Saanen keçisi üretmek isteyenlere küçük uyarılar
Bir projeyi nasıl ele almaları gerektiğini sorunlara, kısaca bir "metot" öneriyorum:
"Projenizin konusunun ne olduğu önemli değil. Önemli olan projenizi 'nasıl ele alacağınızı' bilmektir.Önce yapağınız işi daha önce yapmış olanları inceleyin. O işi başarılı olarak sürdürenler kadar, başarısız olan ve batanlar da vardır. Ulaşabildiğiniz kadar işi batırmış olanlara ulaşın, onlarda ayrıntılı konuşma fırsatı yaratın, onlardan dinlediklerinizi özenle not edin. Aynı işte başarılı olmuş, sektörde ilk beş arasına girenler arasında en azından biri ile görüşme fırsatı yaratın . Bu iki araştırma da yetmez; eğer ulaşabiliyorsanız, aynı üretim alanı ile ilgili dünyanın önde gelen firmalardan birini inceleyin. Bu da yetmez, seçtiğiniz iş alanı ile ilgili eğitim veren profesyonel kuruluşların bilgisine başvurun. Böylece 'başlangıç noktasına hassas bağlılık ilkesine' uymuş olursunuz.Çünkü bugünün dünyasında, 'öngörme ve önlem alma' ilkesi, yatımın 'ön-araştırmasında' ortaya çıkar. Yapacağınız toplam yatırımın yüzde 2'sini ön araştırmaya harcamayı göze alamıyorsanız, yola çıkmayın!"
Başlangıç noktasına hassas bağlılık ilkesine uyma konusuna özen göstermeden yapılan yatırımlarla ilgili onlarca örnek veriyorum;ama en çok yinelediklerim: Amasya'daki Fersu, Malataya'daki Kağıt Fabrikası, Kayseri'deki Çinkur, Van Et vb. Bu fabrikalar 1980'li yıllarda incelediğim ilk başarısızlık örnekleri idi; zihnimin derinliklerine platin çivilerle perçinlenmiştir.
Tarım projeleri modası
Şimdi ülkemizde başta hayvancılık olmak üzere örtülü tarım, modern seracılık, jeo-termal ısıtmalı modern seralar vb. konularda "yatırım heyecanı" var. Bu projeler arasında özellikle "modern seracılık" konusunda bir düzineye yakın yazı yayınladım. Gözlemlerimi tartışmak istedim. Yazdıklarıma itiraz gelmediğine göre, işi bilenlerin onayladığını düşünüyorum.
Her zaman bir "dış özlemci" olduğumu vurguluyor; "…yazdıklarıma inanmayın, anlamaya çalışın" diye içtenlikle uyarıyorum.Bir Çin atasözünde dendiği gibi, "…bir kitabın yazdığı her şeye inanmaktansa, hiç kitap okumamak daha iyidir" düşüncesine katılıyorum. Aklımızı emanet etmemesinin çok önemli bir insanlık erdemi olduğunu söyleyenlere yürekten katılıyorum.
Bugünlerde bir dostuma yardımcı olmak için "keçi yetiştiriciliği" konusunda kafa yoruyorum. Her zaman olduğu gibi, önce oturdum ülkemizde bu konuyu "denemiş" olanların listesini çıkardım.Bu listenin başına meslekten gelme ziraatçı olan, tavukçuluktan hindi üretimine zengin birikimi olduğunu bildiğim Bolu'da Şerafettin Erbayram'ı yazdım. Yatırım yapma niyetinde olan dostumu alarak Bolu'ya bir kez daha gittim.
Şerafettin Erbayram, onun kadim dostu Şükrü Türker, veteriner olan ama işe gönül vermiş olan Orhan Bulut ve yem üretiminin yönetici olan Ali Çakır ile uzun söyleşide görüşlerini aldım.
Şerafettin Erbayram ve arkadaşlarının bir özelliğinin altını çizmezsem, "vefasızlık" etmiş olurum. Bu Anadolu insanları, yaptıkları işi "ilkesiz bir gizlilik" arkasına saklamıyor; bütün ayrıntıları paylaşıyor.Birikimlerini, hiçbir bedel ödemeden paylaşıyorlar. Kendim gittiğimde de, bir başkasını gönderdiğimde de ne biliyorlarsa hepsini ortaya koyan; işin gelişmesini, kendi kısa dönemli çıkarların önüne koyan yaklaşımla, gerçek girişimci olduklarını kanıtlıyorlar.
Saanen keçileri
Erbayram ve arkadaşları keçi yetiştirmek istiyenlerin şu 10 adımı bir bütün olarak değerlendirmelerini tavsiye ediyorlar:
1. Pazarı araştırın: Eğer keçi üretmek istiyorsanız; önce pazarı araştırın. Eğer süt olarak satacaksanız, kime ve hangi koşullarda satacaksınız. Üretme çiftliğinden, kullanıcıya nasıl ulaştıracaksınız. Bu ulaşım aşamasında süt üretiminin hassasiyetlerinin gerektirdiği "şartlandırılmış ortamı" nasıl yaratacaksınız? Bu soruların yanıtı fizibilite aşamasında mutlaka verilmeli.
2. Damızlık kalitesi: Gerek dışı keçi gerekse tekelerin kalitesi, sürünün kalitesi ve verimini etkiliyor. Dededen, babadan, anadan gördüklerimizle keçi yetiştiriciliği ile modern yetiştiricilik çok farklı. Bu konuda damızlıkların kayıt sistemi, verimlerinin izlenmesi, sürü geliştirmenin gözetim ve denetimi yaratılmak istenen sonuca ulaşmamızı önemli ölçüde belirliyor.İşin daha başından erkek ve dışı damızlıkları nasıl temin edeceğinizi, gelişmeyi nasıl sağlayacağınızı, ithal maliyetlerdeki yüksekliği, ithalatta yasal kısıtlamaları mutlaka değerlendirin.
3. Barınakları planlı yapın: Keçinin değişik koşullara uyum gösteren bir hayvan olması avantaj. Ama sadece bugünü değil, yarını da düşünün. Gelecekte üretici sayısı arttığında, rekabet "fiyat engelini" karşınıza çıkaracak. Üretimi gelişi-güzel yerlerde değil, kaliteli üretmenin gerektirdiği fiziki koşullarda yapın. Bu açıdan, konunun uzmanlarına danışarak yer yapımına özen gösterin.
4. Hijyenle ilgili kuralları bilerek hareket edin: Süt ürünlerinin hassasiyeti, gıda üretiminde genellikle "güvenin" giderek önemli hale gelmesi, daha başından "hijyen koşullarını yaratma" ekseni üzerine kurulmalı. Önce kendiniz, sonra da keçi sürüsüne bakacak insanınızın "hijyen bilinci" işin geleceği açısından çok önemli.Bu açıdan, yapabileceğinizi ve yapamayacaklarınızı fizibilite aşamasında özenle tartışın; gerekli bilgilere ulaşın ve iyi bir fikre sahip olun.
5. İklimlendirme yatırımını başından yapın: Keçi sürüsü yapacağınız yerin özelliklerine göre barınakların "iklimlendirilmesi" önemli. Bu konuda öncü ülke olan Fransa'da iklimlendirmede ne yapılıyorsa, siz de aynı düzeyde olun ki, eş düzey verimi yakalama şansınız olsun.
6. Yemleme sistemini iyi planlayın: İşi, bir "aile işletmesi" mantığı ile ele almayın. Tarım yatırımlarının da giderek "sermaye-yoğun" yatırımlara dönüştüğünü; ciddi sürü yetiştiriciliğinin klasik tarım algılamasının ötesinde bir "endüstri-yatırımı" mantığı ile ele alınması gerektiğini unutmayın. Yemleme sisteminiz yetiştireceğiniz keçinin rahatı kadar, yem tüketiminin verimini artırmanın da bir aracı olarak algılanmalı. Bu arada hayvana verilecek suyun niteliğini da analiz ettirmeyi unutmayın.
7. Ayrı işleme zorunluluğu: Keçi sütü ile inek sütü özellikleri nedeniyle birbirinden çok farklı. O nedenle işlemenin ayrı yapılacağını bilerek; süt işleme birimi ile üretilen sütün miktarı; sütün ulabilirlik ve erişebilirlik durumu gibi ayrıntıların yaratacağı sorunları daha fizibilite aşamasında ele alın.
8. Keçi eti değerlendirmesini göz önüne alın: Ülkemizde keçi etine değer veren bir "kültürel arka plan" olmasına rağmen; örgütlü yetiştirme söz konusu olduğunda, etin değerlendirilmesinde sorun var. Bugün, diğer etlere göre yüzde 30'dan daha ucuza satılabiliyor. Sütte işleyerek katma değeri artırmanın önemli olması kadar, sürüdeki yaşlı ve erkeklerin etinden nasıl yararlanılacağını fizibilite aşamasında gözetleyin. Keçi derilerinin değerlendirilmesinde de karşılaşılacak sorunları öngörmeden yola çıkarsanız, evdeki hesap çarşıya uymayabilir.
9. Fiyat-maliyet dengelerini iyi hesaplayın: Kaba ve karma yem temininde alternatif stratejileri daha başından iyi düşünün. Yerleşim yerini, ülkenin genel gelişmeleri, ürünü değerlendirme sistemini, et ve deri işlenmesini, entegre yatırımın kapasite kullanımlarını vb. bir dizi maliyet etkenlerini iyi analiz edin…
10. İşin özelliklerini anlayın: Modern keçi yetiştiriciliğinde erkek ve dışı damızlıklardan, sürü kalitesine, besleme sisteminden, ürünün değerlendirilmesine, pazarın talebinden, hijyen koşullarına, barınakların yapısından iklimlendirmeye kadar bir dizi değişkeni dikkate almak gerekiyor… En önemlisi ise yaptığımız işi "iyi bilmek", sağlam bilgiye dayalı "iyi bir fikre sahip olmak" gerekiyor.
Aktardıklarımız "ilk adım bilgileri." Bu konuda yurtiçindeki üreticilerden ve yurtdışı incelemelerden sağladığımız bilgileri sizlerle sistemli biçimde paylaşacağız. İzmir'de, Çanakkale'de ve ülkemizin diğer yerlerinde modern keçi yetiştiriciliği ile uğraşanlara bir çağrımız var. Bilgilerinizi bizimle paylaşın, biz de onları kamuoyuna sunalım ki, ülkemizin zenginliğini hep birlikte artırmış olalım…