Serbest bölge teşviklerinde neler değişti?
TBMM Genel Kurulu’nda 9 Şubat 2017 tarihinde kabul edilerek yasalaşan 6772 sayılı Kanun’la, Serbest Bölgeler Kanunu’nda, başta bu bölgelerde uygulanan vergi teşvikleri olmak üzere bazı değişiklikler yapıldı. Siz bu makaleyi okuduğunuzda belki de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olacak. Kanunla serbest bölgelerde uygulanan vergi teşviklerinde neler değişti, neler değişmedi bir bakalım.
Ücret stopajı teşviki işverene verildi
Değişiklik öncesinde, serbest bölgelerde üretilen ürünlerin FOB bedelinin en az %85’ini ihraç edenlerin istihdam ettikleri personele ödenen ücretler gelir vergisinden istisna idi. Yapılan değişiklikle, söz konusu ücretler için istisna uygulamasına son verilerek, bunun yerine bu ücretler üzerinden hesaplanan gelir vergisinin tahakkuktan terkini öngörüldü. Böylece ücret stopajıyla ilgili teşvik, istihdam edilen kişiden alınıp işverene sağlanmış oldu. Teşvik yöntemi değişti ama özünde birçok şirkette değişen bir şey olmadı. İşçi işveren arasında yapılan iş akdi net ücreti belirliyorsa ki çoğu işletmede böyle olduğunu tahmin ediyorum, değişen bir şey olmayabilir. Ancak iş akdinde brüt ücretin belirlendiği iş yerlerinde bu değişikliğin önemli sonuçları olacaktır.
Değişiklikle ilgili verilen ve kabul edilen önergenin gerekçesinde, gelir vergisi teşvikinin işçilere sağlanan bir avantaj olmayıp işverenlerin istihdam maliyetini azaltmaya yönelik bir teşvik olduğu, dolayısıyla çalışanların bu teşvik unsuru üzerinden hak iddia etmelerinin söz konusu olmayacağı, yapılan düzenlemeyle, işçi üzerinden hesaplanan gelir vergisi stopajı teşvikinin işverene ait olduğu hususunun açıklığa kavuşturularak ortaya çıkan ihtilafl arın giderilmek istendiği belirtiliyor.
Bu değişikliğin serbest bölgelerdeki işyerlerinde iş huzuruna katkı yapacağı açık. Ancak işçi işveren arasında varsa devam eden davaları da etkileyeceği söylenebilir.
Hizmet işletmelerinde kazanç istisnası
Değişiklik öncesinde, serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükellefl erin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları gelir veya kurumlar vergisinden istisna idi. Bu istisna değişiklik sonrasında da aynen devam ediyor. Yapılan değişiklikle, mal üretimi yapan işletmeler için var olan istisnanın kapsamı genişletilerek, bazı hizmet işletmelerinin belirlenen faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar da koşullu olarak gelir ve kurumlar verisinden istisna tutuldu. Kapsama alınan hizmetler; bakım, onarım, montaj, demontaj, elleçleme, ayrıştırma, ambalajlama, etiketleme, test etme ve depolama hizmetleri. Dolayısıyla, değişiklik yürürlüğe girdikten sonra sayılan işlerle uğraşanların, bu faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacak.
Düzenlemeye göre istisnadan yararlanabilmek için;
• Hizmetin tamamının Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara verilmesi ve
• Söz konusu hizmetlere konu malların serbest bölgelerden Türkiye’ye herhangi bir şekilde girişi olmaksızın yabancı bir ülkeye gönderilmesi gerekiyor.
Serbest bölgelerde diğer teşviklerin uygulanması
Serbest Bölgeler Kanunu’nun 6. maddesi hükmü gereği, serbest bölgede faaliyet gösteren işletmeler, diğer mevzuatla sağlanan vergi teşviklerinden öteden beri yararlanamıyordu.
6772 sayılı Kanun’la yapılan düzenlemeyle;
• Serbest bölge teşviklerinden yararlanan kullanıcıların Bakanlar Kurulunca belirlenen vergi dışı teşviklerden yararlandırılması şeklindeki mevcut düzenleme korundu,
• Serbest bölge teşviklerinden yararlanmayan kullanıcıların, yatırım ve işletme safh alarında Serbest Bölgeler Kanunu kapsamında yararlanılmayan vergi ve vergi dışı teşviklerden yararlanmalarına olanak sağlandı.
Emlak vergisi muafiyeti
6772 sayılı Kanun’la Emlak Vergisi Kanunu’nda değişiklik yapılarak, serbest bölgelerdeki binalar için beş yıllık emlak vergisi muafiyeti getirildi.