklentisinin, uluslararası faiz lobisi diye tanımlayabileceğimiz sıcak parayı çok sevindirdiğini ve harekete geçirdiğini görüyoruz.
Sıcak para, Başbakan Erdoğan’dan faiz indirimi sinyalini alır almaz hızla bono almaya başlamış. Nisanda 4 milyar doları bono yatırımı olmak üzere 6.67 milyar dolarlık sıcak para girişi var. Mayıs ayını bekleyerek geçiren sıcak para 1.26 milyar dolarlık bono alımı daha yapmış. Merkez Bankası 22 Mayıs’ta faizleri düşürüp, faiz indirimlerinin devam edeceği işaretini verince, sıcak para adeta coşmuş. Haziranda yabancılar 7 milyar doların üzerinde bono alımı yapmışlar.
Yabancıların hazirandaki bono alım miktarı da, toplam sıcak para girişi de Nisan 2013’ten sonra görülen en yüksek miktar. Yani haziranda gelen sıcak para miktarı, Gezi olayları ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) piyasaya verdiği fazla para miktarını azaltmaya başlayacağının ilk sinyalini vermesi öncesi ile karşılaştırılacak düzeye çıktı. Buna bağlı olarak 12 aylık toplam sıcak para giriş miktarı, Nisan 2013’ten bu yana ilk kez belirgin bir artış gösterdi. Nisan 2013’te son 12 ayın toplam sıcak para girişi 57.5 milyar dolar düzeyindeydi. Bu miktar Mayıs 2013’ten başlayarak 12 ay boyunca sürekli ve hızlı bir biçimde düştü.
12 aylık toplam sıcak para girişi, Nisan 2014’te 8 milyar dolar gibi önemsiz bir miktara kadar düştükten sonra mayısta 186 milyon dolar gibi minik bir artış gösterdi. 12 aylık toplam sıcak para girişinde haziranda 5.3 milyar dolarlık bir sıçrama meydana geldi ve rakam 13.5 milyar dolara yaklaştı. Sıcak para hareketlerine 6 aylık dönemler itibarıyla bakarsak eğilimlerdeki değişim daha net gözüküyor. Geçen yılın ilk yarısındaki toplam sıcak para girişi 26.4 milyar dolara yaklaşmış. Yılın ikinci 6 ayında gelen sıcak para miktarı ise sadece 3.3 milyar dolar olmuş.
Bu yılın ilk yarısındaki sıcak para girişinin 10 milyar doları aşması ise nisan ve hazirandaki girişler sayesinde gerçekleşti. Sıcak paranın yönünü değiştiren faktörün yerel seçim sonrasında verilen sinyalle girilen faiz indirimi politikası olduğu görülüyor.
Sıcak para hareketlerinde bir eğilim değişikliği ortada. Ancak bu değişikliğin kalıcı olacağını söyleyemeyiz. Sıcak para, ekonomide ve politikada olumlu işaretler gördüğü için gelmiyor. Politik gerilim ve belirsizlikler sürecek. Ekonomi düşük büyüme, yüksek enfl asyon, tehlikeli düzeyde cari açık ve yüksek dış borç arasında sıkışmış durumda.
Sıcak paranın faiz indirim furyasından parsa toplamak için geldiği ortada. Piyasalardaki son oynaklık da sıcak para girişinin istikrarlı olmayacağını gösteriyor.