Savunma Sanayii için büyük bağlantılar
OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik GÜNGÖR Türkiye'nin güçlü bir savunma gücünün olması gereği konusunda fikir birliği var. Güçlü savunma sistemi ise silah araç ve gereç konularında devamlı harcamayı gerektiriyor. Uzun süredir önemli alımlarla ilgili kararlar Savunma Sanayii İcra Komitesi'nde tartışılıyor. Hükümet ve askerler ortak karar alıyor. Savunma Sanayii İcra Komitesi'nin (SSİK), geçen hafta yapılan toplantısında 800 anti tank ve 80 sistemlik Orta Menzilli Tanksavar Silah Sistemi Projesi için Rus Rosoboronexport firması ile görüşmeler yapılması uygun görüldü. Daha önce üzerinde durulan İsrail'in Rafael Spike füzeleri ve Amerikan Rayteon Tow füzeleri yerine Rus füzelerinin tercih edilmesi sürpriz olarak nitelendirildi. 2006 yılında Uzun Menzilli Hava Savunma Sistemi için ihale hazırlıkları başlatılmıştı. ABD, Çin, İsrail ve Rusya'nın da aralarında bulunduğu pek çok ülke ihaleye talip olmuştu. Haberlere göre ABD'nin Patriot, İsrail'in Arrow füzelerine karşılık S-300 ve S-400 sistemlerini öneren Rusya, tek ülke ve tek sistem seçilmesi gerektiği görüşünü savunuyor. Konunun uzmanlarının açıklamalarına göre Rusya'dan lazer güdümlü 5 bin 500 metre menzilli Kornet-E tipi Füze Sistemi satın alınacak. Daha önce Suriye'ye de satıldığı öne sürülen bu sistem, İsrail Merkava Mk4 tanklarını vurarak ün yapmıştı... Gelişmeleri izleyenler Rusya, Ukrayna ve Çin'in son zamanlarda roket sistemlerinde büyük gelişme sağladıklarını belirtiyor. Daha önceki yıllarda, 1995 yılında Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanlığı döneminde Rusya'nın 65 milyon dolarlık Eximbank kredi borcuna karşılık 19 adet MI-17 helikopter alındığı hatırlatılıyor. Rusya'dan çeşitli tarihlerde BTR-80 tipi personel taşıyıcı ve (Güneydoğu'da halen kullanılan) piyade tüfeği, ağır makineli tüfekler, keskin nişancı tüfeği ve mühimmatın satın alındığı, silah ve mühimmat için 40 milyon dolara yakın ödeme yapıldığı belirtiliyor. Rusya'nın 1993 yılında önerdiği S-300 hava savunma füzelerinin ise reddedildiği söyleniyor. Toplantı sonunda basına açıklama yapan Savunma Bakanı Gönül, kundağa motorlu, namlulu alçak irtifa hava savunma silah sistemi tedarikinin Aselsan firması ana yükleniciliğinde gerçekleştirilmesi çalışmalarının yapılmasının kararlaştırıldığını söyledi. Gönül, ilk yerli piyade tüfeği projesi olan modern piyade tüfeği projesinin, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) ana yükleniciliğinde, yurtiçi geliştirme yoluyla tedariki çalışmalarının da başlatıldığını söyledi. MKEK tarafından prototipi gerçekleştirilen modern piyade tüfeğinin, KKK tarafından sahada denendiğini ve başarılı bulunduğunu, projede, Kale Kalıp firmasının alt yüklenici olacağını, ayrıca ileride yerli imkanlarla makineli tüfek ve bomba atar projelerinin de gerçekleştirileceğini bildirdi. Basına yansıyan haberlere göre toplantıda ayrıca, Kara Kuvvetleri Komutanlığı temel eğitim uçağı projesinde, CESSNA firması ile sözleşme görüşmelerinin başlanmasına da karar verildi. [ Bu haberler ve açıklamalar savunma konularına yabancı olanlar için bir anlam ifade etmiyor. Fakat savunma sanayii konusunda toplantıda alınan her kararın arkasında uzun vadeli bir ödeme planı var. Bu ödeme planının uzun yıllar devlet bütçesine yük getirmesi kaçınılmaz. Ancak ortada bir gerçek var. Güçlü bir savunma sistemi modern araç ve gereçleri gerektiriyor. Günümüzde savunma sistemlerinin de temeli teknolojiye dayanıyor. Teknoloji ise para demek.