Savunmada söz yerli üreticinin!
Savunma sanayiinde dışa bağımlılık azalmaya başladı. Yerli üretici taleplere karşılık üretim yapmaya hazır. Sektör temsilcileri, yerli üretimin desteklenmesi için nelere ihtiyacımız olduğunu ortaya koymak için çalışıyor. Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği (SAHA) bu gelişmelerin önderlerinden. Özellikle SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Büyükdede’nin Türk sanayisine, savunma ve havacılık yatırımlarına çok büyük katkısı ve emeği olduğunu belirtmek istiyorum. Savunma ve havacılık sektöründeki gelişmeleri bu özverili çabalarla ve başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devletin konuya olumlu yaklaşımıyla ivme kazandığı görülmektedir.
Geçtiğimiz günlerde üçüncü kuruluş yemeğinde sektör temsilcileri, akademisyenler ve bürokratları bir araya getiren SAHA İstanbul, 13-15 Eylül’de düzenleyeceği fuarla yerli üreticinin gücünü ortaya koyacak. Böylece Türkiye’nin Zeytin Dalı Harekatı'nda yerli ve milli üretimle sağladığı başarı, ekonomide de devam edecek.
SAHA İstanbul’un komiteleriyle yaptığı çalıştayda, savunma-havacılık ve uzay alanlarında duyulan ihtiyaçlar başlıklar halinde sunuldu. İhtiyaç ve önerilerin sunulduğu temel başlıklar; hibe ve destek sağlanması, insan kaynağı, arsa-bina fiyatlarının KOBİ’lerin gelişmesinde engel oluşturduğu, milli ve kritik ürünlerin tespiti, milli ürünlere taleplerin arttırılması, iş mevzuatında iyileştirilmeler yapılması, yurtdışı pazarlarından daha fazla pay alacak mekanizmaların geliştirilmesi, sanayi alanında faaliyet gösteren firmaların finansman maliyetlerinin düşürülmesi, makine ve teçhizat alımlarında devlet desteği oldu. Sektörün gelişmesinin önündeki bu tür engellerin sıralandığı yaklaşık 40 maddelik raporda çalışma hayatının önemli eksikliklerine vurgu yapıldı. Mutlaka devlet yetkililerinin bu raporda belirtilen eksikliklere karşı gerekli önlemi alması gerekiyor.
Ülkemizde işletmelerin ve istihdamın önündeki en büyük engel çalışma hayatındaki eksikliklerden kaynaklanan sorunlardır. Savunma ve havacılık sektörü başta olmak üzere sanayi ve yatırımlarda dünya devleri arasında yer alabilmek Türkiye için önemli. Ancak sadece sanayicilerin bir araya gelmesi değil, devlet desteğinin de sağlanması gerekiyor. Ayrıca, iş mevzuatları hazırlanırken işveren ve işyerinin sürdürülebilirliği açısından da değerlendirilerek hazırlanması, mevcut mevzuatta iyileştirmelerin yapılması gereklidir. Özellikle çalışma hayatında yaşanan sorunların çözümü için TÜSİAD, MÜSİAD, TÜRES, TÜMSİAD, SAHA İstanbul gibi çok sayıdaki sivil toplum örgütlerinin çalışmalarının dikkate alınması gereklidir.
Her şey eğitimle başlar. Öncelikli ihtiyacımız insan kaynağıdır. Sanayinin ihtiyaç duyduğu insan kaynağının meslek liselerinden başlamak suretiyle üniversite, yüksek lisans eğitim müfredatı, eğitim ortamı ve yöntemi açısından yeniden ele alınması gerekir.
Sektörün ihtiyaçlarına göre, yazılım ve elektronik konusunda yurt dışından yetkin mühendislerin ülkemizdeki sistemlerin geliştirilmesinde görev alabilmelerini sağlayacak alt yapının oluşturulması gerekiyor. Türkiye’de kurulu bulunan üniversitelerde savunma sanayine destek sağlayacak araştırma merkezleri, mühendis ve tasarımcılarının yetiştirilmesi de yerli üretimde çok önemli. Özellikle bu alanlarda lisansüstü eğitimlere ağırlık verilmesi gerekiyor.
Savunma sektöründe hava araçlarının kullanımına önem verilerek, yeni ve donanımlı araçların üretilmesi gerekiyor. Yakın zamanda güncel hayatın bir parçası haline gelecek olan insansız hava araçlarıyla (İHA) ilgili gelişmeleri yakından takip etmek gerekiyor.
Kimya sektörünün ve tekstil sektörünün de geliştirilmesi ve savunma araçlarına destek verir hale gelmesine ihtiyaç duyuluyor. Savunmada üretilen araçların yapı malzemelerinde kalite yakalamak için kimya; askeri-havacılık ve uzay kıyafetlerinin tasarlanması için tekstil sektörünün geliştirilmesi gerekli.
Kimyasal hammadde üretimi yapacak tesislerinin ve üniversitelerde daha çok araştırma ve geliştirme merkezleri kurulmalıdır. Bu tesis ve merkezler devlet hibe ve desteklerinden yararlandırılmalıdır. Özellikle de devlet imkanlarından faydalanmak için bürokratik mevzuat azaltılmalı ve uygulama kolaylıkları sağlanmalı. Bu anlamda yerli üreticinin desteklenmesi için TÜBİTAK ve KOSGEB desteklerinde yerli makinelere destek verilmesi, yabancı makine ve teçhizat desteklerinin sınırlandırılması önemli.