Resesyon geliyor da borç tavanı, bankacılık krizi ne olacak?
Borç tavanı konusu henüz piyasada enflasyon ve büyüme konularına göre çok daha az konuşuluyor ve şimdilik fiyatlamalarda sadece detayları görebilen gözlerin dikkatine takılan nüanslar var. İlerlemeden önce bu nüansları çok kısaca açayım; 9 Haziran senatonun borç tavanının artırılmasına karar vermesi için son gün. Eğer bu işe bir çare bulunmazsa Amerikan hükümeti para ihtiyacını karşılamak için yeni tahvil/bono ihalesi açamayacak ve para yaratamayacak. Bu durumda bazı kamu kurum ve kuruluşlarının kapanması, bazılarının da düşük kapasite ile çalışması gündeme gelecektir.
Yani devlet kepenk kapatacak. Daha önce hiç olmamış bir durum değil; hayat sonra ermeyecek ama en son böyle olduğunda ABD’nin notu düşürülmüştü. Böyle bir senaryo, daha sonrasında işin çözülecek olmasına rağmen özellikle tahvil ve hisse piyasalarında sert fiyatlama görebilir. Diğer yandan önemli nüansa gelirsek, geçtiğimiz hafta yatırımcılar 9 Haziran öncesi vade sonu olan bonolara dokunmazken hemen sonrasında itfası olacak kıymetlerde yüklü hacimli işlemler dönüyor. Yani daha şimdiden fiyatlamalarda bir kopukluk olmasına neden oldu bile. Günü geldiğinde eğer konu çözüme ulaşmamış ise ABD tahvillerine yatırım yapanları terste bırakacak gelişmeler olabilir. Bu konuda en çok konuşan kişi ABD Hazine Bakanı Janet Yellen. Yellen’a göre kongrenin borçlanma tavanı artırmasından daha iyi bir yol yok.
Senatonun borç tavanını onaylaması halinde önemli bir yol kazasını es geçecekler demektir. O süreçte bankacılık krizinin de etkilerinin önemli ölçüde sönümleneceğini düşünürsek piyasa 1 aya kendi dinamiklerine geri dönebilecektir. Kendi dinamiklerine geri dönmesi aslında iyi mi, kötü tam bilemiyorum. Çünkü geçen seneki hızlı faiz artış döngüsünde uzun vadeli faizler o kadar hızlı düştü ki getir eğrisi terse döndü. Hemen hemen her zaman bir resesyonun ilk habercisi olarak görülen bu durum aslında öncü habercidir.
Nitekim geçmişte ABD ekonomisinin gördüğü resesyonlara baktığımızda neredeyse hepsinde resesyonun, getiri eğrisinin eksiye geçmesiyle değil, aslında eksiye geçen eğrinin yeniden artıya geçmesinden aylar sonra başladığını görüyoruz. Aynı dönem Fed’in de faizleri düşürmeye başlamasına denk gelir. Ancak geçmişte Fed’in bu tür önemli değişiklikleri yapmadan önce yeteri kadar iletişim kurmaması nedeniyle yaşanan büyük fiyat hareketleri daha sonra Fed’e ders olmuş ve şimdiki politika değişikliklerini önceden ve şeffaf bir şekilde paylaşmaya özen gösteriyorlar; bu konuya bizim de özen göstermemiz gerekiyor.
Sonuçta, konumuza geri dönersek, Fed şimdilik sadece faiz artırımlarının sonuna gelmiş durumda ama faizi düşürmekten çok çok uzak görünüyor. Bu durumda getiri eğrisinin dikleşmesi ve resesyonun kapıdan adımını atmasına hala biraz var gibi gözüküyor. Ama piyasanın hemen her şeyi önceden fiyatladığını unutmayalım.
Bu anlamda, olan biteni yakalamak için takip edilecek en iyi değişkenlerin başında, artık hemen herkesin takip ettiği 2 yıl – 10 yıl vadeli tahvillerin faiz makası bulunuyor. Doğrudur, bu makas artıya geçtiğinde resesyon artık kapıdan adımını içeri atmış demektir ve pek yakında ismi de konacaktır. Bu makas geçtiğimiz haftalarda -108 baz puan değerini gördükten sonra bu gün itibarı ile -49 baz puandan geçiyor. Dediğim gibi, henüz pozitif bölgeye geçmesine var, özellikle de faiz indirimlerinin önüne geçecek geçen haftaki gibi güçlü istihdam ve ücretler verileri geldikçe. Ancak yine de gözden kaçırmamak gerekir.
Bu haftaki yazıya son vermeden önce benim dikkatle izlediğim ve makro yatırım kararlarımda önemli rol oynayan bir başka makastan bahsetmek istiyorum. Yine çok bakılan 3ay – 10yıl vadeli tahvil getirisinin makası sıklıkla takip edilir. Ancak ben buna ek olarak aynı makasın 1 yıl forward değerine bakmayı adet haline getirdim. Çünkü daima ileriyi fiyatlayan piyasada forward faiz fiyatlaması beklentileri yansıtacağı için burada oluşan makas ile spotta oluşan makasın birbirine uyumu ve uyumsuzluğunu çok önemsiyorum. Eğer bir uyumsuzluk oluşursa, forward makasta daha doğru fiyatlamanın oluştuğunu değerlendiriyorum ve analizlerimi bunun üzerine kurarak beklentilerimi şekillendiriyorum. Şimdilerde ise 3 ay – 10 yıl spot makası eksilerde gezerken 1 yıl forward makası Nisan 2023 sonu itibarıyla artıya geçmiş durumda. Yani geliyor…