Sanayide faz değişikliği ve Türkiye'nin durumu

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

 

Sanayi  Devrimi'nde içten patlar motorlardan elektrikli motorlara uzanan   teknolojik ilerlemenin  her  aşaması   tarımsal  üretimi  köklü   biçimde   değiştirdi. 1900'lı yılların başlarında nüfusun  yüzde 50'den fazla kırsal kesimde tarımsal  üretimle  geçiniyordu, sanayi geliştikçe  istihdam  tarımsal alanın dışına itildi;  imalat  kesiminde  istihdam arttı… Bugüne bakıldığında,  gelişmiş ülkelerde tarım kesiminde çalışanlar, toplam istihdamda yüzde 10'un çok altına inmiş durumda.

Bilgi Toplumu aşamasına geçiş de istihdamı imalat alanının dışına itiyor. Harvard Business Review'in Mart  2012 sayısında   Robert Z. Lavrence  ile Lavrence Edwards'ın ortak araştırmalarında   gösterildiği gibi, ABD, Hollanda, İsveç Almanya'da   1973'den bu yana  toplam çalışanlar içinde imalat  kesimi  çalışanlarının  oranı hızla  azalıyor. Örneğin Almanya'da 1973'de yüzde 37'yi oluşturan imalat kesimi çalışanları bugün yüzde 20'ler dolayına, diğerlerinde ise yüzde 10 ile 20 arasına bir yerde…

Sanayi Toplumu aşamasından Bilgi Toplumu aşamasına geçişi yaratan   bilgi-odaklı araç ve gereçler tarım ve sanayide  iş süreçlerini  ve işgücü  profillerini değiştiriyor.

Faz geçişleri keskin çizgilerle  olmuyor. Sosyolojide  "farklı dönemlere ait olanların eş zamanlılığı ilkesi" işliyor; her toplum kendi birikimi, bilinci, bakış açısı, buluş yeteneği, beklenti yönetme   becerisi  ve bereket üretme bilgisine göre  fırsatları farklı biçimde  değerlendiriyor. 

Dani Rodrik,in  "Tek Ekonomi  Çok Reçete" adlı  çalışmasındaki  bir saptaması 2 Nisan 2009'da  bu köşede  aktarıldı. Rodrik sanayinin faz değişikliği aşamasında ülkelerin izleyebileceği  yolun ne olması gerektiğini  tartışıyordu: "…önemli olanın en iyi yapılan işe odaklanmak yerine, daha geniş bir dizi faaliyette ustalık kazanmak olduğu anlaşılıyor" diyor ve ekliyordu , "üretken yapının çeşitlendirilmesi, bir ekonominin  maliyet yapısının  'keşfini' yani   kârlı olabilecek kadar düşük bir maliyetle hangi yeni faaliyetlerin üretilebileceğinin tespitini gerektirir" . Sözü edilen   'keşfin' yeni ürün veya süreçler bulmak değil, dünya piyasalarına zaten iyice yerleşmiş olan belirli  malların ülkede  düşük maliyette üretilebileceğini  'keşfetme' anlamına  " geldiğini de belirtiliyordu.

Erken uyarı gerekli

Adını  ister   Üçüncü  Sanayi Devrimi   koyun, isterse  "faz değişikliği"  deyin, yeni oluşumun  dayandığı  süreçleri ve yarattığı sonuçları  bir erken uyarı  mantığı ile yakından gözlemek gerekiyor. Türkiye'nin de bu yeni oluşumda konumunu  belirleyecek olan  bazı  temel  eğilimlerin  dikkate alması zorunlu:
1. Teknolojideki gelişmeler insandan bağımsız olarak   "kalite homojenliği" yarattığı için, pazarlama ve satış daha çok  "marka ve imaja" bağımlı hale geliyor.
2. Teknolojiye kolay ulaşabilme nedeniyle üretim mekanda yayılıyor; "karşılaştırmalı üstünlük" koşulları değişiyor.
3. Üretim, "emek-sermaye ekseninden, yenilikçi-yaratıcı girişimcilik"  eksenine kayıyor.
4. İş örgütlenmesi, "ölçek ekonomisi erişebilirliği ile küçük ve ortak ölçek yapının esnek ve hızını"  dengelemeyi gerektiriyor.
5. Yönetim, piyasa sisteminin  "görünmez eli"  ile  yönetişimin "görünen elini"  dengeleyen  bilgi, beceri  ve yetenek gerektiriyor .
6. Herhangi bir elektronik araçla ulaşabildiğiniz her yerdeki tüketiciler  "potansiyel müşteri", üreticiler de  "potansiyel rakip"  haline geliyor.
7. Üretim-hammadde, üretim-para, üretim-mekan vb. karşılıklı bağımlılıkların yapısı ve işlevi vb. daha bir dizi etken üretimin iç örgütlenmesini belirliyor.

Maddi ve kültürel zenginlik üretiminde  "değerler sistemi"  ile  "kaynak bağımlılıkları"  alabildiğine farklılaşıyor; farklılaşma süreci giderek daha da  hızlanıyor. Bütün bu gelişmeler  "sanayide faz değişikliğini" de hızlandırıyor. Değişmelere uyum,  kendi geleceğini inşa etmek isteyen bütün toplumların öncelikli  sorunu  haline geliyor.

Türkiye fırsatlarını bilmeli 

Türkiye, makine-yedek parça üretiminden,  seramik ve sağlık gereçlerine,  tekstil ve hazır giyimden, lojistik etkinliklerine, sağlık hizmetlerinden turizm çeşitlendirmeye, örgütlü ve örtülü tarımdan beyaz ve kahverengi eşya  üretimine bir dizi alanda   sanayide  faz değişikliğinin  yarattığı  altyapısını nasıl kullanabileceğini  değerlendirmeli…

Sanayide faz değişikliğinin fırsatları keşfedilirken,  geleceği yaratacak olan  "ileri  teknolojik ürünler"   ihmal edilmemeli.  Akıllı çobanın iki ineği sağması gibi, akıllı toplumlar da sanayideki faz değişikliğinde yaygın ürünlerle birlikte geleceği yaratacak olan ileri teknoloji de ihmal etmeyenlerdir…

Hep birlikte önce  "sanayide faz değişikliğinin"  bizim için ne anlama geldiğini tanımlama ve betimlemek zorundayız. Betimlemeden belirlemenin mümkün olmadığını unutmamalıyız.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar