Robotlar önce fakir ülkeleri ele geçirecek
Gelecek bildimiz gibi değil! Bunu söyleyen Oxford Martin School ve Citigroup tarafından yayınlanan “Technology At Work v2.0: The Future is Not What It Used to Be” isimli rapor. Aslında bundan 3 sene önce Oxford Üniversitesi’nden Carl Benedikt Frey ve Michael Osborne tarafından yapılan başka bir araştırma, ABD’de mevcut işlerin yüzde 47’sini robotların kapabileceği konusunda uyarmıştı. Bugün robotlar, hastalık teşhisinden, çeviri yapmaya kadar en karmaşık işleri bile üstlenir konuma geldiler.
Oxford Martin School ve Citigroup tarafından yayınlanan yeni rapor ise, robotlar karşısında tehdit altında olan işlerin fakir ülkelerde daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin Hindistan’da mevcut işlerin yüzde 69’unun yakın gelecekte robotlar tarafından yapılacağı öngörülüyor. Bu oran Çin’de yüzde 77; Etyopya’da ise yüzde 85.
Robotların fakir ülkelerde istihdam piyasasını ele geçirmeye yakın olmalarının aslında iki temel nedeni var. Bunun birinci nedeni, bu ülkelerde işlerin fazla yetenek gerektirmemesi. İkinci nedeni ise, bu ülkelerin eski alışkanlıklara çok fazla değer vermemesi. Örneğin, şoförsüz taksilerin Avrupa’nın eski şehirlerinde kabul edilmesi çok kolay değil; ama Çin’in yeni gelişen şehirleri bu değişime çoktan hazır.
Öte yandan zengin ülkelerde işgücünün büyük bir bölümünü robotların yapması zor görünüyor. Yaratıcılık gerektiren reklam sektörü, yazarlık, yeni fikirlerin paylaşımı, sosyal iletişim, açık kalp ameliyatı gibi işleri robotlara emanet etmekten henüz oldukça uzağız.
Aslında geldiğimiz noktada, işgücü ne kadar ucuzsa, otomasyon oranı o kadar yükseliyor. Robotların işleri yapacak olması, ekonomik verimin yükselmesi anlamına gelecek; fakat işsizlik ve sosyal sorunlar kaçınılmaz olarak artış gösterecek.
IBM 1960 yılında geliştirdiği data işlemcinin müşterilerini endişelendirdiğini farketmişti. “Eğer bu makineler reklamda gördüğümüz kadar akıllıysa, bunları satın alan yöneticilerin işlerini tehdit etmezler mi?” diye sordu insanlar. IBM şu cevabı verdi: “Bilgisayarlar neye programlandılarsa sadece onu yapabilirler.”
Bu cevap artık geçerli değil. Martin Ford’un kaleme aldığı Rise of Robots (Robotların Yükselişi) isimli kitap, robotların çok daha ileri gittiğini; hatta kendi ihtiyaçlarına göre yeni programlar geliştirebildiklerini ortaya koydu. Bugün geldiğimiz noktada, bilgisayarlar, kendilerini tasarlayan insanların kontrolün dışına çıkmış durumdalar.
Peki karşımızda robotları görmeye hazır mıyız?