Sağlıklı bir ekonomi istiyorsak çeşitlilik ortak hedefimiz olmalı

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]


Çeşitlilik konusu, demokrasilerde olduğu gibi ekonomilerde de sağlıklı ve bütünsel karar mekanizmalarının oluşturulabilmesi açısından vazgeçilmez önem taşıyor.

Üniversite mezuniyetinde ve işe giriş pozisyonlarında nüfusun yarısını oluşturan kadınların, en üst karar noktası olan yönetim kurullarında, neredeyse tüm dünyada yüzde 5 ila yüzde 15 arasında yer almaları, ekonomik, sosyal ve toplumsal alanlar için bir büyük risk anlamına geliyor. Nitekim bugün, Türkiye’de Sermaye Piyasası Kurulu da, halka açık şirketlerde yönetim kurullarında yüzde 25 kadın üye oranı öneriyor.

Yönetim Kurulunda Kadın Derneği, yönetim kurullarında eşit cinsiyet temsilinin toplumsal ve ekonomik faydası konusunda iş dünyasının tüm paydaşlarını ikna etmek ve kadınları bu yönde geliştirmek için çalışıyor.

Bu kapsamda, YKK Sertifika ve Mentorluk Programı ile yönetim kurullarında görev alabilecek donanımlı ve yetkin kadın aday havuzu oluşturuluyor ve programı tamamlayan kadın adayların yönetim kurullarına atanabilmeleri için gerekli çalışmalar yapılıyor.

İş dünyasının önde gelen liderleri programda mentor olarak yer alıyor. Farklı sektörlerden şirketler ise yönetim kurulu üyesi olmak için en yüksek potansiyele sahip bir ya da daha fazla kadın yöneticiyi belirleyerek programa menti adayı olarak gösteriyor. Mentiler sektörleri, uzmanlıkları, kişikleri gözönünde bulundurularak mentorlarla eşleştiriliyor ve bunun ardından 18 aylık mentorluk dönemi başlıyor.

Bundan 7 sene önce “iki kişilik bir hayal” ile başlayan bu program, bugün yoluna 24 kişilik yönetim organıyla bir dernek olarak devam ediyor.

Yönetim Kurulunda Kadın Derneği Başkanı Hande Yaşargil, yedi yıl önce çıktıkları bu yolculuğun hedefini şu sözlerle tanımlıyor: “Bu çaba hedefine ulaşamadan bitmeyecek, hedefe ulaşınca da daha da ileri gitmesi için çalışmaya devam edeceğiz. Biz yönetim kurulunda eşitlik için değil, ülke ekonomisinin sağlıklı karar mekanizmasına sahip, bünyesinde çeşitliliği mecbur olduğuna inandığı için bulunduran şirketler yönlendirsin diye uğraşıyoruz. Çünkü bu ülke ve bu gelecek bizim ve çocuklarımızın.”

Ülke ekonomisinin sağlıklı bir karar mekanizmasına sahip olması için başlatılan bu hareketin, dernekleşme ile birlikte destekçilerinin arttığını ifade eden Yaşargil, Avrupa Birliği Yerel STK’lar hibe fonuna başvurduklarını ve kabul edildiklerini dile getiyor. Dernek, halihazırda 3. dönem mentorluk ve sertifika programı ile yola devam ediyor. Sene sonunda ise 4. dönemin lanse edilmesi planlanıyor. Hande Yaşargil’in, yönetim kurullarında kadın oranlarının son senelerde ne yönde bir gelişme gösterdiği konusunda verdiği bilgiler şöyle:

Bunca çabaya rağmen, ilerleme yeterli değil

“Gelişme var. Biz programa başladığımızda yönetim kurullarında kadın oranı yüzde 11 idi. 6 sene sonunda, bugün yüzde 16. Bunca çabaya rağmen 6 senede 5 puan ilerleme sağladık. Üstelik bu borsaya açık şirketlerde. Danışma Kurulu üyemiz, mentorumuz ve en büyük destekçimiz Murat Ülker ‘Kızlar çalışkan, yetmiyor onlara bu ilerleme’ demişti. Kendisi haklıdır. Biz de bunu yeterli bulmuyoruz. Bunca emeğimize, mentorumuzun zamanına, kadın liderlerimizin çalışmasına yakışmıyor bu sonuç.”

İngiltere kotasız başardı, biz neden yapamayalım?

“Biz Türkiye’yiz. İngiltere'nin 13 mentorla başladığı projeyi, biz 2 yılda bir 50 mentorla yapıyoruz. Onlar bu ülkenin ekonomisini yönetiyorlar, bu rakamları nasıl yakıştırabiliriz? İngiltere gurur meselesi yaptı, ‘Kota getirmeden yüzde 25’e ulaşacağız, bizim şirketlerimiz yapar’ dedi ve yaptı. Biz neden daha iyisini yapmayalım? Ortak bir çaba var. Yüzde 30 Kulübü hedef koyuyor, gösteriyor, biz aday yetiştiriyoruz ve patronlardan izin alarak bu yeteneği açıyoruz, Bağımsız Kadın Direktörler Platformu da hazır adayları listeliyor. Üç organizasyonun da arkasında ülkemizin ekonomisine yön veren liderler var. Borsa İstanbul'un başında şahane bir yönetici kadın var. Engel yok, o zaman yapamıyor olmak bize yakışmaz. Ben bu konuda sadece ortak bir karar ve iradeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Sadece bir senede dünyaya örnek bir ülke olabiliriz. Yeter ki bunu ortak hedef olarak görelim.”

İhtiyacımız olan ortak karar almak

“İSO, TÜRKONFED, BORSA İSTANBUL gibi kurumlarla görüşüyoruz. Başkanlar özellikle çok yapıcı, değişime açık ve bizimle aynı yolda mücadele etmeye hevesli. Bu dönüşüm büyük bir dönüşüm değil. Büyük, güçlü, etkili pozisyonlardaki yöneticilere baktığımızda hepsinin kızları için dilekleri aynı: ‘Hedefl erinin ve hayallerinin önünde engel olmaması.’ Mentorlarımızın çoğu cümleye ‘Ben de bir kız çocuğu babasıyım, elbette kızım istediği her şeyi olabilsin istiyorum’ diye başlıyor. İhtiyacımız olan bakış açısı değişikliği değil, harekete geçmek için ortak bir karar. Bunu başarmak için her şeyimiz var.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar