Resmi ve özel ziyaretlerle İpek Yolu canlanıyor
Bu ay Cumhurbaşkanlığı düzeyinde Çin Halk Cumhuriyeti’nin ziyaret edilmesinin akabinde Türkiye ile ilişkilerde ekonomi, turizm ve kültürel alanda hızlı gelişmeler olabileceği anlaşılıyor.
Esasen, bu alanlardaki adımları resmi makamlardan önce sivil toplum kuruluşlarının atması gerekiyor. Nitekim, Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti resmi makamları ve önemli şirketleri ile diyalog halinde olan ve anlaşmalara da imza atmış olan merkezi Ankara’da bulunan Türk Çin İpek Yolu Ekonomik ve Kültürel İşbirliği Derneği (TÜÇİDER) iki ülke arasında adeta köprü vazifesi görüyor. Bu köprüyü değerlendirmek yararımıza olur.
Gelişmelere baktığımızda; Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinping’in 21 trilyon dolarlık ekonomileri kapsayan önemli bir projeye cansuyu verdiği anlaşılıyor. Başkanın startı üzerine özellikle Çin’de doğup diğer ülkelerde yaşayan Çinlilerin oluşturduğu federasyon çalışmalarına hız vermiş bulunuyor. Heyetler halinde çeşitli ülkeleri ziyaret ediyorlar. Bu ziyaret heyetlerine özellikle Başkan Lin Jun eşlik ediyor. İstanbul’da Türk-Çin Yatırım Formu da düzenlendi. Türkiye sponsorları ise TÜÇİDER ve DEİK oldu. Federasyon Başkanı Lin Jun’un altını çizdiği konular dikkate değer; “....Çin yeni bir döneme girdi. Ekonomik reformlar yapılıyor. Hukuk ve yönetim alanında genişlemeler oluyor. Yeni modelde kaliteli üretim ön plana çıkıyor. 500 milyar dolar dışarıya yatırım yapılıyor. Bu anlamda yatırım bankalarının kurulması önem taşıyor. Kara İpek Yolu’nu ve deniz İpek Yolu’nu canlandıracağız. İpek Yolu söz konusu olduğunda Türkiye’nin büyük önemi ortaya çıkıyor. İşadamlarımızın büyük işbirliklerine gitmesi gerekiyor. Bu forma 30 Çinli işadamı katılıyor. Kazan kazan formülü ile hepimiz kazanacağız. Yeni İpek Yolu Çin’den Türkiye’ye arasındaki bütün ülkeleri pozitif etkileyecektir. Bu proje 65 ülkeyi kapsıyor ve 21 trilyon dolarlık bir ekonomiyi hedefliyor.”
Keza; Türkiye’nin ekonomik ve ticari durumunu, sektörler bazındaki verileri, modern ve antik yüzünü, coğrafi ve kültürel özelliklerini, turizm potansiyelini, Çin ile ticaretini, iki ülke arasında gelişim sağlanabilecek konuları, Çin’in Türkiye’de yaptığı yatırımları, Hızlı Tren Projesi'ni, Adana’da yapılacak yatırımları, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Ticaret Müsteşarı Zhu- Guangyao çok iyi değerlendiriyor.
Bu gelişmeler özellikle Batılı ülkelerin ABD muhalefetine rağmen Asya Altyapı Yatırım Bankası’na katılmalarında Türkiye’nin de rol alması gerekiyor yorumlarını beraberinde getiriyor. Hele hele lojistik alanda ve uluslararası ticarette önemli dev proje olan demiryolu projesine büyük önem vermek gerekiyor. Keza; enerji ve turizm alanlarındaki projelerin hız kazanacağı anlaşılıyor. Füze ilahesi de bir başka önemli konu. Siyasi ve kültürel ilişkiler ekonomik ilişkilere doğal olarak yansıyacaktır.
Türkiye ile Çin arasında yakın zamanda İpek Yolu Projesi hareketlenecek gibi. Şirketlerimizin bu süreçte yeni bir yapılanmaya gitmeleri milli menfaatlerimiz için önem taşıyor.