Seçimlerimiz ve çarpan etkileri
ÖĞR. GÖR. TÜMAY MERCAN - Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü
Doğduğumuz andan itibaren seçimlerimizi yapmaya başlıyoruz. Bazı seçimlerimiz, yaradılıştan dolayı bizi zorluyor, bazı seçimleri de zaman içinde mevcut donanımlarımız ve aklımızla yapmayı öğreniyoruz.
Kişisel gelişim yazılarına baktığınızda genel söylemler “Hayat sizin, istediğiniz gibi yaşayın, seçimlerinizi istediğiniz gibi yapın, hayatta en önemli varlık sizsiniz, ne istiyorsanız onu yapın...” ifadeleridir. Birey içinde bulunduğu durumu değerlendirerek kendisi için en doğrusunu seçmeye çalışacaktır. Oysa bireysel olarak yaptığımız seçimler, sadece bizi ilgilendiriyor gibi görünsede aslında çevremizdeki pek çok kişiyi ilgilendiriyor. Hiç birimiz yalnız yaşamıyoruz. Aile olarak yaşamaktan öte, meslek, iş, arkadaş vs. çeşitli çevrelerimiz var ve bizler çeşitli bağlantılar ile kendimiz için yaptığımız tercihlerde aslında bir çok kişiyi farkında olmasak da etkilemiş oluyoruz.
Hayatın başlarında mesleklerimizi seçerken gelecekte bir çok insana dokunacağımızı, etkileyeceğimizi, kararlarımızla bir çok insanın hayatını değiştireceğimizi düşünmüyoruz. Öğretmenlik, doktorluk vb. meslekleri düşünün. Bir öğretmenin sınıfta doğru bir seçim yaparak bir öğrenciye verdiği görev onun hayatını değiştirebilir ve farklı, olumlu bir bakış açısı kazandırabilir. Ya da tam tersi, yanlış bir seçim ve karar, öğrencinin hayatını olumsuz etkiler ve kendi yeteneklerine küstürebilir veya yanlışa sürükleyebilir.
Trafikte kurallara uymayarak, yapılacak bir kaza ile tanımadığımız insanların yaşamlarının değişmesi de bir seçim. Yönetici isek, her gün yaptığımız seçimler ve aldığımız kararlar ile birlikte çalıştığımız insanların o günlerini ve geleceklerini etkiliyoruz. Bir görev için kişiler arasında seçim yaparken kriterler objektif gözetilmediğimde belki o konunun akışını değiştiriyoruz, hatta kurumlara, şehirlere bile zaman kaybettiriyor veya kazandırıyoruz.
Yönetici olarak önemli bir göreve bir başka yöneticiyi atarken bazen bir şehrin kaderini tayin ediyor verdiğimiz karar ile, şehrin o konudaki geleceğini etkiliyoruz. Özellikle yöneticilerin yaptıkları seçimler, aldıkları kararlar, bireysel seçimler veya subjektif kriterler ile değil, geleceğe yönelik ve gerçekçi, iyi düşünülerek yapılmış seçimler sonucu alınan kararlar olmak zorunda. Bu gün yaşanan dünyada her kaynağın verimi kullanılması gerekiyor. Herkes bunda hemfikir. Ama uygulamalar böyle olmuyor. Çeşitli etkenler ile bu gün en önemli değerlerden olan insan kaynağı çeşitli sebeplerle yanlış seçimler sebebiyle değerlendirilemiyor. Bu değerlendirememenin bir, üç, beş.. daha fazla özel ve kamu kurumunda olduğunu düşündüğünüzde birey ve ülke olarak etkilenip, çeşitli olumsuzluklar yaşayabiliyoruz.
Bu gün kurumların ve ülkelerin zaman kaybetmeye tahammülü yok. Değişim ve rekabet her alanda hızla ilerliyor. Elimizdeki kaynaklarla bu değişim ve rekabet şartlarını olumlu değerlendirebilmek için, seçimlerin sağlıklı olması, bireysel değerlerle değil, toplum, dönem, içinde bulunulan şartlar, gelecek ve istikrar gözetilerek de yapılması gerek.
Sözün özü, bireysel ve kurumsal seçimleri yaparken sadece kendimizi değil, yakın ve uzak çevremizi, bu seçimin çarpan etkilerini, toplumsal ve ülkesel geleceği ve istikrarı göz önünde bulundurmak önemli.
Her bireysel seçiminizin çarpan etkilerini unutmamanız dileğiyle...