“Rekabetçi Yerli Üretimin Yol Haritası”

Dünyadaki tüm ekonomik üretimin yüzde 85'ini uluslararası ticaretin yüzde 75'ini kapsayan
G-20 ülkeleri arasında 18.sırada yer alan Ülkemizin ekonomisinin omurgasını KOBİ’ler oluşturuyor..

Ülkemizde bugün 3 milyon 470 bin KOBİ faaliyet gösteriyor.

KOBİ’lerimiz;

a) Yatırımların yüzde 58.3’ünü,
b) İstihdamın yüzde 74.2’sini,
c) İhracatın yüzde 56.2’sini,
d) Katmadeğerin yüzde 54.1’ini sağlamaktadır.

Ülkemiz ekonomisinde bu denli önemli yeri olan KOBİ’lerin ekonominin omurgasını oluşturmasına rağmen yeterince katmadeğer üretemediği ihracattan yeterince pay alamadığı bilinmekte...

Bakanlıklar, kamu kurumları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları KOBİ’lere, girişimcilere politika üretenlere, karar vericilere, sahiplerine sağlıklı teşhis ve yol gösterici niteliğinde bir dizi çalışmalar yapmakta, ortak akıl üretici toplantılar düzenlemekteler...

Bu bağlamda; TOSYÖV, KOSGEB, TOBB ve TİM tarafından, DenizBank ana sponsorluğunda ve KobiEfor çözüm ortaklığında, “Rekabetçi Yerli Üretim” temasıyla, 3 Nisan 2019 tarihinde, İstanbul’da toplanan XV. KOBİ Zirvesi, Türkiye’de “Dijital Dönüşüm” sürecini yöneten ve sürece destek veren kurumların en yetkin temsilcileri, akademisyenler, girişimciler ve KOBİ sahip ve yöneticilerin katılımıyla gerçekleştirildi.

Zirve sonrası kamuoyuna sunulan “Zirve Sonuç bildirgesi” tam tanımıyla KOBİ’lere, girişimcilere politika üretenlere, karar vericilere, sahiplerine sağlıklı teşhis ve yol gösterici niteliğinde ..
Sonuç bildirgesinden özet derlediğim notları sizlere sunmak istiyorum.

“KOBİ farkındalığı”nın bütün boyutlarıyla ele alındığı Zirve’de “Sürdürülebilir bir Kalkınma Modeli” için KOBİ’lerimizin ölçeklerini büyütmek ve sermaye birikimimizi artırmak için çalışmalıyız. KOBİ’leri nasıl yükseltebiliriz, ne kadar rekabetçiliğini, tasarımcılığını ve verimliliğini artırabiliriz? Acil görevimiz; KOBİ’lerimizi büyütmek ve güçlendirmektir. Bunun yolu ihracattadır.”

Başlıklarıyla “Rekabetçi Yerli Üretim” bağlamında KOBİ’lerin öncelikle “Bulut”, “Büyük Veri”, “Yapay Zeka” vb. gibi teknolojileri bir an önce kullanarak Türkiye’de üretmek suretiyle yerlileştirme yaklaşımları hızla uygulamaya konulmalıdır.

Katmadeğer yüksek üst teknolojiyle üretilen yeri ürünleri ihraç ederek cari açığı azaltacak, orta gelir tuzağından çıkışı hızlandıracak iklim bir an önce yaratılmalıdır.

KOBİ’lerin gelişme, ikliminin yaratılabilmesi için de Ar-Ge ve inovasyon gerekiyor.
Ar-Ge çalışmalarının mecralarından bugün 1466 sayısına ulaşan Ar-Ge ve Tasarım Merkezi sayesinde Anadolu’daki birçok işletmemiz ciddi şekilde yol almaktadır.

Ancak faaliyet yanlış mekândadır; Üniversiteler içinde kurulan Ar-Ge ve inovasyon merkezlerinin OSB’lerde (Organize Sanayi Bölgeleri) yapılması gerekmektedir; Türkiye’deki 83 teknoparkın sadece 22’si OSB’lerdedir.

Yanı sıra halen OSB’lerdeki teknoparkları da üretim odaklı teknoparklara dönüştürmek hedeflenmelidir.

Türkiye katmadeğerli üretim yapan ve tasarruf eden bir ülke değildir.

Sanayi 4.0 nitelikli üretim sınırlıdır ve KOBİ’lere henüz uzaktır.

Bugünkü durumda 500 büyük firmanın sadece 20’si Endüstri 4.0 denilen teknolojiyi kullanıyor.
Yüksek katmadeğerli teknolojik üretim yönünden KOBİ’lerimizin kapasitesine baktığımızda ‘Savunma Sanayimiz’ en stratejik sektör olarak öne çıkmaktadır.

Türkiye’de rekabetçi yerli üretim için rol model olacak, somut, elle tutulur uygulama ve gelişmeleri savunma sanayimizde faaliyet gösteren binlerce KOBİ’mizin başarısında bulmaktayız.

Örneğin, Türkiye’nin savunma sanayii’nde, “Milgem gemileri, Altay tankı, Atak helikopterleri, silahlı ve silahsız insansız hava araçları, Hürkuş uçağı, Gökbey helikopteri “gurur duyduğumuz yerli ve milli ürünlerimizin bir bölümünü oluşturmaktadır.

KOBİ’lerin dış pazar yolunu açmak ve ihracatçı firma sayısını arttırmanın koşullarından biri de yerli rekabetçi ürün oranını artırmak olmalıdır.

KOBİ’lerin kamudan beklentisi, KOBİ’leri ihracata özendirmesi, alternatif pazarlara yönlendirmesi, KOBİ İhracat Seferberliği kapsamında KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştıracak mekanizmalar geliştirmesi ve nihayet dikey bir entegrasyon sağlayarak KOBİ’lerle büyük ölçekli işletmeler arasında ticari ilişkileri yeniden düzenleyen reformları ve dışa açılım politikalarını gerçekleştirmesidir.” Denilmekte...

Bugüne kadar verilen teşvik ve destek politikalarını alınan kararları önemli buluyorum.
Ekonomide yapısal reformların beklendiği bir zaman diliminde sonuç bildirgesinde yer alan hususların ülkemizde ekonomiyi yönetenlere katkısı olacağına olan inancımla TOSYÖV Başkan ve yöneticilerini kutluyor, Uygulayıcılarca ; istihdam, katmadeğer, cari açık gibi sorunlara çözüm üretecek , orta gelir tuzağından çıkmanın yollarını gösteren yol haritası niteliğindeki "KOBİ Zirvesi Sonuç Bildirgesi"nde yer alan hususların adım adım uygulamaya konulmasını diliyorum...