SGK'da derman bulamayan TBMM'ye koşmuş
Bugünkü yazımızda, geçen hafta gazetelerin satır arasına sıkışmış ve gözden kaçan bir konuyu gündemimize alalım istedik. Vatandaşlarımızın son ümit olarak TBMM'yi görmelerinden olsa gerek, kamu kurumlarından taleplerine çözüm bulamayanlar TBMM Dilekçe Komisyonu'na talep veya şikayet başvurusu yağdırmışlar. Tabi, şikayet başvurularında ilk sırayı Sosyal Güvenlik Kurumu alıyor.
Beşikten mezara kadar herkesi ilgilendiren bir kurum olmasına rağmen vatandaş odaklı ve sorunları çözüm noktasında olunması gerekirken maalesef SGK vatandaşları çok üzüyormuş. Komisyona verilen dilekçelerden yüzde 11'inin Sosyal Güvenlik Kurumu'nu şikayet içerikli olması durumun vehametini açıkça gösteriyor.
Ne part-time çalışan öğrencilerin genel sağlık sigortası sorunu çözüldü, ne özürlü yetimlerin yaşadığı sorunlar çözüldü, ne malulen emeklilikte yaşanan sorunlar çözüldü, ne idari para cezalarının vatandaşa daha tebliğ edilmesine bile fırsat verilmeden sisteme borç girilmesi sorunu çözüldü, ne mali müşavir, ne sahte işyerleri sorunu çözüldü, ne işyeri açılışlarında yaşanan sorunlar çözüldü, ne işkazasına uğrayan işçilerin yıllarca süren sorunları çözüldü, ne yıllarca süren borcu yok yazılarında yaşanan sorunlar çözüldü, ne SGK prim borçlarını yıllardır ödememe alışkanlığı olan şirketlere çözüm bulundu, ne doğum parası ve hastalık parası ödenmesinde yaşanan sorunlar çözüldü, ne SGK birimleri arasındaki aynı konuya farklı uygulamalara çözüm bulundu, ne eksik gün bildirimi çözüldü, ne özürlü çocuğu olan çalışan annelerin erken emekliliğinde yaşanan sorunlar çözüldü, ne bir uygulama birlikteliği ve standardı sağlandı ve nede emeklilik işlemlerinde yaşanan sorunlar çözüldü. Daha burada sayamadığımız, hatırlayamadığımız onlarca sorunu da yazamadık.
Aslında 2002'li yıllardan itibaren, özellikle dönemin SSK Genel Müdür Yardımcılığı yapan Doç. Dr. Oğuz Karadeniz ve Merhum SSK Sigorta Başmüfettişi Erkan Özkan'ın yoğun çabası ve gayretiyle değişim fitili ateşlendi.
Bugün internet üzerinden herkes sigortalı hizmetlerini görüyorsa, işverenler, mali müşavirler SSK kuyruklarına girmeden e-bildirge sistemiyle internet üzerinden işlemlerini yapıyorsa bunda Doç. Dr. Oğuz Karadeniz ve Merhum SSK Sigorta Başmüfettişi Erkan Özkan'ın büyük emekleri var. O kadar yoğun bir çalışma temposuyla değişime önayak olan SSK Sigorta Başmüfettişi Erkan Özkan'ın kalbi o yoğunluğa dayanamamış ve 20.7.2006 günü sabah saatlerinde kalp krizi sonrası hayata gözlerini yummuştu.
İşte SGK'da bugün gördüğünüz birçok yeniliğin temelinde bu azim ve inanç vardı. Aradan 6 yıl geçti, sosyal güvenlik sisteminde vatandaşların memnuniyeti her geçen gün biraz daha kötüye gidiyor.
Tabi, biz de bu köşeden zaman zaman SGK'nın yaptığı hatalı ve yanlış uygulamaları eleştirip düzeltmelerini bekliyoruz ama hızlı ve dinamik bir yapısı olmadığı için aradan yıllar geçtikten sonra ancak söylediğimiz hatalar düzeltiliyor.
Anadolu'da çeşitli illerde çalışan kurum personeline vatandaşların neden bu kadar memnuniyetsiz olduğunu sordum. Anlatılanlardan kurum personelinin moral ve motivasyonunun bittiğini gördüm. Bunda SGK'nın kurumsal kültürü ve personel yapısının oluşturulamaması büyük bir önem taşıyor. SGK'nın mutfağından yetişen personele kariyer yaparak, mevzuat bilgisini arttırarak sınavla müdür olma yolu kapatıldı.
SGK'da Maliye'deki gibi "uzmanlık" sisteminin bulunmamasından dolayı memurlar yüksek uzmanlık gerektiren işlerde çalışmasına rağmen, maalesef uzmanlaşma olmadığından dolayı hatalı ve yanlış kararlar alabiliyor, vatandaşları zorum durumda bırakabiliyor ve daha da önemlisi moral-motivasyon eksikliğinden dolayı vatandaşlara verilen hizmet kalitesinde sürekli bir düşme yaşanıyor. Bilenle bilmeyen arasında bir fark olmayınca da memurun bir beklentisi kalmamış. Oysa SGK'da "İcra Uzmanlığı", "Sigorta Primleri Uzmanlığı", "Hukuk Uzmanlığı" ve "Kısa Vadeli Sigortalar Uzmanlığı" gibi unvanlar tesis edilmiş olsa hem SGK personeli kariyer planı yapma imkanı bulabilecek ve vatandaşa da daha nitelikli ve kaliteli hizmet verileceği için kimse sorunlarını çözmek için TBMM'nin yolunu tutmayacak.
Özellikle SGK'da sistemin sağlıklı yürümesi için en önemli görevi yüklenen şef personelin kariyer imkanı bulamaması, şeflik sınavlarına kurumdaki yıl şartını doldurmuş tüm personelin girememesi sorunların bir yerde başlangıcını oluşturuyor. Taşra personeli derdini anlatacak yetkili bulamayınca, sorunlarını çözemeyince hizmet kalitesinde de artış olmamış. Ne personel memnun, ne vatandaş. Sorunları dinleyen olmayınca vatandaşta derdinin dermanını TBMM'de aramaya çıkmış.
Umarız herkesin derdine koşan, çalışma hayatında hep hoşgörü ve uzlaşıyı barındıran sayın Çalışma Bakanımız Faruk Çelik bu memnuniyetsizliğin nedenlerini araştırır ve çözüme kavuşturur. Sorunları dilekçe komisyonunda değil, çözüm merciinde halleder.