"Rockstar" Girişimciler
Artık rockstar girişimciler çağındayız. Bunların globalde en büyük örneği Elon Musk. Gittiği yerde ilgi uyandıran, kitleleri harekete geçiren liderler.
Doğuştan bir liderlik de söz konusu olabiliyor, üzerine çalışılarak da oluşturulabiliyor. Üzerinde çalışılarak oluşturulmasına “Founder Marketing” yani “Kurucu Pazarlaması” deniyor. Founder Marketing’in Türkiye’deki en eski örneğinden başlayalım hikayeye. Rahmetli Sakıp Sabancı’dan.
Bunun en iyi örneklerinden biri rahmetli Sakıp Sabancı’ydı, 80’lerde, 90’larda bir fırtına gibi esiyordu Sakıp Ağa figürü. Sabancı Topluluğunun bilinirliğinin çok çok üzerindeydi bilinirliği ve belki SABANCI’yı SABANCI yapan en önemli unsur Sakıp Sabancı’nın uyguladığı kişisel markalaşmaydı.
Kendisiyle yakından çalışmış iki yöneticisi ile de tanışmıştım Sakıp Sabancı’nın. Biri rahmetli Tufan Darbaz, biri de Hazım Kantarcı idi. İkisinden de teyit ettiğim şöyle ilginç bir bilgiye ulaştım, Sakıp Sabancı’nın o tatlı köylü şivesi tümüyle bu “Founder Marketing”in bir parçasıydı.
Kapalı toplantılarda gayet güzel bir İstanbul Türkçesi ile konuşuyordu. Basın toplantısı düzenlediğinde, ya da bir açılışta fotoğraf vereceği zaman kafasının tam üstünde SA logosunun nasıl görünmesi gerektiği üzerinde saatlerce çalışılırdı. Kişisel markaya da kurumsal markayla kişisel markanın birlikte görünümüne de aşırı önem verirdi.
Ki bütün bunlar Türkiye’de daha pazarlama biliminin henüz emekleme dönemleri. O dönemden bugüne kadar şirketler ve şirketleriyle birlikte var olan kişisel marka patronlar hep var oldu. Bazı istisnaları da olmadı değil bu durumun, örneğin Murat Ülker’in 10 yıl öncesine kadar medyada fotoğrafını görmeniz mümkün değildi.
Sonrasında Murat Ülker de sosyal medya çağına ayak uydurdu ve görünür olmaya başladı. 2010’larda girişimcilerin konferans verdiği dönemdi. Ben dahil birçok genç girişimciye ofislerinden çok üniversite konferanslarında rastlayabilirdiniz. Toplumun geniş kesimlerinde tanınmadığı ama üniversitelerde popüler olduğu dönemlerdi girişimcilerin.
2020’lerde ise başka bir çağa girdik. Artık girişimciler Tiktokta, YouTube’da, Instagram reels’te en çok izlenen videolarda başrollerde. Kendi YouTube kanalları var, bazıları birçok TV kanalından fazla izlenmeye sahip. Ve artık girişimciler üniversite konferans salonlarıyla da sınırlı değil. Geçtiğimiz günlerde bir genç girişimci miting düzenledi. Evet, yanlış duymadınız.
Taksicilerle verdiği mücadeleyi başka bir zemine taşıyıp kamuoyu desteğini yanına almak isteyen Martı CEO’su Oğuz Alper Öktem ciddi bir para harcayıp Parkorman’da Martı Festivali düzenledi. Çeşitli konserler ve etkinliklerden sonra sahneye çıkan genç CEO adeta bir parti başkanı gibi bir konuşma yaptı. Bu yeni çağın genç girişimcilerine ait bir şifre olabilir miydi?
Oğuz Alper Öktem yeni nesil rockstar girişimcilerden biri. Bir diğeri Mustafa Namoğlu. Mustafa da 30’larının ortalarında. Ikas’ın kurucusu olan Mustafa Namoğlu şirketiyle birlikte Kolay Değil isminde bir youtube kanalı hayata geçirdi ve girişimcilik yolculuğundan öğrendiklerini orada anlattı.
Çok başarılı bir “founder marketing” örneği oldu Mustafa’nın hikayesi. Ikas’ın başarısı da kanalla orantılı gidince ve ikas birçok başarılı yatırım turundan da alnının akıyla çıkınca kişisel markayle kurumsal marka dengeli bir yükseliş yaşadı.
Kaldı ki youtube kanalındaki bazı videolarından kesitler tiktok ve reels’lerde milyonlarca insana ulaşınca artık o artık genele hitap eden bir girişimciye dönüştü. Mustafa miting düzenleyecek mi bilmiyorum ama yaparsa da şaşırmayacağım. Bir diğer örnek OPLOG’un kurucusu Halit Develioğlu. OPLOG da yakın zamanda 11 Milyon Euro yatırım almış bir yeni nesil lojistik şirketi.
Halit de geleneksel CEO’lardan farklı. O da giyim kuşamıyla, tarzıyla, özellikle genç kitleleri harekete geçirebilme becerisiyle önemli bir figür. Son isim sizi biraz şaşırtacak. Diğer üç isimden çok daha farklı bir kulvarda. Ama o da şirketinin çok önüne geçmiş, şirketiyle beraber büyümüş bir kişisel marka. Selçuk Bayraktar.
Teknofest’e baktığınızda, diğer tüm önemli özelliklerinin dışında orada da bir girişimciyi sahnede yüz binlerce gence hitap ederken görüyorsunuz. Selçuk Bayraktar da sosyal medyanın gücünü keşfedip üzerinde sörf yapan, gençleri mobilize eden isimlerden. Artık girişimciler kaplarına da, şirketlerine de sığmıyor. Çok daha fazlasını istiyorlar. Potansiyellerinin çok fazla farkındalar. Belki yakın gelecekte çok daha fazla girişimcinin ülkeye yön veren isimlerden olduğunu göreceğiz.