Sağlık sigortasında yenileme garantisi olanlar yaşadı
Özel sağlık sigortası vatandaşlarımız arasında en çok bilinen sigorta ürünlerinin başında geliyor. Herkesin bu sigorta ürünü ile iyi-kötü bir çok anısı vardır mutlaka. Açık konuşmak gerekirse sigorta şirketleri “sigortalı gereksiz yere tetkik yaptırmasın, mümkünse hasta olmasın, hatta kanser ve bunun gibi kritik hastalıklara hiç yakalanmasın” ister. Sigortalı da “ben mümkünse 300-500 bilemedim 1000 TL vereyim sağlık sigortası yaptırayım. Tırnağım kanasa hastaneye koşayım, ya da geçmişteki bazı hastalıklarımı söylemeyeyim ve sigorta yaptırdıktan sonra tüm sağlık giderlerimi sigorta şirketine yükleyeyim” diye aklından geçirir. Geçenlerde basına yansıyan 1000 TL bilemediniz 2000 TL vererek sağlık sigortası yaptırmış ünlü bir bayanın demeci ilgimi çekti. Hanımefendi sağlık sigortası yaptırmış hamile kalmış çocuğunu yurtdışında doğurmak istiyormuş ve sigortacısı ona poliçesinin doğum teminatının yurtdışını kapsamadığını söylemiş. Tabii ki hanımefendi çok kızmış “benim nerede doğum yapacağıma sigorta şirketi mi karar verecek “ diyerek tepkisini dile getirmiş. Yani sigortalı da beklenti yüksek !!!.
Ben bir sigortalısı için toplam 2 milyon TL tazminat ödemiş sigorta şirketi de biliyorum. Kansere yakalanınca sigortalısının yıllık primini 42 bin TL’ye çıkaran ya da iptal etmek için gözünün üzerinde kaşın var diyen sigorta şirketini de duydum. Bu işi çok iyi yapan sigorta şirketleri var ve sistemden memnun olan sigortalı sayısı da çok. Ama az da olsa şikayeti olan sigortalı basındaki kanalları kullanarak vatandaşlarımız arasında ki sigorta konusunda ki olumsuz havanın yaratılmasına sebep oluyor. 300 TL’ye “acil sağlık sigortası” yaptırıp tüm hastalıklarında geceyi bekleyip “acil”e giden arkadaşını savunan köşe yazarı okudum ben. Dünya sağlık örgütü acile gidilecek riskleri sıralamış, bu poliçede de bu geçerli ama biz poliçeyi bile okumuyoruz ki.
‘Yenileme garantisi aslanın ağzında’
Sağlık sigortalarında yaşanan ve Hazine Müsteşarlığı’na ulaşan şikayetler bu konuda bir düzenleme yapılmasını gerektirdi. Geçenlerde Hazine bu konuda bir yönetmelik yayınladı. Bu yönetmelikle sigortalıya kol kanat gerildi. Aslında sisteme sahip çıkıldı. Bundan sonra tüketiciler sigortacılara çok daha fazla güvenip sigortalılık oranının da artacağını bekliyorum. Ama şunu belirtmek gerekir ki dünyada başka bir benzeri olmadığı söylenen “Ömür boyu yenileme garantisi” uygulaması ülkemizde de artık pek uygulanmayacak. Bu hakkı kazananlar yaşadı. Bu hakları devam edecek. Bu kişiler prim ödemelerini aksatmasınlar sakın, hemen poliçeleri iptal olabilir. Sigorta şirketlerinin 3-4 yıl sigortalılık süresi sonrasında verdiği “Ömür boyu yenileme garantisi” artık aslanın ağzında. Herkese vermeyecekler artık, grup sağlık sigortaları pazarlıklarında etkin bir madde olacağı kesin.
Özel sağlık sigortası hasta olmadan hatta genç yaşlarda küçük prim ödemeleri ile yapılmalı. Sigortalılar sigorta şirketine karşı şeffaf ve dürüst olmalı. Sigorta şirketleri de sigortalısının en kötü günün de yanında olmayı sürdürmeli. Bazı şirketlerin yaptığı söylenen “Yenileme,Yineleme” gibi kelime oyunları ile sigortalılarını mağdur etmemeli. O zaman sisteme güven arttığında 2 değil 20 milyon kişi sigorta yaptıracağını görebiliriz. Bu arada yönetmelikte vatandaşların ve sigorta şirketlerinin geliştirilmesini beklediği “Tamamlayıcı sağlık sigortası” ile ilgili maddelerin çok kısa geçildiğinin de gözden kaçmadığını eklemek isterim.