Seçimden önce son faiz toplantısı

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Enver ERKAN

Enflasyonun %43,7 olduğu bir konseptte gevşek politika duruşundan kaynaklanan lira üzerindeki baskının son dönemde olduğu gibi, seçimden sonra da görülen şekliyle, bankacılık düzenlemeleri ve uygulamaları ile azaltılması amaçlanacaktır.

Mevcut siyasi ve ekonomik konjonktürde bu yaklaşımın devamı beklenir. Ancak ikinci tur oylamanın nasıl sonuçlanacağına dair belirsizlik olduğundan, faiz politikası için geleceğe dönük tahmin yapma eşiğinde değiliz. Bu politika pratiğinde, gevşek para politikası ve genişletici maliye politikası tüketici fiyatlarındaki artışları körüklemektedir. Genel olarak, piyasa katılımcılarına göre enflasyon beklentilerindeki bazı iyileşmelere ve hafif düşüşlere rağmen enflasyonun hala yüksek kalması bekleniyor.

Negatif reel faiz oranları ile karakterize edilen merkez bankasının para politikasının, enflasyon ve faiz oranları arasındaki fark kapansa bile devam etmesi bekleniyor. TCMB'nin sözlü yönlendirmesi ve mevcut ekonomi yönetimi, mevcut para politikası perspektifinde faiz oranlarının düşük kalacağı yönündeki beklentileri ortaya koymaktadır.

Seçim sonuçlarına bağlı olarak geleceğe yönelik faiz beklentilerinde önemli güncellemeler olabilir. Bütün bu varsayım ve değişkenler çerçevesinde, enflasyonda şu an geçerli olan baz etkisi Haziran’dan sonra silinecek ve sonrasında düşüş gerçekleşmesi çok zor olacaktır.

Bizim yılsonu için öngördüğümüz enflasyon oranı %44,5 olmakla beraber, bu Merkez Bankası’nın %22,3 olan resmi tahmininin çok üzerindedir. TCMB toplantısı, 28 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turuna üç gün kala yapılacak.

Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan ilk turda az farkla önde olmasına karşın, kazanmak için gerekli çoğunluğu sağlayamadı. Erdoğan’ın zaferinde, yakın zamanda da belirttiği gibi, düşük faizler amaçlanmaya devam edilecektir.

Buna karşılık döviz kuru, rezervler ve enflasyondaki baskının bir TCMB politika değişikliğine zorlayabilecek koşulları da takip edilecektir. Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanması durumunda ise faiz artışları, hızlı bir Ortodoks politikaya geçiş ile kademeli şekilde aylara yayılacaktır.

Ekonominin %43,7’lik enflasyon ve negatif reel faiz konsepti içinde önemli kırılganlıklara maruz kalabilme eşiği çerçevesinde enflasyonu düşürmek için ortodoks politikalar gerekli görünmekte. Yeni ekonomi perspektifinin dayandığı büyüme odaklılık ise faizlerin artırılmasını imkan dahilinde kılmamakta. TCMB politikalarının evrim geçirip geçirmeyeceği tamamen seçim sonuçlarına bağlı olacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar