Rekora az kaldı, ama dikkatli olun!
15 Temmuz ve not indirimleri sonrasında ısrarla BİST'in yükseliş potansiyeline dikkat çeken yazılarımı sizlerle paylaşmıştım. Belki yazıları paylaştığım 72.000 civarı endeks seviyelerinde bu görüşlerim hayalci ve fazla iyimser olarak görülmüş olabilir. Lakin şu anda BİST'in geldiği seviyelere bakınca, yeni bir BİST rekoruna az kaldığını görüyoruz. Muhtemelen referandum zamanı gelmeden yeni rekoru görebiliriz.
Tabii hemen uyarmak istiyorum! Bu olası rekor TL bazındaki BİST değeri için geçerli olacaktır. Yoksa BİST'in yüzde 64 civarı payı ellerinde bulunan yabancılar açısından dolar bazında bakacak olursak, yabancı gözü ile rekor olacak zirvelerden çok uzaklardayız! Çünkü BİST'in yıllar içinde birçok kez görüp de döndüğü asıl dolar bazındaki zirve 5 Cent'e denk geliyor. 3,70 Dolar kuru ile çarparsak, dolar bazlı zirve 185.000 endeks seviyelerinin üzerine denk gelir. Anlayacağınız, yeni rekor beklentimiz şimdilik BİST'in TL değerleri karşılığı olası rekorlar içindir.
5 Cent Tek Kıstas Mı?
BİST için bir süredir yükselişte bir çok kez gördüğü 5 Cent, yani bugünkü karşılığı ile 50.000 dolar zirvesine dikkat çekip, BİST'in göreceli olarak çok düşük kaldığını ve dolar bazında kelepir değerler içerdiği varsayımı ile yazılarımı yazmıştım. Bu zirveye bakınca BİST oldukça düşük diyebiliriz. Ancak BİST'in yaklaşık 0,5 Cent yani bugünkü kur karşılığı olarak 5.000 dolar seviyelerine denk gelen dipleri de gördüğü tezleri ileri sürülüyor. Neden sadece 5 Cent kıstası alınıyor diye soruluyor! Çok basit, yükselişlerde yukarıdaki zirveler dikkate alınır. Sert düşüşlerde de dip seviyeler akıllara gelip, kıstas yapılır. Ayrıca BİST'in 2002 yılı öncesinde gördüğü bugünkü değerlerle 5.000 dolara denk gelen seviyeler sizce bugünün Türkiye'sine uygun mu? Çünkü 2001 tarihinde tek başımıza dünyadan ayrışarak, çok büyük bir finansal kriz yaşamış ve bir çok bankamızın battığına şahit olmuştuk. Yanlış hatırlamıyorsam, 70 milyar dolarlık bir finans batağı yaşamıştık. yüzde 7.500 gecelik faizlere bizat şahit olmuştum.
Belki şu an da bir çok korkularımız var. Siyasi olarak rejim dahil farklı korkular yaşıyoruz. Sınırlarımızdaki savaşa ordumuz dahil durumda. Ülkemizin içinde bir çok terör eylemi yaşanıyor. Siyasi çok ciddi bir kutuplaşma içindeyiz. Ama ekonomi olarak Türkiye'yi 2002 ve öncesi Türkiye ile değerlendirmek de yanlış olur. Nihayetinde o yıllarda 1-2 milyar dolar dış finansman çok büyük iş olarak görülüyordu. Şimdi ise bu rakamları tek bir bankamız kolaylıkla temin edebiliyor.
Aynı şekilde, o tarihlerde bankalarımızın bilançolarında büyük zararlar açıklanmıştı, şimdi ise eğer bilançolara inanmak gerekirse büyük karlar var. Bankaların F/K'ları halen oldukça düşük.
O tarihlerde başlanan devlet yatırımları yıllarca tamamlanamazdı. Şimdi ise çok büyük çaplı yatırımlar bile, ilk ilan edilen bitirme tarihi öncesinde tamamlanıyor. Hemen; ''İyi de devlet garantör olduğu için bu yaşanıyor'' dediğinizi duyuyorum. Bu doğru, ama tahsil riski olduğu takdirde, yabancı devlet garantisini takar mı? Zamanında da devlet garantileri olmasına rağmen bu finansman bulunamıyordu. Yap-işlet-devret modeli ile devletin cebinden para çıkmıyor sözü belki tam doğruyu yansıtmıyor. Çünkü, devlet garantileri nedeniyle, tahmin edilen gelirlerin altında kalan yatırımlarda devlet aradaki eksiği finanse etmek zorunda kalıyor. Ama her şeye rağmen, Türkiye çok büyük alt yapı yatırımlarını çok hızlı bir şekilde yapabiliyor.
Sorun Özel Sektör Yatırımlarında!
Ama tam bir tespit yapmak gerekirse, yapılan yatırımların çoğu devlete ait. Maalesef özel sektör yatırımlara tam olarak katılmıyor. Yaklaşık 2 senedir özel sektör yatırımlarının azaldığını ve özel sektörün yatırım yapmaktan kaçındığını görüyoruz.
İşte bu nedenle, büyüme oranlarımız düşmeye devam ediyor. Ama işsizlik, enflasyon ve faizlerimiz ise yükseliyor. Hem de dünyada çok ciddi bir faizsiz likidite bolluğu olmasına rağmen bu olumsuzluklar yaşanıyor. Anlayacağınız her şey toz pembe olduğu için, BİST yükselmiyor.
Güven Sorunu Aşılmalı!
Özel sektörde 7 Haziran seçimleri sonrasında arka arkaya gelen seçimler ve referandum nedeniyle bir güven sorunu yaşanıyor. Ülkenin halen KHK ile yönetiliyor olması da güven sorunu için risk teşkil ediyor. Bir an önce normale dönmeliyiz. Referandum sonrası Türkiye'yi seçim atmosferinden çıkartıp, yapısal reformlara odaklamalıyız.
Referandum evet çıkarsa olacak belli. Ama hayır çıkarsa yine olası seçim ve siyasi belirsizliklerden çekinildiği için, iş adamları yatırım yapmıyor. Tüketici de mümkün olduğunca harcamamaya çalışıyor. Piyasaları vergi indirimleri, kampanyalar ve teşvikler sürüklüyor. Ama buna rağmen sıkıntılar olduğu gerçek.
Kısacası BİST belki TL bazında yeni bir rekora doğru ilerliyor ama, bu rekora gidiş büyüme rakamları, enflasyon, faizler ve yatırımlarla desteklenmiyor. Piyasada adı ''Herif'e'' çıkan bir fonun ısrarlı şekilde beş bankayı alması nedeniyle gerçekleşiyor. Yani, biraz siyasi bir alım yaşandığı görüşü taşıyorum.
Bu nedenle şimdi bir uyarı yapmak istiyorum! Uzun zamandır BİST için olası yeni rekor yazılarımı paylaştım. Referandum öncesinde yeni rekorların görülmesini beklediğimi yazdım. Ama referandum sonucunda sonuç ne olursa olsun, ciddi bir kâr realizasyonu riski taşıdığımızı düşünüyorum. Bu nedenle artık rekora yürüyen endekse rağmen çok dikkatli olmanızı, kesinlikle referandum öncesinde kredilerden çıkılmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Aynı şekilde artık yavaş yavaş nakite dönmenin de zamanı geliyor olabilir.
Hele bir referandum olsun bitsin. Neler olacağını bir görelim, ondan sonra gerekirse daha yüksek seviyelerden ama daha emin olarak yeniden alım stratejilerini konuşuruz. Şu an için rekora giden BİST'i ısrarlı alım yapan bir fon dışında destekleyen çok fazla gerekçe kalmadı. Tek bir fona da gereğinden fazla bel bağlamak doğru olmaz. Eğer çekindiğim gibi referandum sonrasında ciddi bir düzeltme yaşanacak olursa, bir çok yatırımcı yüksek maliyetlerle yakalanıp, sakin geçen yaz aylarında eli kolu bağlı izleyici duruma düşebilir.
Tekrar ediyorum; bu uyarımı BİST'in yeni zirvelere gideceği beklentimi koruyarak, zirve ve referandum sonrası için yapıyorum. Ellerinizdeki hisseleri bu beklentiye göre değerlendirebilirsiniz ama yeni alımlar için dikkatli olunması gereken seviyelerde olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Borsalarda fırsatlar bitmez. Yeter ki, zamanı gelince bu fırsatları değerlendirecek imkanlarınız olsun.
NOT: Yazı, 7 Mart 08:34'te borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır!