Sahi bir BRIC’ler vardı ne oldu onlara?

Şant MANUKYAN
Şant MANUKYAN Ekofobi [email protected]

Çarşamba akşamı S&P Brezilya’nın notunu junk yani çöp seviyesine düşürdüğünü açıkladı. Brezilya da bizim gibi yatırım yapılabilir statüsüne sahip bir gelişmekte olan ülkeydi. Peki ne oldu da 2008 öncesi 10 yılda dünyayı ele geçirecekmiş gibi pompalanan BRIC ülkeleri yani Brezilya, Rusya, Çin ve Hindistan şimdi adeta hasta adam haline geldi. Ne olup bittiğini zaten biliyorsunuz. BIRC kavramı ile beraber bu ülkelere haddinden fazla bir “gaz” verildi. Bir kredi döngüsü sanki büyük bir yapısal değişimmiş gibi piyasalara sunuldu. Ekonomiyi borsa performansı ile eş tutan piyasalar yükselen endekslerin ışığı ile gözlerini kapattı ve bu masalı sorgusuz sualsiz kabullendi. Şimdi uyanıyor... Gerçek şu ki 1960’lı yıllarda orta gelirli veya gelişmekte olan ülke olarak tanımlanan 101 ülkelik gruptan sadece 13 ülke zengin veya gelişmiş ülke olmayı başardı. Bugün Güney Kore bile piyasaları açısından bakıldığında bir gelişmekte olan ülkedir. Ve yüzde elli bir ihtimalle Çin bile gelişmiş bir ülke olamayacak. ABD, Japonya veya Almanya gelişmiş ülke statüsüne gelirken artan bir iş gücüne yani demografik dinamizme ve artan verimliliğe sahipti. Bugün Çin birinci unsuru kaybetmiş durumda ikinci unsur ise tüm dünyada sorunlar yaşıyor. Dolar kurunu aşağıya çektiğinizde gelirinizi 10000 doların üzerine çıkartabilirsiz. Ancak bu sizi gelişmiş bir ülke yapmaz. Bu nedenle gelir üzerinden yapılan yorumların altının gerçek bir ekonomi ile doldurulması gerekiyor. Çin konusunda ise bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Çin FX rezervleri açıklandıktan sonra büyük düşüşe rağmen halen 3.5 trilyon doları olduğu bu nedenle de Yuan konusunda kaygıya neden olmadığı yönünde yorumlar var. Doğru değil. Daha önce genel kuralları ile rezerv metriklerini paylaşmıştım. IMF'in 2011'de başlayıp halen düzeltmeye devam ettiği (ülke bazına kadar da indirgemiş durumda) rezerv yeterlilik kuralları vardır. Çin için (sabitlenmiş bir parası ve sermaye hesabının serbest/yarı serbest olma durumunda) 1- Kısa vadeli yükümlülüğünün 30%unu 2-İhracatın 10%unu 3-Para arzı M2'nin 10%unu rezervinde tutan bir ülke “external” yani dış pozisyonunu sağlam tutuyor demektir. Çin için bu rakam 2.750 trilyon ediyor (M2 nedeni ile) . Bu durumda Çin'in genel finansal durumu üzerinde bir spekülatif saldırı yaratmadan satabileceği miktar 750 milyar dolar. Az değil ama zannedildiği kadar pembe bir durum da değil. Rakam düştükçe stres ve saldırı cesareti artacaktır. Neyse ki Çin'in ana sorunu henüz Yuan değil, krediler.  Rusya ve şu günlerde daha nispeten daha popüler olan Hindistan’da ise aslında benzer bir temel sorun var. Rusya’da daha şiddetli ancak Hindistan’da da mevcut. Henüz imalat konusunda çok geriler. Her iki ülke de Çin’le karşılaştırıldığında yatırımları açısından çok geriden geliyor ve özellikle Rusya yeterince geniş bir yelpazeye sahip değil. Zor zamanlar başladı ve Fed faiz arttırmazsa da arttırsa da devam edecek.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dijital Paraya Geçiş 27 Eylül 2019
ECB’nin alternatifleri 26 Temmuz 2019