Seçimlere 4 kala…

Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER
Prof. Dr. Dilek LEBLEBİCİ TEKER [email protected]

Hem küresel piyasalarda hem de bizde gündem epey yoğun. Dışarıda Fed’in son faiz artışının piyasalara olan etkisini konuşuyoruz. Fed’in enflasyon ve resesyon arasında bir seçim yapmak zorunda kalacağı kesin. Küresel piyasalarda hem menkul kıymetlerin hem de emtiaların yönü şüphesiz ABD’den gelecek makro veriler ile yüksek korele ilişkiye sahip.

Piyasalarda yatırımcıların davranışı ise, genel eğilim ve beklentilere yönelik olarak önemli bir fikir veriyor. 2021 yılından beri yürüttüğüm Finansal Piyasalarda Yatırımcı Davranışı, Risk Algısı ve Kriptopara Piyasası anket çalışmasının sonuncusunu kısa süre önce gerçekleştirdik. Anketin bazı çıktıları, geçtiğimiz günlerde yine Dünya Gazetesi sayfalarında yer bulmuştu. Bazı noktalara ben de bu vesile ile değinmek isterim.

Yatırımlar hergün kontrol ediliyor

Ankete katılan yatırımcıların tamamı en az üniversite mezunu. Yüzde 31’I doktora derecesine sahip. Çeşitli alt kırılımlar var ancak özetle yüzde 76’sı 26-50 yaş aralığında ve yüzde 75’I en az 5 yıllık iş tecrübesine sahip. 20 yıl ve üzeri iş tecrübeli olanların oranı yüzde 29. Yüksek eğitimli ve makul düzeyde iş tecrübesine sahip bir örneklem. Ankete katılanlara farklı kategorilerde sorular yönelttik.

Örneğin portföylerine eklemek istedikleri yatırım araçlarını sıralamalarını istedik. Kadın ve erkek yatırımcılar farklı perspektiften piyasaları inceliyorlar. Örneğin; kadınlar ilk üç sıraya altın, döviz ve hisse senedini koyarken; erkek yatırımcılar ilk sırada döviz takiben hisse senedi ve altın sıralaması yapmışlar. Yastıkaltına pek meyil eden yok. Yüksek enflasyon ve negatif reel getiri nedeniyle faiz getirili menkul kıymetler çok sonlarda. Ankete katılanların yüzde 68’i yatırımlarını her gün birkaç kere kontrol ettiklerini belirtiyor.

Bu durum ister istemez piyasa dalgalanmalarına karşı yaşanan yatırımcı kaygısına işaret ediyor. Yatırımcıların yüzde 70’I aylık gelirlerinin en fazla yüzde 25’lik bir kısmını yatırıma dönüştürdüklerini belirtmekte. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 72’si yatırım tercihlerinden dolayı para kaybetme korkusu yaşadıklarının altını çiziyor.

Kriptoda kafalar karışık

Kripto piyasalar konusunda ise kafaların karışık olduğu net. Ankete katılan her 10 kişiden 6’sı bu piyasalarda oluşan fiyat hareketlerinin sanal bir balon olduğunu düşünürken, her 10 kişiden 7’si kripto yatırımını kısa vadeli fonlarını park ettikleri bir piyasa olarak konumlandırdı. Bu piyasalara yönelik en büyük riskin regülasyon eksikliği olduğunun altını çizen önemli bir kitle olduğunu vurgulamalıyım.

İşin esası kripto piyasalarda regülasyonun gerekli olduğunu düşünen tek taraf yatırımcı değil. Kripto borsalara da sorarsanız onlar da yaptıkları işe olan güvenin artması ve pazar penatrasyonu için regülasyon gereğine işaret etmekte. Devletlerin bu konuda keskin adımları var. Başka bir yazıda bu konuyu daha detaylıca ele almak ve örneklerini paylaşmak isterim.

Türkiye'nin marka konumlandırması için herkese görevler düşüyor

Yatırımcı davranışı ister istemez makro verilerle ilgili olduğu kadar siyasi gündem ile de çok ilintili. Seçimlere son 4 gün kaldı. Seçim dönemleri tüm olumsuz haberler halının altına süpürülür ve ekonominin yönetimi adeta ötelenir. Son açıklanan veriler enflasyonu yüzde 43 olarak işaret ediyor. İnsan bu rakamları gerçekten yaşamak istiyor. Uzunca bir süredir ekonomi politikası rekabetçi kura dikkate çekiyor.

Bu yaklaşım ister istemez hem sofraların maliyetini arttırıyor hem de yaşam kalitemizi olumsuz etkiliyor. Yeniden kendimi tekrar etmek istemem zira önceki yazılarımda çokça değindiğim gibi vatandaş; cari açık, büyüme oranı, kapasite kullanımı, PMI verisi gibi göstergeleri takip etmez ama soğanın maliyetini iyi bilir. Öte yandan elbette yüksek teknoloji ürettiğimiz ve ihraç ettiğimiz gurur tablolarına da çok ihtiyaç var. Türkiye’nin marka konumlandırması için hepimize çok iş düşüyor. Seçimler sağlıklı olsun ve sonuç ne olursa olsun demokrasi çizgisinden ayrılmadığımız, rekabetçi bir ekonomi bizimle olsun.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Trump 2.0 etkileri 13 Kasım 2024
Faiz, Trump ve Bitcoin 06 Kasım 2024
TÜİK, OVP ve vatandaş 10 Eylül 2024