Siber güvenlik ve iş dünyasında alınması gereken acil önlemler!
Geçtiğimiz hafta Lübnan’da yaşanan olaylar, tüm dünyada savaş korkusundan da öte, bir sorgulama ve kaygı dalgası başlattı. Uzaktan patlatılan ve günlük hayatımızın her katmanında, yanı başımızda olan elektronik cihazların her yerde, birer öldürücü silaha dönüşme potansiyeli, insanlığı şok etti. Özellikle yapay zekâ ve otonom sistemlerin daha da yaygınlaşması halinde olabilecekleri düşünmek, dehşet verici bir tedirginlik yarattı.
Teknolojinin, dijital araçların ve yapay zekâ kullanımının acilen devletler üstü, uluslararası kurallarla düzenlenmesi gerektiği konusunda artık tüm dünya hemfikir. Birleşmiş Milletler’in 79. Oturumundan bu konuda somut bir uluslararası mutabakat çıkması herkesin ortak umudu (Detaylar için: https://bityl.co/S7Za). Ancak, bu yani küresel düzenlemeler gerçekleşse dahi siber güvenlikle ilgili esas çözüm hala, mikro seviyelerde alınacak önlemlerle kontrol edilebilecek. O yüzden bu yazımda konuyu iş dünyası açısından irdelemek istiyorum.
İş dünyası neler yapmalı?
İlk olarak, özellikle yatırımcılar, yönetim kurulları, CEO’lar, IT, yazılım, altyapı ve teknolojiden sorumlu yöneticiler ile güvenlikten sorumlu yetkililer, siber güvenliğin ötesine geçen bütünsel bir güvenlik stratejisi benimsemek zorunda. Yapay zekâ destekli sistemlerin gelişmesiyle birlikte daha sofistike ve dinamik bir güvenlik yönetimi anlayışının gelişmesi gerekiyor. Bu noktada siber güvenlik, geleneksel sınırların ötesine geçen bir “yıkıcı inovasyon” alanı olarak görülmeli.
İkinci önemli konu, şirket içindeki operasyonel siloların ortadan kaldırılmasıdır. Bugün birçok şirketin yaptığı en büyük hata, güvenlik birimlerinin diğer bölümlerle yeterli koordinasyonu sağlamadan, kendi başına çalışmasıdır. Tüm organizasyona yayılan bir güvenlik kültürü oluşturmak, en az teknik çözümler kadar kritik bir unsur. Buna çok dikkat edilmeli.
Son olarak, şirketlerin iş sürekliliği ve kriz yönetim planlarını daha sıkı gözden geçirmesi gerekiyor. Bir siber saldırı anında sadece teknik birimlerin harekete geçmesi yeterli olmaz. Şirketin tüm yönetim kadrosu, kriz senaryolarını önceden belirlemeli ve düzenli olarak tatbikatlar yapmalıdır. Bu tatbikatlarda tüm birimler ve üst yönetim de aktif rol almalı ve olası senaryolara karşı nasıl hızlı ve etkin yanıt verileceğini önceden öğrenmelidir.
Şirketler için siber güvenlik önlemleri
1-Tüm sistemlerin ve yazılımların güncel olmasını sağlayın. Güvenlik yamalarının düzenli olarak yapıldığından emin olun.
2- Personeli siber güvenlik konusunda bilinçlendirin, phishing ve sosyal mühendislik saldırılarına karşı farkındalık oluşturun, düzenli eğitim aldırın.
3- Çok faktörlü kimlik doğrulama sistemlerini kullanın. Şifrelerin güçlü ve sık değiştirildiğinden emin olun.
4- Hareket halindeki ve durağan verilerin şifrelenmesini organize ederek, veri ihlallerinde bile bilgilerin korunmasını sağlayın.
5- Güvenlik duvarları, VPN kullanımı ve ağ segmentasyonu ile dış tehditlere karşı korumayı güçlendirin.
6-Bir siber saldırı sonrası iş sürekliliği için düzenli veri yedeklemesi hayati önem taşır. Yedeklerin güvenliğinden emin olun ve düzenli tatbikat yapın.
7-Şirket içinde açık ve uygulanabilir siber güvenlik politikaları oluşturun, politikaları düzenli olarak gözden geçirin ve güncelleyin.
8-Yapay zekânın tehditlerine karşı, yapay zekâ tabanlı güvenlik sistemleri kullanarak anomali tespiti ve hızlı müdahale sağlamaya hazır olun. Daha da önemlisi, proaktif olarak tehdit oluşumlarını saptayın.
Sonuç
Dijital dünyadaki baş döndürücü gelişmeler, iş dünyasının güvenlik paradigmasını kökten değiştirmeyi zorunlu kılıyor. Geleneksel güvenlik yaklaşımlarını geride bırakmak ve teknoloji ile yapay zekânın sunduğu olanakları kullanarak proaktif ve entegre güvenlik stratejileri geliştirmek, artık bir lüks değil, stratejik bir zorunluluktur. Sadece bugünün değil, yarının tehditlerine karşı da hazırlıklı olmanız, şirketinizin sürdürülebilir başarısını garanti altına alacaktır. Geleceğin liderleri, sadece inovasyonla değil, güvenlik vizyonlarıyla da farklılaşacak.