Sanayinin lokomotifinde işler kötü

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

 

Otomotiv sanayinden söz ediyoruz. Özellikle otomobil satışlarında ilk dört ayda kaydedilen hızlı artış mayısla birlikte bıçak gibi kesilmiş; hazirandan itibaren ise geçen yılki satış rakamlarına bir türlü ulaşılamamıştı. Ancak, haziran-eylül döneminde geçen yılın altında kalınsa da, dramatik bir satış gerilemesi yoktu. Ekimde ise çok kötü bir tablo ortaya çıktı. Otomobil satışları, ekim ayında geçen yılın yüzde 39 altında kaldı.

Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, ekim ayında 19 bin 788 otomobil satıldı. Satış, geçen yılın ekim ayındaki 32 bin 569 adedin tam yüzde 39.2 altında. İlk on aydaki satış ise, geçen yılın az da olsa üstünde bulunuyor. On aylık dönem itibariyle geçen yıl 256 bin, bu yıl 263 bin otomobil satışı gerçekleşti.

Otomobil satışları ocak-nisan döneminde yüzde 20 ile yüzde 41 arasında artmış, mayıstaki artış yüzde 8'e inmişti. Sonraki dört ayda, yani haziran-eylül döneminde ise otomobil satışlarının geçen yılın yüzde 2.2 ile yüzde 9.6 altında kaldığı görüldü. Olumsuz gidiş, ekimde doruğa tırmandı ve satışlar yüzde 40'a yakın azaldı.

Otomobil satışlarındaki bu azalmada Türk parasının değer yitirmesinin doğrudan bir etkisi yok. Çünkü, ithal otomobil satışlarının payında bir değişiklik olmadı. Önceki aylarda olduğu gibi ekim ayında da satışların üçte ikisi ithal otomobillerden oluşuyor. Hatta, ithal otomobil satışlarının toplamdaki payı, ekimde ilk dokuz aydaki payın az da olsa üstüne çıktı.

Sektördeki sıkıntı yalnızca otomobil satışıyla sınırlı değil. Geçen yılın ekim ayında 20 bin 156 olan hafif ticari araç satışı da yüzde 35 azaldı ve bu yıl 13 bin 96'da kaldı. Böylece, binek ve hafif ticari araçtan oluşan toplam satış yüzde 38'lik azalmayla 52 bin 725'ten 32 bin 884'e gerilemiş oldu.

Otomotiv sektörü, sanayinin lokomotif sektörü niteliğinde. Önemli oranda ithal girdiye bağlı olarak gerçekleştiriliyor olsa da, otomotiv sektörü ihracatta da önemli bir paya sahip. Ve bu sektör, tüm dünyada olduğu gibi bizde de sıkıntılı bir süreç yaşıyor. Gelecek kaygılarının böylesine had safhaya çıktığı her dönemde olduğu gibi, ertelenen harcamalar otomobili vuruyor. Bundan kaçış yok. İç satışların yüzde 40 gerilemesi yalnızca bir aya özgü olmayacak ne yazık ki. Bu durum, bir süre daha devam edecek. Aynı sıkıntıyı ihracatta da göreceğiz. Bir süre önce üretimlerine kısa süreliğine ara vermek durumunda kalan otomotiv sektöründeki bazı fabrikaların, bu uygulamayı hem süreyi uzatarak, hem de daha da sıklaştırarak yeniden gündeme getirmeleri şaşırtıcı olmayacak.

Satışın olmadığı yerde üretim planlaması ona göre yapılmak durumunda. Dolayısıyla önünüzdeki aylar, üretim planlarının yeniden gözden geçirileceği bir dönem olacak. Bu yalnızca otomotiv sektörü için geçerli değil elbette. Ağustosta yüzde 4 gibi dramatik bir düşüş gösteren sanayi üretiminin eylül ayındaki gelişimini 10 Kasım Pazartesi günü yapılacak açıklamayla göreceğiz. Muhtemeldir ki, eylül ayı üretiminde de bir gerileme ortaya çıkacak. Üretim artsa bile bu çok önemli bir düzeyde olmayacak. Kaldı ki, eylülü iyi kötü bir üretim artışıyla geçsek, bu kez sonrasındaki aylarda olumsuzluk yaşanacak.

Finans krizi, kanserli hücrelerin vücudu sarması gibi reel sektöre sirayet ediyor; hem de çok hızlı bir şekilde. 

Otomobil Satışı (Adet)

 2008 2007 Değ.(%)

Ocak 18.588 13.186 41,0

Şubat 21.196 17.212 23,1

Mart 34.147 24.336 40,3

Nisan 30.313 25.204 20,3

Mayıs 31.477 29.067 8,3

Haziran 28.724 30.126 -4,7

Temmuz 25.530 28.246 -9,6

Ağustos 26.102 28.469 -8,3

Eylül 27.053 27.662 -2,2

Ekim 19.788 32.569 -39,2

TOPLAM 262.918 256.077 2,7

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar