Sanayi devlerinin karnesi gözüktüğü kadar parlak mı?
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) 2017 yılı en büyük 500 sanayi kuruluşu araştırması (İSO- 500) sonuçları açıklandı. Bu saygın araştırma, hem sanayi devlerinin hem de sektörün gidişatı hakkında değerli bilgiler ortaya koyuyor.
Satışlar ve karlar cephesinden baktığımızda sanayi devlerinin oldukça başarılı bir yıl geçirdikleri söylenebilir. Bu veriler TÜİK’in yeni hesaplamasına göre yüzde 7.4 olan sanayi büyümesi ve yüzde 8.8 olan imalat sanayii büyümesi ile paralellik gösteriyor.
İSO-500’ün üretimden satışları geçen yıl yüzde 33.2 artmış. Bu oran, yüzde 7 olan 2015 yılı artışı ve yüzde 8.8 olan 2016 yılı artışına göre kayda değer bir performans. İSO-500’ün üretimden satışlarındaki reel artış da yüzde 19 gibi önceki yılların çok üzerinde bir düzeye çıkmış. Sanayi devlerinin üretimden satışlarındaki reel artış 2016’da sadece binde 2 olmuş, 2015’te ise reel olarak yüzde 1.7 azalmıştı.
İSO-500 listesinde yer alan şirketlerin toplam vergi öncesi karlarındaki artış da yüzde 40.7 gibi yüksek bir düzeye ulaşmış. Sanayi devlerinin vergi öncesi kar artışı 2016’da yüzde 33.2, 2014’te yüzde 4.5 olmuştu.
Bunlar karnenin parlak yüzü. Ama karne bundan ibaret değil. Karnenin bir de kaygı veren yüzü var. Karnenin ikinci yüzünde şunlar:
• Ciro ve kar artışında belirleyici faktörlerden birisi kurlardaki artışa bağlı ihracat geliri artışı olmuş. İkinci önemli faktör de Anayasa referandumu nedeniyle kamu harcamalarını artırma ve borçluluk artışı sayesinde sağlanan iç talep artışı. Ciro ve kar artışının esas olarak bu konjonktürel faktörlere bağlı olması, sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri yaratıyor.
• Üretimden satışlardaki artışta en büyük 10 dev kuruluşun belirleyici bir rolü var. İSO-500’ü 50’şerlik gruplara ayırdığımızda sadece ilk 10’un toplam satışlardan aldığı pay artmış. İlk 50’de ilk 10 dışındaki 40 kuruluş da dahil olmak üzere kalan tüm 50’şerlik grupların payı azalmış durumda. Yani başarılı karnenin genele yayılmadığı görülüyor.
• Satışlardaki hızlı artışa karşın sanayi devlerinin toplam aktifleri içinde duran varlıklarının payı yüzde 45.3’ten yüzde 41.5’e düşmüş. Yani üretim ve cirodaki artışa yatırımlar eşlik etmemiş. Esas olarak mevcut kapasitenin zorlanması ve kur artışı sayesinde bir ciro artışı ortaya çıkmış. Bu aynı performansın sürdürülebilirliği konusunda ikinci önemli soru işareti.
• Ciro ve karlardaki hızlı artışa rağmen şirketlerin bilanço yapısı olumsuz yönde gelişmiş. Özkaynakların toplam kaynaklar içindeki payı 1 puan azalarak yüzde 37.1’e inmiş. Borçlar, özkaynakların 1.69 katına çıkmış. Bu oran son 11 yılın en yüksek düzeyi.
• Daha kaygı verici olan gelişme ise borçlar içinde kısa vadelilerin oranının 4.1 puan birden artarak yüzde 41.9’a çıkması. Buna göre kısa vadeli borçlar özkaynakların yüzde 71’ini geçti. Bu da son 11 yılın en yüksek düzeyi. Kısa vadeli borçların dönen varlıklara oranı da 2.3 puanlık artışla yüzde 45.1’i buluyor.
• Bu veriler faizlerin yükseldiği, büyüme hızının ciddi olarak yavaşlayacağı 2018’in sanayi ve sanayi devleri için çok sıkıntılı geçeceğinin habercisi.