Sanayi üretiminde ivme kaybı sürüyor
Sanayide mayıs ayında önceki aya göre yüzde 1,7’lik üretim artışı ile belli bir ivme yaşanırken, yıllık bazdaki yüzde 0,1’lik düşüş, genel seyirde ivme kaybının devam ettiğini gösterdi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) sanayi üretiminde mayıs ayı gerçekleşmelerini açıkladı. Buna göre aylık bazda ocakta yüzde 0,1 ve şubattaki yüzde 2,7’lik artışların ardından martta yüzde 0,2, nisanda yüzde 5’lik düşüşler yaşayan mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi, mayıs ayında yüzde 1,7 ile artış ivmesi gösterdi. Alt sektörler bazında bakıldığında, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü üretiminin önceki aya göre yüzde 3,9 azaldığı, imalat sanayi üretiminin yüzde 2,1 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü üretiminin yüzde 1 arttığı görüldü.
Toplam sanayi üretimindeki aylık değişime imalat sanayii 1,8 puan, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme sektörü de 0,1 puan pozitif katkı yaparken, madencilik ve taş ocakçılığındaki aylık üretim düşüşü toplam sanayi üretimindeki aylık artışı 0,2 puan aşağı çekti.
İmalatta “diğer ulaşım” etkisi
Toplam sanayi üretiminde en büyük paya sahip olan ve mayıstaki aylık artışta en büyük rolü bulunan ana sektör imalat sanayiinin çoğu alt sektöründe üretim önceki aya göre geriledi.
Ancak alt sektörlerden diğer ulaşım araçlarında aylık bazda kaydedilen yüzde 23,9’luk artış hem bu sektör imalat sanayiindeki hem de toplam sanayi üretimindeki artışta etkili oldu. İmalat sanayiinde önceki aya göre kaydedilen yüzde 2,1’lik artışın yüzde 1’lik kısmı, tek başına bu sektörden kaynaklandı.
Diğer ulaşım araçları sektörü gemi ve tekne, demiryolu lokomotif ve vagonları, hava taşıtları, askeri savaş araçları gibi üretimleri kapsıyor.
Yıllık bazda ivme kaybı sürüyor
Takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi mayıs ayında geçen yılın aynı ayındaki düzeyinin yüzde 0,1 altında kaldı.Yıllık bazda madencilik ve taş ocakçılığı endeksi yüzde 2,2, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme sektörü endeksi de yüzde 0,9 artarken, toplamda en büyük paya sahip ve milli gelire katkısı en fazla olan imalat sanayiinin üretiminde yüzde 0,4 oranında bir düşüş yaşandı.
Mayıs ayında toplam sanayi üretimindeki yıllık değişime madencilik ve taş ocakçılığı ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme sektörleri 0,1 puanlık pozitif katkı yaparken, imalat sanayi üretimindeki düşüşün etkisi eksi (-) 0,3 puan oldu.
İmalat sanayii alt sektörlerinin üretimde yıllık değişime bakıldığında gıda sektörü öne çıkıyor. Mayıs ayında yıllık bazda yüzde 7,1’le en fazla üretim artışı kaydeden alt sektör olan gıdanın, toplam sanayi üretimindeki yıllık değişime tek başına 0,8 puan pozitif katkı yaptığı görülüyor.
Yıllık bazda üretim artışında gıdayı yüzde 6 ile diğer ulaşım araçları, yüzde 5,7 ile kâğıt, yüzde 4,7 ile ana metal, yüzde 4,5’le elektrikli teçhizat ve yüzde 4,1’le kok kömürü ve rafine petrol ürünleri izledi. Bu beş sektörün toplam sanayi üretiminde pozitif katkısı toplamda 1 puan oldu. Yıllık bazda içecek sektöründe yüzde 3,9, diğer metalik olmayan minerallerde yüzde 3,4, kimyada yüzde 3,3 ve tütün ürünlerinde yüzde 0,7 üretim artışı yaşandı.
Mayısta yıllık bazda en sert üretim düşüşleri ise yüzde 12,4’le deri, yüzde 10,2 ile kayıtlı medyanın basımı ve çoğaltımı, yüzde 8,9’la temel eczacılık, yüzde 8,8’le bilgisayar, yüzde 7,4’le makine ve ekipman imalatı, yüzde 6,6 ile giyim, yüzde 6,3’le ağaç ürünleri alt sektörlerinde yaşandı. Üretim düşüşünde bunları yüzde 6 ile fabrikasyon metal ürünleri, yüzde 5’le motorlu kara taşıtları, yüzde 3,7 ile kauçuk ve plastik, yüzde 3’le tekstil izledi.
Üretim-tüketim makası kapanacak
İç talebin göstergesi olan perakende satışlar ile üretim endeksleri arasındaki makas giderek açılmış bulunuyor. Bu durum, canlılığını koruyan iç talep dolayısıyla tüketim artışı devam ederken, ekonominin üretim ayağındaki performansın giderek düşmesinden kaynaklanıyor. Üretimdeki zayıflık nedeniyle sanayi ile iç pazar arasındaki ilişkinin koptuğu görülüyor. Ancak parasal sıkılaşmanın etkisiyle, otomotiv başta olmak üzere gıda dışı alanlarda perakende satışlarda da yavaşlamanın başladığı görülüyor. Şu ana kadar talepteki yavaşlamaya kıyasla üretimdeki ivme kaybı daha fazla olurken, izleyen dönemde talepteki yavaşlamanın da artması, üretimle iç talep arasındaki makasın giderek kapanması bekleniyor. Üretimdeki ile tüketimdeki yavaşlamanın giderek eşitlenmesi, ekonomik faaliyette genel bir yavaşlama anlamına geliyor.
Mayıs verileri bize ne söylüyor?
Elektrik üretim-tüketiminde nisandaki düşüşün ardından yaşanan yükseliş, sanayide çarkların mayısta önceki aya göre hızlandığını gösteriyor. Ancak sanayide mayıstaki kıpırdanmaya rağmen, geriye doğru bakıldığında özellikle imalat sanayiinin henüz eski performansının çok gerisinde olduğu görülüyor. Bu noktada mayıstaki canlanmanın devam edip etmeyeceği önem konusu öne çıkıyor. Bu da iç talep ve ondan da fazla dış pazardan gelecek siparişlerin düzeyine, ihracattaki performansa bağlı bulunuyor. Ekonomide yılın ilk yarısındaki gelişmeler ve mevcut dinamikler baz alındığında, yüksek faiz oranları ve sıkı para politikasının sanayi üretimini baskılamaya devam etmesi, mayıstaki arızi ivmenin hazirandan itibaren tersine dönme ihtimali bulunuyor.
Asıl etmen ihracat düşüşü
Toplam sanayi üretiminde mayısta görülen yukarı yönlü nispeten güçlü harekete rağmen aşağı yönlü olan genel trendde, iç talepten daha fazla dış pazarlarda yaşanan performans kaybı etkili. Avrupa ülkelerine yapılan ihracatın hacmindeki düşüş, Türkiye’de sanayi sektörüne de yansıyor ve üretim performansındaki zayıf seyrin sürmesinde etkili oluyor. Bu etkinin önümüzdeki dönemde Avrupa ekonomileri tekrar toparlanana kadar sürmesi bekleniyor. Söz konusu toparlanma için öngörülen takvim ise genelde 2025 yılı ortaları. Gayri safi yurt içi hasılada (GSYH) bu yılın ilk çeyreğinde kaydedilen yüzde 5,7’lik büyümenin büyük bölümü tüketimden gelmiş, sanayi üretiminin katkısı düşük kalmıştı. Sanayi üretiminin büyümeye katkısının ikinci çeyrekte daha da düşmesi bekleniyor.