Sayıştay’dan tarımsal destekleme dersi...
Yıllardır yazıyoruz, her fırsatta anlatıyoruz, söylüyoruz. Türkiye’de tarımsal destekler, amaçsız, hedefsiz dağıtılıyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bütçesine konulan bir para var. Bakanlık, hiçbir hedef gözetmeden, sonuçlarını analiz etmeden bu parayı dağıtıyor. Böyle olunca desteği veren devlet ve desteği alan çiftçi memnun değil. Ülke kaynakları israf ediliyor.
Bu görüşümüz neredeyse bire bir Sayıştay’ın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 2014 Denetim Raporu’nda yer aldı. Sayıştay, tarımsal desteklemelerin nasıl kullanılması gerektiği konusunda Bakanlığa güzel bir ders veriyor. Raporda tarımsal destekleme konusunda özetle şu görüşlere yer veriliyor:
“5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 4’ üncü maddesi gereğince tarım politikalarının nihai amacı, tarım sektöründeki refah düzeyini yükseltmektir. Bu amaca ulaşmak için tarımsal üretimin iç ve dış talebe uygun bir şekilde geliştirilmesi, doğal ve biyolojik kaynakların korunması ve geliştirilmesi, verimliliğin artırılması, gıda güvencesi ve güvenliğinin güçlendirilmesi, üretici örgütlerinin geliştirilmesi, tarımsal piyasaların güçlendirilmesi ve kırsal kalkınmanın sağlanması hedefl enmektedir.
Bu hedeflere ulaşmada kullanılan araçlardan birisi de tarımsal destekleme uygulaması olup, sağlanan desteklerle; tarım sektörünün öncelikli problemlerinin çözümüne katkıda bulunmak, uygulanan politikaların etkinliğini artırmak, sektörün bu politikalara uyumunu kolaylaştırmak amaçlanmaktadır. Günümüz itibariyle Bakanlık tarafından verilen tarımsal destek türü 70’in üzerinde olup destek türleri için ayrı ayrı kayıt ve takip sistemi geliştirilmiştir. Kanun gereği her yıl çıkarılmakta olan Bakanlar Kurulu Kararı ve ortalama 30 adet tebliğ ile uygulamaya yön verilmektedir.
Desteklerin başvuru – inceleme – kayıt – tahakkuk - ödeme aşamalarına ilişkin tebliğlerin, görevli birimlerin ve sorumluların tamamen ayrıştırılmış olması, tüm bilgileri konsolide eden ve gerektiğinde analizler yapılmasına olanak verecek nitelikte bir birimin ve yazılım programının olmaması nedeniyle, yapılan destek ödemelerinin ekonomik ve sosyal etkinlik ve verimlilik koşullarını sağlayan programlar için yapılıp yapılmadığı bilgisine ve dolayısıyla tarımsal politikaların amaçlarına ne kadar ulaşıldığı bilgisine de erişilememektedir. Bu durum, kamu kaynağının usulüne uygun kullanılıp kullanılmadığının değerlendirmesini de güçleştirmektedir.
Çiftçilerin kayıt altına alındığı tarımsal veri tabanı olan Çiftçi Kayıt Sistemi’nden alınan veriler kullanılarak oluşturulan ve destek ödemeleri için 2014 yılı bakanlık bütçesine konulan 9 milyar 620 milyon 590 bin Lira ödeneğin 9 milyar 142 milyon 470 Lira’sı ödenmiş olup, ödenen bu desteklerin yarattığı ekonomik ve sosyal etkisinin ne olduğu, verimlilik yaratıp yaratmadığına yönelik çalışmalar yapılmamakta, sadece alınan ödenekle kaç çiftçinin desteklendiği bilgisi öne çıkmaktadır.
Hâlbuki destek ödemelerinde amaç, ödeme yapılan çiftçi sayısını ve ödeme miktarını artırmak olmayıp, bilakis bu ödemelerle tarım sektöründe iyileştirmeler yapmaktır. Bu durumda da yapılan destek ödemeleri ile nasıl bir gelişme ve iyileştirme sağlandığı bilgisinin üretilebilir olması, paydaşlar açısından elzemdir. Toplam destekler içindeki paylar değerlendirilerek desteklemelerin, pazara yeterince ürün sunamayan ve yeterli gelire ulaşamayan çiftçi ailelerinin de üretici kayıtlarının sağlıklı tutulmasının yanında verim ve kaliteyi teşvik edici mahiyetteki desteklemelerin kısa, orta ve uzun vadeli etkilerinin tespitinin yapılması ve geri bildirimlerin raporlanmasının gerekli olduğu düşünülmektedir.
Tarımsal destekleme uygulamalarının destek türleri, desteklenen çiftçi sayısı, destek tutarı bilgilerinin yanı sıra bu desteklerin tarımsal politika amaçlarına ne derece hizmet ettiğinin anlaşılmasına, ölçülmesine, üretim planlamasından pazarlamaya kadar olan sürecin takibine ve analizine, etki değerlemelere ve raporlanmaya imkan verecek şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Bunun yanında desteklerin tarım alt sektörleri arasında dağılımı, verim ve kaliteyi teşvik ediciliği, tarım politikalarının amaçlarına ulaşması ve tarımın yapısal problemlerinin çözümüne katkıda bulunmasını temin için idare ve kontrol sisteminin hayata geçirilmesinin gerekli olduğu değerlendirilmektedir.”
Sayıştay Raporu’nda konuyla ilgili Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yanıtına da yer veriliyor. Bakanlık, tarım desteklerinin etki analizinin Hayvan Genetik Kaynaklarının Korunması ve Desteklemeleri kapsamında yapıldığını bildiriyor. Bakanlığın etki analizi yapıldığını söylediği desteğin genel destek tutarının sadece binde 6.5’ini kapsıyor. Yani Bakanlık verdiği desteklerin yüzde 99.35’lik bölümü için etki analizi yapmıyor.
Özetle, yıllardır dile getirdiğimiz bir konunun Sayıştay Denetim Raporu›nda yer alması gerçekten umut verici. Bakanlığın uyarıyı, dersi dikkate alarak tarımsal desteklerle ilgili mutlaka etki analizi yapmalı ve destekleri buna göre vermeli.
★ ★ ★
Teröre karşı barış ve kardeşlik tohumları ekelim Türkiye, uygulanan çağdışı politikalarla eğitimden, sanattan, sosyal yaşamdan, çağdaş değerlerden koparılarak terör ortamına sürüklendi.
Ekonomik, sosyal, kültürel sorunlara çözüm üretilmediği gibi, demokrasi ve özgürlükler yok edildi. Açıkça faşizm uygulanıyor. Ülke “biz” ve “onlar” diye ayrıştırıldı. Köyler boşaldı, kentlerde işsizler ordusu oluştu. Gelir dağılımındaki eşitsizlik korkunç boyutlara ulaştı. Bu verilerin ortaya çıkardığı sonuç; terörün kol gezdiği ve yönetilemez bir ülke tablosu.
Bu tabloyu tersine çevirmek ve yaşanabilir, yönetilebilir bir Türkiye için korkmadan, yılmadan, asla umutsuzluğa kapılmadan mücadeleye, çalışmaya devam etmeliyiz. Ankara’da katledilen kardeşlerimizin hayallerini yaşatmak, bu ülkede kardeşliği barışı egemen kılmak için daha çok çalışmalıyız. Bu topraklara gencecik bedenleri değil, barış ve kardeşlik tohumlarını ekmeliyiz.