Ronaldo De Assis Moreira

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

Nam-ı diğer Ronaldinho Gaucho. Beşiktaş’ın epeyce bir zamandır peşinden koştuğu Brezilyalı yıldız, bugünlerde Türkiye Ligi’ne hiç olmadığı kadar yakın. Elbette bu durum bardağı dolu mu yoksa boş mu gördüğünüzle de ilgili. 33 yaşındaki futbolcunun transferinde her geçen saat farklı bir senaryo gündeme geldiğinden biz yazımızı kaleme aldığımız saatlerde yaşananlarla ilgili bir durum tespiti yapmaya çalışacağız. Bir bakmışsınız siz bu yazıyı okurken Ronaldinho imzayı atmış ya da bu transfer çoktan rafa kalkmış. Futbolun yaşayan efsanelerinden biri olan yıldız oyuncuya an itibariyle siyah-beyazlı takım kadar kesenin ağzını açan bir başka kulüp yok. Bu durum oyuncunun transferi konusunda Beşiktaş yönetiminin elini güçlendirse de Ronaldinho, menajerliğini yapan ağabeyi Assis ile birlikte yeniden yurt dışına açılma konusunda çekimser. Eğer böyle bir transfer gerçekleşecekse, hem buna değecek bir ücret almayı hem de Ronaldinho’nun kariyerindeki son Dünya Kupası için göz önünde bir ligde oynamayı tercih ediyorlar. Kabul edelim ki, adına “Süper” dediğimiz ligimiz yurt dışından istense de kolay kolay takip edilemiyor. Bu bir handikap. Ücret konusuna gelince orada da önemli diyebileceğimiz bir fark var. Ronaldinho cephesi 6.5 milyon euro garanti ücrette diretirken, Beşiktaş’ın son teklifi 5 milyon euro yıllık garanti para ve iki sezonda 50 maç forma giymesi şartıyla maç başına 20 bin euro. Ayrıca taraflar arasında konuşulup karar bağlanması gereken bonuslar da var. Peki, son form durumu itibariyle Ronaldinho bu ücreti vermeye değer mi?

Bu soruyu yanıtlamak için her şeyden evvel Brezilyalı yıldızın salt bir futbolcu olmaktan öte modern futbolun faal kahramanlarından biri olduğunu anlamak gerekiyor. Öyle çok ödüle sahip ki, hepsini buraya almaya sayfamız yetmez. Biz yine de günümüzden geriye birkaç önemli ödülünden bahsedelim. 2013 Güney Amerika Yılın Futbolcusu, 2012 Bola De Ouro (Brezilyada şampiyon takımın en iyi oyuncusuna verilen ödül), 2009 Golden Foot, 2004-2005-2006 UEFA Yılın 11’i, 2005 Ballon d’Or, 2004 ve 2005 FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu, 2004 ve 2005 Don Balon Ödülü, 2002 FIFA Dünya Kupası 11’i, 1999 Konfederasyon Kupası Altın Top ve Altın Ayakkabı Ödülleri. La Liga’da 145 maç, 70 gol 37 asist. Serie A’da 76 maç, 20 gol 27 asist. Brezilya liginde 79 maç, 32 gol 24 asist. Fransa Ligue 1’de 55 maç 17 gol 14 asist. Ayrıca Şampiyonlar Ligi’nde 47 maç, 18 gol 14 asist. Milli takım formasıyla 97 maçta kaydedilmiş 33 gol. Aslında tüm bu rakamlar gereksiz. Ronaldinho’yu anlatmaya çalışmak yersiz. Bugünlerde Barcelona ve dünya futbolunun mega starı Lionel Messi’nin Ronaldinho’nun ardından 10 numaralı formayı devralırken söylediği, “Onun ardından 10 numaralı formayı taşımak çok büyük bir sorumluluk. Umarım bu ağırlığı taşıyabilirim” sözleri her şeyi anlatmaya yetiyor da artıyor bile.

Biz sezonun ilk yarısı boyunca Beşiktaş’a dair çok sayıda yazı kaleme aldık. Sanıyorum bunların ana fikri, siyah-beyazlı takımın mücadele ve fiziksel efor anlamında bir eksikliği olmadığı ancak maç zora girdiğinde oyuna ağırlık koyacak “winner” tabir edilen bir futbolcunun kadroda bulunmadığı idi. Eğer futbol sahalarında “winner” tabirini kullanıyorsak, bu tabirin yaşayan karşılıklarından biri Ronaldinho Gaucho’dur, bunda şüphe yok. Beşiktaş yönetimini kara kara düşündüren ise bu transferin fiyat/performans anlamındaki getirisi ya da götürüsü. Bugünlerde sıklıkla dile getirilen “satılan formalardan parası çıkar” tezi geçmişte de görüldüğü gibi çok fazla gerçeklik payı barındırmıyor. “Dost acı söyler” deyişinden yola çıkarak şunu da söyleyelim: Beşiktaş taraftarı “Feda” sezonu dışında kulübüne maddi bakımdan sahip çıkan bir taraftar profiline sahip değil. Siyah-beyazlı renklere gönül verenler; Quaresma, Simao, Almeida ve Fernandes gibi yıldızlara 140 bin forma alarak “hoş geldiniz” derken, ertesi yıl toplam satış rakamı 40 binlere gerileyebiliyor. Dahası Beşiktaş yönetimi Ronaldinho’nun 2013’te arka arkaya yaşadığı iki ciddi sakatlık dolayısıyla 3 aya yakın sahalardan uzak kaldığını göz önünde bulundurarak, sözleşmenin tümünü garanti para kapsamına almayı da istemiyor. Biliyorlar ki, yarın öbür gün Ronaldinho yeni bir sakatlık yaşarsa bu kez muhtemel övgülerin yerini sert eleştiriler alacak ki, Beşiktaşlı futbolcuların hali hazırda çizdiği sakatlık profili hiç iç açıcı değil. Öte yandan Fikret Orman ve yönetiminin üzerine yapışan bir de etiket var. Özellikle yıldız futbolcular söz konusu olduğunda Beşiktaş taraftarı yönetimlerinin “iş bitirici” olabileceğine asla inanmıyorlar.

Sözün özü Ronaldinho konusu epey karışık. Bu maceranın sonunda neler olacak bugünden kestirmek zor ama Beşiktaş yönetiminin takıma “winner” bir oyuncu katması gerektiği çok açık. Ve bu ihtiyaç, alınıp da oynatılmayan Sezer Öztürk ya da “bile bile lades” denilerek takıma katılan Eneramo gibi Zihni Sinir projeleriyle kapatılacak gibi de değil.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016