Rüzgar çanak antenimi uçurdu devlet bana parasını versin!
Geçtiğimiz haftasonu bir grup gazeteci arkadaşım ile AON Re Türkiye CEO'su Servet Gürkan'ın konuğu olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeydik. KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer ve KKTC Maliye Bakanı Ahmet Uzun bizleri kabul etti. Kendilerinden Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve Ekonomi Bakanı'nın ağzından bugüne kadar sigortacılık ile ilgili duyamadığımız mesajları duyduk.
"Sigortacılık önemlidir, vatandaş devletten yardım bekleyeceğine sigorta yaptırsın. Biz KKTC'deki sigortacılığı AB normlarına getirmek için yoğun biçimde çalışıyoruz." Sektörle ilgili yaptıkları değerlendirmelerden sadece bazılarıydı.
Bakıldığında KKTC Hükümeti'nin yetkili ağızlarının sigortacılığın önemini belirten sözleri duymak sigorta bilincinin toplumda yerleşmesi açısından çok önemli.
KKTC'de sigortacılık daha emekleme seviyesine bile gelememiş. Daha düne kadar vatandaşın çatısı rüzgardan uçtuğunda, evi yandığında ya da rüzgar uydu alıcısına zarar verdiğinde parasını devletten istiyormuş. KKTC Maliye Bakanı Ahmet Uzun, bunun yakın geçmişte ortadan kalktığını söyledi. KKTC Sigorta Şirketleri Birliği Başkanı Asaf Can ise, KKTC'de prim üretiminin 2007 yılı için 100 milyon YTL civarında olduğunu ve hedeflerinin 150 milyon YTL'ye çıkmak olduğunu belirtti. KKTC'deki prim üretimini gerçekleştiren şirketlerin yarısı 18 KKTC'li, yüzde 34'ü Türkiye'nin 8 büyük sigorta şirketi, yüzde 16'sı da ortak sermayeli şirketler.
Gürkan'dan sigortacılara kütüphane
Bildiğiniz gibi KKTC her bakımdan izole edilmiş durumda. Fakat sigorta şirketleri reasürans işlerinde ambargoyu delmişler. Dünyanın en büyük reasürans brokerliği şirketi AON Re'nin Türkiye CEO'su Servet Gürkan, KKTC'deki sigorta şirketlerine reasürans desteği vererek ambargoyu delmiş. Gürkan, aynı zamanda sektördeki birikimlerini KKTC'nin Sigortacılık Yasası'nın hazırlanmasında da ortaya koymuş ve KKTC Sigorta Şirketleri Birliği'ne bir kütüphane armağan etti.
KKTC'deki bu inceleme gezimde şunu gördüm. Öncelikle kamu otoritesi, kanun koyucular sigortacılığın özünü anlamış. Fakat adada öncelikli konular çok farklı. Sıranın sigortacılığa gelmesi tabii ki biraz zaman alacak. Bizdeki süreci bile göz önünde bulundurursak KKTC'nin sigortacılık alanında yavaş yol almasını yadırgamamak lazım. KKTC'li sigortacılara bakıyorum, hepsi müthiş istekli. Şimdi orada sigortacılık adına ne yapılsa bir ilk oluyor. Bakir bir pazar çok da küçük henüz. Otomobiller ve konutlar yeni yeni sigortalanmaya başlanmış. İnanmayacaksınız bekli ama devletin televizyonları ve Ercan Havaalanı bile daha yeni sigortalanmış. Maliye Bakanı Ahmet Uzun, sözlerini yerine getirmeyen müteahhitlerden şikayetçi. KKTC'de konut almak isteyen yabancılara çok mahcup oluyormuş. Bu nedenle Sayın Bakan müteahhitlere yönelik sorumluluk sigortası poliçesi hazırlanmasını istedi sigortacılardan.
Hazine Müsteşarlığı destek vermeli
Diğer taraftan bakıldığında KKTC'de Sigortacılık Yasası tozlu raflarda. Herkes gelip farklı bir şey söylediğinden hükümet yetkililerinin kafası karışık. Rum tarafında da sigortacılığın çok geliştiği söylenemez. Büyük bir Yunan bankasının sigorta şirketi Rum kesiminde bir numaraymış. Fakat olası bir birleşme sonrası 200'e yakın yabancı dev sigorta şirketleri Kıbrıs'ta sigortacılık yapmak için izin almış bile. KKTC Sigorta Şirketleri Birliği Başkanı Asaf Can, zorluklarla kurdukları KKTC sermayeli sigorta şirketlerinin olası bir birleşme sonrası yok olmasının endişesini taşıyor. KKTC'de eğitim veren üniversitelerde sigortacılığın "S"si bile öğretilmezken, Rum gençleri özellikle İngiltere'de sigortacılık konusunda eğitim alıyor ve oradaki büyük sigorta şirketlerinde çalışma olanağı buluyorlarmış. Bu nedenle KKTC'de sigortacılık yapanlar gelecekten endişeliler ama umutlarını asla yitirmeden KKTC Hükümet yetkililerinden sigortacılığın geleceği ile ilgili destek bekliyorlar. Bu arada Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü olarak KKTC'deki bu yeni yapılanmaya her türlü desteğin verilmesi gerektiğini düşünüyorum.