Restorasyon hizmeti müşteri memnuniyetine dönüşüyor

Can KANTAR
Can KANTAR SEKTÖRÜN İÇİNDEN [email protected]

Sigorta şirketlerinin görevi nedir derseniz "Poliçe satarak tüketicilere değerlerini sigorta ile güvence altına aldırmak" şeklinde özetlenebilir. Sigorta yaptırmaktaki amaç ise "sigortalının yaşayacağı mal kayıplarının hızlı bir şekilde yerine konması ve standardın devam ettirilmesi" denebilir. Allah korusun can kayıplarında ise geride kalanlara acılarını hiç olmazsa maddi açıdan rahatlatmak gibi bir amaç da söz konusu… Her yazımda da belirttiğim gibi, sigorta zenginleşme aracı değildir. "otomobilimin sol kapısını çizmiştim, sigortadan bari hepsini boyatayım". "Tahlillerde kist çıktı, gideyim sigorta yaptırayım da sonra ameliyat olurum".  İşyerimde makinelerim eskidi, bunları sigortacılara yeniletmek için ne yapmalıyım?" gibi düşünceler sigortacılık mantığı ile tam tamına zıttır. Çünkü sigorta beklenmeyen durumlar için mağduriyeti önleyen bir olgudur.

Restorasyon çözümü yeni fark ediliyor

Bütün bunları neden anlattım derseniz, size yeni bir kavramdan bahsedeceğim de ondan.. Restorasyon kelimesi, son günlerde sigortacılıkta oldukça fazla geçmeye başladı. Nedir derseniz de çok basit anlatımla "otomobil dışındaki hasar süreçlerinde, yani işyeri, fabrika, konut vb. oluşan hasarlarda devreye giren bir kurtarıcı. Burada restorasyonun önemi, oluşan hasar sonrası mekanları hızla kullanıma sunulması, fabrika veya iş yeri ise hızla satışa veya üretime geçirilmesi olarak özetlenebilir.

"Önce dalga geçiyor zannettim"

Geçtiğimiz hafta Sigorta Brokerleri Derneği İstanbul'da bir panel düzenledi. Paneldeki oturumlara ise sigorta şirketlerinin hasar yöneticileri, eksperler, restorasyon firmalarının temsilcileri, ve restorasyon işinden memnun kalmış sigortalılar katıldılar. Böyle bir panel ilk kez düzenlendi ve büyük ilgi gördü. Restorasyon işini ilginç kılan birçok konu var. Bunu bir yazıda yazmam pek mümkün değil ama… Size bir somut örnek vermek için panele katılan bir konuğun görüşlerini sizlerle paylaşmak isterim. Ankara Halk Ekmek Fabrikası'nda yangın çıkıyor. Fabrika sigortalı, tabii hemen eksper geliyor, hasar tespiti yapıyor. Ankara Halk Ekmek Genel Müdürü toplantıda anlattığını sizlere aktarayım daha anlaşılır olur "Fabrikayı o halde görünce şok oldum. Ekmek üretimimiz durdu, yeni makinelerimizin siparişlerini versek aylarca makine bekleyeceğiz. Diğer taraftan Ankara halkı bizden ekmek bekliyor. Bu işin altından nasıl kalkarız diye kara kara düşünürken, sigorta şirketimiz bize çalıştığı restorasyon firmasını gönderdi. Amerikalı bir şirketmiş, adı BMS. Yöneticisi de bana sizi 10 gün içerisinde üretime geçiririz dediğinde, içimden dalga geçiyor diye düşündüm ilk önce. Sonrasında ise, şirket fabrikaya karınca gibi adamlarını doldurdu. Makineleri özel kimyasallarla hemen temizlediler. Yenilerini almamıza gerek kalmadı. Özel aletleri ile kokuları ve nemi kuruttular. Baştan aşağı temizlediler ve fabrikam 10 gün sonra üretime başladı. Bunu anlattığım kişiler inanmayabilirler ama kayıtları mevcut"

Türkiye ekonomisine katkısı var

Bu yaşanmış bir hikaye.. Bunun ne faydası var derseniz, yangın bahanesi ile makinelerini yenilemek istemeyenler için süper çözüm. Üretim kaybı yaşanmıyor. Makineler beklenmiyor. Hızla eskisi gibi üretime devam ediliyor. Sigortalı tarafından bakıldığında üretimin aksamaması çok önemli. Bunların yanında tekrar kullanılabilecek bir değerin çöpe atılmamasının Türkiye Ekonomisine kazandırdıkları da göz ardı edilmemeli. Sigorta şirketleri tarafından da bakıldığında, uygun hasar maliyetleri ve müşteri memnuniyeti…Daha ne olsun…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar