Savunmaların sınavı
Süper Lig’e verilen milli maç arasının ardından dördüncü hafta karşılaşmalarıyla uzun maratona devam ediyoruz. Kritik maçların oynanacağı haftada Beşiktaş’ın rakibi, geçmiş sezonlarda hep zor mücadeleler verdiği Başakşehir olacak. Siyah-beyazlı ekibin bir türlü sonu görünmeyen Vodafone Arena inşa süreci sebebiyle maçlarını farklı statlarda oynama zorunluluğu takım performansına da menfi yönde etki ediyor. Beşiktaş’ın son iki sezonda iç saha ve deplasman maçlarındaki puan performansına baktığınızda bunu kolaylıkla görebilmeniz mümkün. Bu nedenle Olimpiyat Stadı’nın zorlu ve soğuk atmosferi de bu maçın nihai sonucuna etki edebilir. Siyah-beyazlı renklere gönül verenlerin tribünlerden verdiği destek nispetince Beşiktaş’ın işinin kolaylaşabileceğini (veya zorlaşabileceğini) de unutmamak lazım.
Bu zorlu kapışma öncesi takımların son durumlarını incelediğimizde, Beşiktaş’ta uzun süreli sakatlıkları devam eden Veli Kavlak ve Tolgay Arslan’ın yokluğunu hatırlatmak durumundayız. Siyah-beyazlıların bu isimler dışında önemli bir eksiği bulunmuyor. Konuk takımda ise Alexandru Epureanu ve Semih Şentürk’ün sakatlıkları sebebiyle takımlarını yalnız bırakmaları söz konusu. Hafif rahatsızlığı bulunan Cenk Ahmet’in ise karşılaşmada forma giymesi bekleniyor. Ligde oynanan 3 karşılaşma sonunda 3 puanla 12.sıraya yerleşen Başakşehir, geçmiş sezonlardaki dengeli görüntüsünden biraz uzakta. Kendilerini başarıya ulaştıran takım savunmasını bu yıl oturtmakta zorlandıkları gözlenen turuncu-lacivertlilerin, defans organizasyonunda sıklıkla hatalar yapmakta oldukları dikkatlerden kaçmıyor. Lige verilen arada orta alan – defans bütünlüğünün yeniden sağlanabilmesi adına çalışmalar yapan Başakşehir, Beşiktaş karşısında takım halinde topun arkasına geçip hızlı kanat forvetlerini devreye sokmak isteyecektir. Buna mukabil Beşiktaş’ın oynadığı üç lig maçında bizlere verdiği izlenim, boş alan bulduğunda yıldırım hızıyla karşı kaleye inebilen ancak kapalı savunmaları açmakta zorlanan bir takım olduğu. Bu nedenle karşılaşmada skor üstünlüğünü ele geçiren tarafın rakibini oldukça zor durumlara düşürebileceğini düşünüyorum. Artık Başakşehir’in gediklileri haline gelen Doka ve Visca, Mossoro’nun oyun kuruculuğunda Beşiktaş beklerini oldukça yıpratabilir. Beşiktaş teknik direktörü Şenol Güneş’in ileride kullanacağı tek forvetin gerisine kuracağı üçlü bu yüzden büyük önem taşıyor. Önde oynayan futbolcuların top rakibe geçtiğinde gerek bindirme yapacak bekleri takibi, gerekse de bireysel becerileri yüksek Doka ve Visca’nın savunmasına yardım getirmeleri oldukça önemli olacak. Merkezde ise fizik güç bakımından ibre Başakşehir’i gösterirken, topa sahip olma ve kullanmada Beşiktaş rakibine oranla ağır basıyor.
Epureanu’nun sakatlığı dolayısıyla Başakşehir’in tandeminde Yalçın – Bekir ikilisinin görev almasını bekliyorum. Konuk takım bu tandemle savunmada hava üstünlüğü sağlayabilir ancak ayağa ve hızlı oyunda hata yapmaya da aynı oranda müsait olacaklardır. Bilhassa siyah-beyazlıların içe kat eden kat oyuncularıyla bu bölgeyi zorlamaları söz konusu olabilir. İleride top tutabilen bir santrfor tipi olması nedeniyle Abdullah Avcı’nın ileri uçta Mehmet Batdal’ı tercih etmesi muhtemel. Bu da bu oyuncuya ilk topları aldırmayacak bir markaj tarzını gerekli kılıyor. Sonuç itibariyle, her iki takımın da güçlü olduğu yanlar hücumda, zaafları ise savunmada. Buradan hareketle maçta karşılıklı gol izleyebileceğimizi düşünüyorum.