Santos’un barış sürecinden çıkardığı dersler
Kendi dertlerimizle o kadar fazla ilgileniyoruz ki, dünyadaki gelişmeleri değil yakından, bazen uzaktan izlemek dahi mümkün olmuyor. Örneğin, kısa bir süre önce Kolombiya’da yarım yüzyıldır süregelen iç mücadele, altı yıllık bir müzakere süreci sonucunda bitti ama bu bitiş bile kolay olmadı. İlk şekliyle halkoylamasına sunulan anlaşma, tahminlerin aksine, az bir farkla reddedilmişti. Taraflar yılmayıp görüşmelere devam ettiler; itirazların bir bölümünü karşılamaya çalıştılar. Yeni metni de parlamentoya onaylatarak yürürlüğe koydular. Böyle bir başarının mimarlığı şüphesiz tek kişiye mal edilemez, ancak ülkenin Cumhurbaşkanı Juan Manuel Santos’un sergilediği büyük kararlılığın sonuca gitmekte inkar edilemez bir katkısı olduğunu herkes kabulleniyor. Nitekim, bu yılın Nobel Barış Ödülü de ona verildi.
Santos, ödül töreninde “Kolombiya’da Barış: İmkansızdan Mümküne” başlıklı bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı, konuşmanın erken bir bölümünde barış inşa etmenin savaşmaktan çok daha zor bir eylem olduğuna işaret ediyor. Bir çatışmanın ancak “düşmanın” ortadan kaldırılması sonlanabileceği düşüncesini saçma buluyor. Çözüm için zor kullanmayı içermeyen seçeneklerin olduğu bir durumda nihai başarıyı zor kullanmaya bağlamanın insan ruhunun mağlubiyeti olduğunu, hasmınızın konuşabileceğiniz bir insan olduğunu unutmamanız gerektiğini ileri sürüyor. Colombia Barışı’nın merkezine mağdur olanları ve onların haklarını aldığını, bu insanların yeni mağduriyetler istemediğini, dolayısıyla onların affedici olduğunu, süreci desteklemelerini sağlamakta zorluk çekmediğini vurguluyor.
Santos, konuşmasının bir aşamasında süreçten çıkardığı altı dersi dinleyicileriyle paylaşıyor. Bir: iyi hazırlık yapılması gereklidir, başkalarının tahlil ve tavsiyelerine başvurmaktan çekinilmemelidir. Gerek ülkedeki gerek dünyadaki barış inşa etme çabalarının başarı ve başarısızlık nedenleri irdelenmelidir. İki: müzakereler silahlı çatışmalar ile ilgili somut konulara odaklanmalı, ülkenin karşılaştığı her türlü soruna eğilmekten uzak durulmalıdır. Üç: müzakereler sessizce ve gizlilik kurallarını gözeterek yürütülmeli, olayın bir medya sirkine dönüşmesine izin verilmemelidir. Dört: bazen aynı zamanda hem savaşmak hem görüşmek söz konusu olabilir. Bu ders, bir başka Nobel Barış Ödülü sahibi Yitzhak Rabin’den öğrenilmiş. Beş: hedefe varmak için bazen zor, cesur ve popüler olmayan kararlar almaya hazır olunmalıdır. Altı: asimetrik iç mücadelelerde bölgedeki diğer devletlerin desteğini sağlamaya ihtiyaç vardır. Yedi: Barış sürecinde devreye adalet-barış dengesini koruyan geçici bir adalet modelinin sokulması lazımdır.
Santos’un konuşmasını ilgiyle okuduğum için, bazı temel noktalarını değerli okuyucularımla paylaşmak istedim. Kolombiya deneyiminin bizim uzağımızda olduğu muhakkak ama yine de bu konularda “malumatlı” olmak faydadan ari değildir diye düşünüyorum. Bilmem katılır mısınız?