Renault'da güvenlik
Geçtiğimiz gün bir ilana rastladım. RenaultMais vermişti: "Güvenlik sizin için sorun olmasın diye üretim standardı haline getirdik" diyordu.
Kelimesi kelimesine aynısı olmasa da benzer sözcüklerle aynı anlam taşıyan ifadeler kullanılmıştı.
İlanın diğer bölümlerinde ise Renault'nun 11 modeliyle birden Avrupa'nın güvenlik alanındaki referans kuruluşu EuroNCAP'ten en yüksek not olan beş yıldıza ulaşan tek üretici olduğu açıklanıyordu.
Gerçekten de Renault için güvenlik, pazarlama ve satış politikalarının en önemli dayanak noktalarından bir tanesi konumuna geldi. Şirket aldığı karar doğrultusunda güvenliği marka imajıyla birleştirmek adına çok önemli adımlar attı. Üretim stratejilerinde en üst düzey güvenlik hep ön planda oldu. Bu politikaların sonucunda da firmanın ürettiği tüm modeller tam not almayı başardılar.
Bir süredir Renault ve güvenli otomobiller kavramı tam anlamıyla örtüşüyor. Firma da bu algıyı canlı tutmak için güvenlik üzerine kurduğu imaj, pazarlama ve satış kampanyalarına devam ediyor.
İşte okuduğum ilan da basitçe anlatmaya çalıştığım-arkasında muhakkak birçok detayın daha olduğu- stratejinin bir parçası.
Renault global bazda uyguladığı bu stratejiyi kesinlikle destekliyorum. Ancak, bu kampanyanın Türkiye'de uygulanmasına ya da en azından bu şekilde uygulanmasına bir itirazım var.
İtirazımı da şu şekilde açıklamaya çalışayım...
Bir anket yapılsa ve "Türkiye'de satılan üç Renault modelini sayın" diye bir soru sorulsa ki tahminim Renault'da bunun yanıtı vardır, cevaplar içinde sıralamasını bilemesem de Megane ve Clio Symbol mutlaka yer alır.
Zira bu iki model 10 yılı geçen üretim maceralarında açık ara Türkiye'nin en çok satan araçları oldular. Her ikisi de Bursa'da üretilen bu araçlar, Renault'nun 10 yıl üstüste en çok satan marka olmasında büyük pay sahibi oldular.
RenaultMais'in verdiği hemen hemen tüm liderlik ilanlarında ya Clio Symbol vardı ya da Megane Sedan. Bir başka açıdan bakıldığında Clio Symbol (şimdiki adıyla sadece Symbol) ve Megane Sedan için verilen ilanların birçoğunda da "Türkiye'nin en çok satan otomobili" ibaresi kullanıldı ya da bu anlama atıfta bulunuldu.
Şimdi böyle bir durumda, tüketici algısı açısından bir soru sormak istiyorum. İlana olan itirazımın da ana fikrini oluşturuyor bu soru...
Tüm bu imaj çalışmalarının ardından, Renault araç parkının yarısından fazlasının Clio Symbol ve Megan Sedan'dan oluştuğu da göz önüne alındığında, "11 modeliyle beş yıldız almayı başaran tek üretici" ilanını okuyan bir tüketici, Megane ve Clio Symbol'ün bu 11 model içinde olduğunu düşünür mü düşünmez mi?
Bence düşünür. Bunu düşünmesinden daha doğal da birşey olamaz...
Ancak, gel gör ki bu iki model de bırakın beş yıldız almayı, EuroNCAP'in testlerine bile katılmadı.
Dolayısıyla ilanlarda yer alan 11 modellik ailenin bir parçası değiller. Hemen belirtmeliyim ki EuroNCAP testlerine katılmayan model güvensizdir demek istemiyorum. Piyasadaki birçok rakip araçtan daha sağlam olduğu üzerine iddiaya bile girerim.
Zira, her iki modelin aynı platformda üretildiği diğer araçlar beş yıldız alıyorsa, Symbol ve Megane Sedan'da bunu alabilecek potansiyel bulunuyor. Ufak tefek ince ayarla bu iş çözülür.
Hatta, bu yıl her iki modelin de testlere sokulacağı söyleniyor. Belki her ikisi de beş yıldız alacaklar ama henüz böyle bir gelişme yok.
İşte benim itirazım da bu noktada yoğunlaşıyor. Yaratılan algının, yollardaki gerçeklerle örtüşmemesine takıldım.
Bakalım zaman içinde bu iki nokta birbiriyle örtüşecek mi?