Şaşkın Bulgarlar
Eminim DÜNYA sayfalarından ve ulusal basından takip ediyorsunuzdur. Bir süredir Kapıkule yine mahşer yerine döndü. İki tarafta da kapıda TIR’lar beklemeye ve giriş yapamamaya başladı. Sebebinin ne olduğunu bilmeyenler için önce kısaca konuya bir göz atalım isterim. Geçiş belgeleri ile ilgili olarak iki ülke arasında kararlaştırılmış olan bir sayı var. Ve buna göre Bulgaristan, transit belgeler hariç olmak üzere Türkiye’ye 2014 yılının ilk altı ayı için 125 bin adet transit belge vermesi gerekirken, bana göre büyük bir skandala imza atarak 5 bin adet belge teslim etmiştir. Yani Bulgaristan kendince Türkiye’nin nakliye sektörüne bir ambargo vurmaya çalışmıştır.
Peki şaşkın Bulgar’lar ne yaptıklarını sanıyorlar ve hangi kuralları çiğniyorlar, ne kadar farkındalar bilinmez, ama bilmelidirler ki, böyle yaparak uluslararası kuruluşlar tarafından da tanımlanmış bir hakkı çiğnemekte ve ikili ülke ilişkilerindeki sürtüşme ve çekişme neticesinde evrensel ticaret’e zarar vermektedir. Bundan kimler zarar görmekte diye baktığımızda; Türk ihracatçısı, ithalatçısı, Avrupalı üreticiler, ithalatçılar diye peşi sıra sayabiliriz. Özetle bu durumdan tüm Avrupa Birliği ve Türkiye ciddi zararlar görmekte. Üstelik Bulgaristan, gitgide kapanması zor bir yarayı da açtığının da tam olarak farkında değil. Bulgar nakliye sektörünü güçlendirmek için yanlış bir tutum ve rakip seçtiğinin birileri tarafından anlatılması lazım komşuya. Dünya Ticaret Örgütü tarafından yayınlanan uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde “Transit ile bağlantılı tüm ücretler, düzenlemeler ve formaliteler bağlamında, her bir akit taraf başka herhangi bir akit tarafın topraklarına yönelik ya da topraklarından yapılan transit taşımalara herhangi bir üçüncü ülkeye ya da ülkeden yapılan transit taşımalara sağlanan muameleden daha az elverişli muamelede bulunamaz” deniliyor. Umarım Bulgaristan çok çabuk bir şekilde geri adım atar. Sorunu şu anda çözmek için gerek bakanlık gerekse sivil toplum örgütleri aralıksız bir çaba içerisindeler. Öncelikle Yunanistan kapısını kullanmak ile başlayan çözüm süreci, Pendik-Trieste Ro-Ro hattına haftada iki gemi ilavesi ile 500 araçlık yeni bir kapasite oluşturularak rahatlama sağlanılmıştır. Globalleşen dünyada, ilkel engellemelerin olmadığı bir ticaret temennisi ile.