Sektörler önünü görmeye çalışıyor
Parasal sıkılaştırmanın kararlılıkla uygulandığı bir buçuk yıllık dönemin ardından kademeli faiz indirimleri sürecine geçilirken ekonomi politikalarında makas değişikliklerine göre konum alma ve önünü görmeye çalışan sektörlerden farklı sinyaller geliyor.
Milli gelirde en büyük paya sahip sektörlerden imalat sanayii ve hizmetler daha ihtiyatlı bir duruş sergilerken, inşaat toparlanmaya çalışıyor. Beklentilerde en iyimser tablo ise perakende ticarette gözleniyor. Reel kesimde dezenflasyonist beklentide artış devam ediyor. Tüm sektörlerde üretimi kısıtlayıcı başlıca faktör olarak ise “finansman sorunu” öne çıkıyor.
Sektörel güvende farklı tablo
Merkez Bankası’nın reel kesim güveni ve imalat sanayiinde kapasite kullanımı ile Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hizmet, ticaret ve inşaat sektörlerine ilişkin güven endekslerinin şubat ayı sonuçları belli oldu. Mevsimsellikten arındırılmış verilere göre şubat ayında güven endeksleri önceki aya göre hizmetler sektöründe yüzde 1,9 düşüşle 114,2’ye, inşaat sektöründe de yüzde 2,7 düşüşle 89,3’e gerilerken, perakende ticaret sektöründe yüzde 1,6 artışla 116,3’e, reel kesimde (imalat sanayii) de yüzde 0,2 artışla 102,8’e yükseldi.
Şubattaki aylık gelişmelerle güven endeksleri bir yıl önceki düzeylerinin reel kesimde yüzde 0,8 ve perakende ticarette yüzde 1,6 üzerine çıkarken, hizmet sektöründe yüzde 3,7, inşaat sektöründe yüzde 2,7 altında kaldı.
İmalat, şubatta yüzde 74,9 kapasite ile çalıştı
Merkez Bankası’nın şubat ayında 1.750 işyerinde gerçekleştirdiği İktisadi Yönelim Anketi’ne verilen yanıtlar toplulaştırılarak değerlendirildi. Buna göre imalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı, önceki aya göre 0,1 puan artarak yüzde 74,9 düzeyinde gerçekleşti. Bu artışa rağmen söz konusu oran, bir yıl önceki düzeyinin ise 2,1 puan altında oluştu.
Sektörün, geçen yılın şubat ayında yüzde 77 düzeyinde bulunan, yerel seçimlerin yapıldığı mart ayında yüzde 77,2’ye yükselen kapasite kullanımı, izleyen dönemde düşüşe geçerek aylar itibarıyla dalgalı seyirle bu yıl ocak itibarıyla yüzde 74,8’le son 22 ayın en düşük düzeyine inmişti.
En yüksek kapasite kullanımı kâğıtta
İmalat sanayiinde mevsimsel etkilerden arındırılmamış kapasite kullanım oranı ise önceki aya göre 0,1 puan azalarak yüzde 74,5 seviyesinde gerçekleşti.
Merkez Bankası’nın bu bazda açıkladığı alt sektör verilerine göre şubatta imalat alt sektörleri içinde en yüksek kapasite kullanımı yüzde 84,2 ile kâğıt, yüzde 82,7 ile tütün ürünleri, yüzde 81,3’le ağaç ürünlerinde gerçekleşti. Bunları yüzde 78,3 kapasite kullanımı ile temel eczacılık, yüzde 77,8’le diğer ulaşım araçları, yüzde 77,5’le kimya, yüzde 76,1’le kauçuk ve plastik, yüzde 75’le ana metal sanayii, yüzde 74,7 ile gıda ve 74,3 oranı ile giyim sanayii izledi.
Şubatta en düşük kapasite ile çalışan alt sektörler ise yüzde 60,8’le deri sanayii, yüzde 66,9’la kayıtlı medyanın basım ve çoğaltımı ve yüzde 67,3’le içecek imalatı oldu. Önceki aya göre kapasite kullanımında en fazla artış 3,2 puanla kauçuk ve plastik, en hızlı düşüş ise 4,3 puanla motorlu kara taşıtlarında yaşandı.
Perakendede beklentiler pozitif
TÜİK’in açıkladığı güven endekslerinde en pozitif tabloyu perakende ticaret sektörü ortaya koydu. Perakende ticarette son üç aydaki iş hacmi (satışlar) endeksi önceki aya göre yüzde 0,9, mevcut mal stok seviyesi yüzde 1,6, gelecek üç ayda tedarikçilere verilecek sipariş miktarı beklentisi yüzde 0,1 arttı. Gelecek üç ayda iş hacmi endeksi yüzde 2,2, toplam çalışan sayısı beklentisi de yüzde 1,6 artarken, satış fiyatları beklentisi ise önceki aya göre yüzde 1,6 düştü.
Hizmetlerde, son üç aydaki iş durumu endeksi önceki aya göre yüzde 0,5, hizmetlere olan talep yüzde 2,4, gelecek üç ayda hizmetlere talep beklentisi de yüzde 2,9 geriledi. Son üç aydaki çalışan sayısı önceki aya göre yüzde 0,4 düşerken, gelecek üç aydaki sayıya ilişkin beklenti aynı kaldı. Gelecek üç ayda satış fiyatlarına ilişkin endeks ise yüzde 1,8 düşüş kaydetti.
İnşaat sektöründe son üç aydaki faaliyetler endeksi aralık ayına göre yüzde 1,4 artarken, alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyinde yüzde 1,2 düşüş yaşandı. Ocak anketine göre gelecek üç ayda çalışan sayısı beklentisi yüzde 4, satış fiyatları beklentisi yüzde 5,9 düşüş kaydetti.
Sektörlerde faaliyetleri kısıtlayıcı faktör olarak, hizmetlerde işyerlerinin yüzde 14,7’si, perakende ticarette yüzde 18’i ve inşaatta yüzde 24’ü tarafından dile getirilen finansman sorunu öne çıkıyor.
İmalatta genel durum ve beklentiler
-İktisadi Yönelim Anketi’ne göre şubat ayında reel sektörde mevcut durum algısı ve gelecek beklentilerinde önceki aya kıyasla değişimler şöyle:
-Sanayi dalında genel gidişat için bir ay önceye kıyasla daha iyi diyenlerin oranı yüzde 6,6’dan yüzde 7,9’a çıktı, “daha kötü” diyenler yüzde 15,8’den yüzde 14,9’a geriledi.
-Son üç ayda üretimini artıranların oranı yüzde 16,2’den yüzde 16,5’e yükseldi, düşürenler yüzde 18,5’ten yüzde 16,7’ye indi.
-Son üç ayda aldığı toplam sipariş miktarı artanların oranı yüzde 14,7’den yüzde 15,7’ye yükselirken, azalanların oranı yüzde 21,9’dan yüzde 19,1’e geriledi.
-Şu anda kayıtlı iç piyasa siparişlerinin miktarı normalin üstünde diyenler yüzde 2,6’dan yüzde 2,5’e, altında diyenler yüzde 19,8’den yüzde 18,1’e düştü.
-Gelecek üç ayda iç piyasa siparişlerinde artış bekleyen işyerlerinin oranı yüzde 28,9’dan yüzde 30,6’ya çıktı, düşüş bekleyenler yüzde 11,4’ten yüzde 9,2’ye geriledi.
-İzleyen üç ayda ihracat siparişlerinde artış bekleyenler yüzde 27,6’dan yüzde 30,5’e yükseldi, düşüş bekleyenler yüzde 10,1’den yüzde 8,6’ya geriledi.
-Gelecek üç ayda üretimi artıracak olanlar yüzde 27,4’ten yüzde 23,5’e, kısacak olanların oranı da yüzde 9,5’ten yüzde 9,5’e indi.
-Ortalama birim maliyetlerde gelecek üç ayda artış bekleyenler yüzde 65’ten yüzde 59,3’e, düşüş bekleyenler de yüzde 2,2’den yüzde 1’e geriledi.
-İzleyen üç ayda satış fiyatlarında artış öngörenlerin oranı yüzde 50,8’den yüzde 42,9’a, düşüş öngörenler de yüzde 2,7’den yüzde 2,2’ye düştü.
-Gelecek üç ayda istihdam artışı öngörenler yüzde 9,8’den yüzde 12,4’e yükseldi, azaltım öngörenler yüzde 10,3’ten yüzde 8,8’e geriledi.
-Gelecek üç ayda kısa vadeli TL kredi faizlerinde düşüş bekleyenlerin oranı yüzde 50 olarak değişmezken, artış bekleyenler yüzde 7,1’den yüzde 7,4’e çıktığı dikkati çekti.
-Önceki bir yıla kıyasla gelecek bir yılda daha çok sabit sermaye yatırımı öngören sanayici oranı yüzde 24’ten yüzde 22,9’a, yatırımı kısma eğilimindekiler de yüzde 14,7’den yüzde 14,4’e geriledi.
-Gelecek on iki ayın sonunda üretici fiyatları bazında (ÜFE) yıllık enflasyon beklentisi yüzde 41,2’den yüzde 39,6’ya indi.