Risk ve hasarlar olmasa şirketler ne güzel yönetilir !

Can KANTAR
Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN [email protected]

 
Risk ile sigorta kavramı birbirinden ayrılmaz iki parça. Risk olmadan sigorta yaptırmanın bir anlamı kalmıyor. Risk ile ne zaman karşılaşacağımızı bilemeyiz, bu nedenle de ileriyi gören gidip sigorta yaptırıyor. Bana bir şey olmaz diyen de sigorta yaptırmıyor. Başına kötü bir şey geldiğinde de başının çaresine bakıyor. Her risk sigortalanabilir mi ? ... Evet. Böyle olmalı. Ben sigorta sektörü ile ilgilenmeye başladığımdan bu yana sektör yöneticilerinden duyduğum söylem şu ; "Sigortalanmayacak bir şey yoktur, her riskin bir primi vardır" Yani özetle sen primini ödedikten sonra her türlü riski sigorta sistemine devredebilirsin...
Diğer taraftan sigorta sektöründe yaşanan fiyat rekabeti ne yazık ki, riski doğru fiyatlandırmaya engel. Açık söylemek gerekirse, sigortacılar geçtiğimiz süreçte riske bakmadan yaptıkları poliçelerin vebalini şimdi karsızlık olarak ödüyor. "O ne pirim teklif etmişse altına gir işi al" bizi bu günlere getirdi. 2011 yılı sonuçlarına bakıldığında zarar eden şirketler daha çok zarar etti bir çoğu, daha önce kar etmiş şirketlerin de karları eridi.
Oto sigortaları karsızlığın yaşandığı bir branş. Birçok şirket oto sigortalarından kar edemiyor. Bu branştaki karsızlığı gören sigorta şirketlerinin gözdesi geçmişte "yangın" branşı olmuştu. Otodaki fiyat rekabeti bu sefer yangına kayınca otodaki karsızlık yangında da yaşanmaya başladı. İş böyle olunca geriye aslında üç seçenek kalıyor, birincisi riskli işlerden kaçacaksın, işi idare edeceksin, hani bir söylem vardı ya "ah şu okullar olmasaydı Milli Eğitim Bakanlığı ne güzel idare edilirdi" diye bizimkisi de ona benzedi. İkincisi fiyat rekabetine gireceksin, işi alacaksın, sonra da hasar olduğunda reddetmek için bahaneler arayacaksın. Üçüncüsü de "doğru riske doğru fiyat vereceksin, gelen gelsin gelmeyen gelmesin" bunu da kimlerin yaptığını merak ediyorum.
"gizli rent a car" cılar takipte
Oto sigortalarındaki sıkıntı, fiyatı doğru da belirlesen çözülecek gibi değil. Sigortalılık oranının da artması gerekiyor beraberinde. Kaza tespit tutanağı uygulaması, yedek parça fiyatları, Sağlık Bakanlığı'nın kesintileri, dolandırıcılıkların artması, zarar rakamlarını yükseklere taşıyor. Sigorta şirketleri de ne yapıyorlar, filoları sigortalamıyorlar, hasarı doğru yönetmeye çalışıyorlar, yetkili servis ve eksperlerin başında boza pişiriyorlar. Ama sonuç nafile... Sektör bunlarla uğraşırken yeni duydum, "gizli rent a-car" cılar türemiş. 5 tane 10 tane otomobil alıp kiraya veriyorlarmış. Kasko yaptırırken şahıs fiyatı alıyorlarmış. Muhtemelen de vergi de kaçırıyorlar. Bazı şirketler portföylerinde bu gibi girişimlerin peşine düşmüşler. Aynı kişi üzerinde ikiden fazla araç olanlar takip edilmiş, sıklıkla yaşanan kazalar her seferinde başka kişilerle yaşandığı için poliçeler iptal edilmeye başlanmış. Bunları yakalayan eksperlerin de bunu Maliye'ye bildirme yükümlülüğü varmış.
Kağıt, kimyasal, ahşap şirketleri sigorta yaptıramıyor
Yangın branşında yaşanan sıkıntı ise bir başka. Kağıt, kimyasal, ahşap gibi riskli işletmelerin sigortalarını yapmaya hiçbir şirket yanaşmıyormuş. Özellikle bu tip büyük kurumlara hizmet veren sigorta brokerleri bu durumdan çok rahatsız. "Müşterimiz için teklif istiyoruz, hiçbir sigorta şirketi bize teklif vermiyor" diyor sigorta aracıları. Hani primi ödendiğinde sigortalanmayacak bir şey yoktu. Bu gibi şikayetleri olan kurumlara sigorta şirketleri bence şöyle demeliler "Risk analizinizi yapalım, bizim önerdiğimiz şartları yerine getirdiğinizde sigortanızı yaparım" Buna da karşı çıkıyorsa yapmayın o zaman. Geçtiğimiz haftalardaki yazımda vardı "Çatı çökecekti, gittik sigorta yaptırdık".. Yani "yanıcı kimyasal üretiyorum, riski önleyici tedbirleri alacağıma, ona para harcayacağıma gidip daha az masraf ile sigorta yaptırayım." Yok artık... Bu da hakkaniyetli bir durum değil. Sigorta şirketleri de para basmıyorlar.
Fon bir çözüm olabilir mi ?
Buna bir formül bulabilir Hazine, birkaç sigortacı, bu gibi riskler için bir fon oluşturulmasını belli bir limitin üzerinde gerçekleşecek hasarın bir kısmının bu fondan ödenmesi gibi.. Yyurtdışı örnekleri de araştırılmalı, bu sektörlerin sigorta ihtiyaçları mutlaka karşılanmalı. Bir taraftan herkes sigorta yaptırsın derken, diğer taraftan bunun sigortasını yapmam demek de doğru değil. Risk olmasa, hasarlar olmasa sigorta şirketleri ne güzel yönetilir değil mi ?
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar