Schuster'in niyeti ne?

Beşiktaş Ziraat Türkiye Kupası'nda oynadığı Manisaspor karşılaşmasını kayıpsız geçmesine rağmen performans anlamında beğenilmedi. Öncelikle bu durumu analiz etmemiz gerekirse, düşük performansın olası nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz. Birincisi ve en önemlisi; fikstür gereği hazırlık dönemi içerisinde oynanan bu tip maçlarda, takımlara yeni katılan oyuncuların birliktelik anlamında çektiği sıkıntılarla, fizik yüklemelerin negatif etkisini belirtmemiz gerekir. İkinci olarak da Bernd Schuster'in taktik tahtası üzerinde yaptığı seçimlerden biraz bahsetmeliyiz. Tecrübeli çalıştırıcı deplasmandaki bu karşılaşmaya, 4-2-3-1'e benzer bir düzende çıktı. Defansın önünde Aurelio - Guti ikilisini tercih etmesi çok büyük bir ihtimalle topa sahip olma arzusundan kaynaklanıyordu. Keza, Nobre'nin santrfor arkası oynatılmasıyla amaçlanan topun rakip yarı alanda kalmasıydı. En uçta görev alan Almeida, uyum sorunları yaşadığını net biçimde gösterse de zaman zaman bir golcünün en pozitif özelliği olan "doğru zamanda doğru yerde" topla buluşabilmeyi başardı. Her iki kanatta değişmeli oynayan Quaresma - Simao ikilisinden Simao'nun "kendine has meziyetleri olan" bir takım oyuncusu olduğunu bir kez daha anladık. Quaresma ise maç içinde pek çok kez gözleri okşayan işler yapsa da şahsi futboluyla kaybettiği toplar Schuster'in sahada görmek istediği futbola taban tabana zıttı.

Maç genelinde görünen, Beşiktaş'ın tıpkı ligin ilk devresinde olduğu gibi defans hattını önde kurarak alan daraltmayı denemesi ve rakip forvetlerin zaman zaman arkaya kaçmasına engel olamamasıydı. Ancak şahsi fikrim, Schuster'in bu durumu çok da önemsemediği yönünde. Belki ben de dâhil olmak üzere spor basınının geniş bir kesimi Schuster'in de bu pozisyonlardan rahatsız olduğunu düşündük ama haftalar ilerledikçe işin iç yüzü anlaşıldı. Transferde yapılan tercihlerle de örtüşen bu anlayışa göre; Beşiktaş rakip sahaya yerleşmeyi, topa büyük oranda sahip olmayı ve atakların gol, aut, korner yada faul gibi duraklamalarla neticelenmesini hedefliyor. Böylelikle rakiplerin her defasında yerleşik savunmaya hücum etmesi amaçlanıyor. Ligin ilk devresinde kalite eksikliği yüzünden topa sahip olunamıyor ve atağa çıkarken kaptırılan toplarda rakip takımlar kolayca defans arkasına sarkıp kaleciyle burun buruna geliyorlardı. Ancak özellikle Simao ve Fernandes transferleri, Guti'nin varlığı ve Sivok'un dönüşüyle Schuster'in kafasındaki o "rakibi hasta eden" anlayışa bir parça daha yaklaşıldı. Tıpkı La Liga'da Barcelona ve Real Madrid'in 6-3 kazanırken üç gol yemeyi ya da 3-2 ile galip geldiğinde yenen iki golü problem etmemesi gibi, Schuster de "sonuç odaklı" bir anlayışla "rakibin kaleme en uzak olduğu an benim gol pozisyonu geliştirdiğim andır" felsefesini sahaya yansıtmak istiyor. Buraya kadar her şey akla uygun ama Beşiktaş ve Schuster'in önündeki en büyük handikap "6 yabancı" kısıtlaması. Son transferlerden sonra siyah-beyazlı takımın elinde bu futbolu sahaya yansıtabilecek bir kadro oluştu ama yabancı kısıtlaması yüzünden Schuster her maç bu isimlerden bazılarını yanında ya da tribünde oturtmak durumunda kalacak. Örneğin Sivok - Ersan tandemi kâğıt üzerinde en sağlam ikili gibi duruyor. Aynı şekilde defansın önüne Fernandes - Ernst gibi bir ikili koyarak o bölgeyi "takımın azı dişi" haline getirmek mümkün. Fakat Almeida, Simao, Quaresma, Guti, Hilbert ve Bobo da kolay vazgeçilebilecek isimler değiller. Bu durumda Schuster'in her maç "kadro mühendisliği" yapması gerekecek. Bu arada Bobo demişken, Brezilyalı futbolcunun Beşiktaş için gerekli bir isim olduğunu bir kez daha belirtelim. Bobo, farklı meziyetlere sahip bir golcü ve ona Manisa maçındaki küskün, kırgın ve moralsiz hali hiç yakışmıyor.

Dünyada transfer

· Uzun süreli Juventus macerası sonrasında La Liga ekiplerinden Hercules'e transfer olan Fransız golcü David Trezeguet, Serie A'ya dönüş sinyalleri veriyor. Hercules yönetiminin ödemeler konusunda yaşadığı sıkıntı Royston Drenthe'nin protestosuyla su yüzüne çıkmıştı. Benzer durumdan şikâyetçi olan tecrübeli golcü, İtalya'ya dönmek istiyor.

· 2008'de Inter'e transfer olan Brezilyalı orta saha oyuncusu Amantino Mancini, Atletico Minero'ya transfer oldu. Transferin maddi koşullarıyla ilgili bir açıklama yapılmadı. Roma'da sergilediği performansla takdir kazanan Mancini, Inter ve Milan gibi büyük kulüplerde forma giyse de yeterince başarılı olamamıştı.

· Fazla forma şansı bulamamaktan yakınan PSV Eindhoven'nın tecrübeli futbolcusu Danny Koevermans, sezon sonunda takımdan ayrılacağını açıkladı. PSV formasıyla bugüne kadar 86 lig maçına çıkan Koevermans, bu süre zarfında 34 gole imzasını attı.

· La Liga ekiplerinden Villarreal'in Angel Lopez'in sezonu kapatması üzerine AS Roma'da forma giyen Cicinho'yu gündemine aldığı belirtildi. 30 yaşındaki Cicinho, 2006-07 sezonunda La Liga ekiplerinden Real Madrid'in formasını giymişti.

· Premier Lig ekiplerinden Chelsea'nin uzun süredir peşinde koştuğu Benfica'lı David Luiz için 20 milyon eurodan daha yüksek bir teklif yapmaya yanaşmadığı öğrenildi. 23 yaşındaki David Luiz, 2007 yılından bu yana Benfica forması giyiyor.

· Ara transfer döneminde kadrosunu güçlendirmek isteyen Wolverhampton, Manchester City'nin unutulan oyuncusu Michael Johnson için kiralama teklifinde bulunacak. 22 yaşındaki oyuncu bu sezon henüz forma giyme şansını yakalayamadı.

· Ara transfer döneminde forvet oyuncularına olan ilgisi ile gündeme oturan Juventus, Fiorentina'nın Alberto Gilardino'yu satmaması üzerine yıldız oyuncudan vazgeçecek. 2008 yılında Fiorentina'ya katılan 28 yaşındaki Alberto Gilardino, 97 kez giydiği Fiorentina forması ile 45 gol kaydetti.

Süper Lig'de transfer

· Ara transfer döneminde verim alamadığı oyuncularla yollarını ayıran Galatasaray'da Serdar Özkan'ın sözleşmesi de feshedildi. Serdar Özkan, Ankaragücü ile 1.5 yıllık anlaşma sağladı. 23 yaşındaki Serdar Özkan, sezon başında Beşiktaş'tan bedelsiz olarak transfer edilmişti.

· Kadro dışı bırakılarak A2 takımına gönderilen Bucaspor'un Cape Verdeli oyuncusu Eduardo Fernandes Perira Gomes, alacaklarını tahsil edemediği gerekçesiyle sözleşmesini tek taraflı olarak feshetti. Sezon başında Osasuna'dan büyük umutlarla transfer edilen 30 yaşındaki futbolcu, beklenileni veremeyerek ligin ilk yarısında sadece beş maçta forma giyebildi.

· Bernd Schuster'in gözden çıkardığı Fatih Tekke'yi renklerine katmak üzere harekete geçen Konyaspor Başkanı Bahattin Karapınar, Beşiktaş Yöneticisi Cengiz Zülfikaroğlu ile bir araya gelerek golcü oyuncunun transferi için sıkı bir pazarlığa girdi.

· Sezonun ilk yarısında Milan Baros'un sakatlığı nedeniyle bir çok maçta forvetsiz mücadele eden Galatasaray'ın ara transferde bu bölgeye takviye yapmak için çalışmaları devam ediyor. Adaylar ise; Adrian Mutu, Robbie Keane ve Ciprian Marica.

· Ligin ilk yarısının flaş ekiplerinden Kardemir Karabükspor, Eskişehirspor'da forma giyen Bülent Kocabey'i renklerine bağladı. Sol kanatta görev yapan 26 yaşındaki futbolcunun Karabükspor ile 1.5 yıllık sözleşme imzaladığı belirtildi.

· Fenerbahçe'nin St Etienne takımında forma giyen orta saha oyuncusu Blaise Matuidi ile ilgilendiği iddia edildi. Arsenal ile de ismi geçen Angola asıllı Fransız oyuncunun bonservis bedelinin 6 milyon euro olduğu söyleniyor.

· Sivasspor sakatlığından dolayı dört ay sahalardan uzak kalacak futbolcusu Diallo'nun sözleşmesini dondurdu. 17. haftada, Sivassporun Fenerbahçe ile karşılaştığı maçta çapraz bağlarından sakatlanan Gineli futbolcu, geçirdiği ameliyatın ardından büyük oranda sezonu kapatmıştı.