Redbull temizler!
Hafta içinde Mercedes üst yönetimi ile birararya geldik. Konu ana hatlarıyla çevre bilinciydi. Türkiye’de ticari araçlarda 2009 yılının başından bu yana Euro 4 normları uygulanıyor. Halen yeni üretilen ve ithal edilen araçlar mutlaka Euro 4 olmak zorunda. Ancak, krizin etkisi nedeniyle ellerinde 2008 yılından üretim ve/veya ithalat yoluyla Euro 4’ün altında araç kalan firmalar o modelleri satabiliyor.
Türkiye Euro 4 standardına, Euro 1’den geçti. Hemen bir açıklama yapalım, Euro 1 bilinen ilk emisyon standardı olarak kabul ediliyor. Daha önceleri de bazı emisyon normları vardı ancak bunlar Euro normları gibi tüm Avrupa’da kabul görmemişti. Neyse dönelim konumuza. Türkiye’deki ticari araç parkının sadece yüzde 10’unun Euro 4, yüzde 15’inin ise Euro 3 olduğu tahmin ediliyor. Bunun gerisinde kalanlar araçlar ise kömürle gidenden-yağ yakana kadar çok geniş bir yelpazede sıralanıyor. Özellikle yurtdışı ile çalışan ticari araçlarda ve şehirlerarası otobüslerde çevreci adımlar atılmış.
Bununla birlikte şehiçlerinde ve bağımsız kamyonlarda durum facia. Bu ortamda iki üretici dışında her firma emisyon değerlerini yakıt içine karıştırdıkları üre çözüntüsü olarak da tanımlanabilecek bir sıvı ile düşürüyor.
Örneğin Mercedes, ticari araçlarında Ad Blue adı verilen bu katkı malzemesi için ayrı bir hazne yapmış. Araç, normal seyrederken yakıta karışan bu katkı ile saldığı zehirli gaz oranı Euro 4 normlarına uygun hale geliyormuş. Ancak, bu madde azaldığında ya da bittiğinde aracın saldığı zehirli gaz oranı miktarı Euro 1 standartlarına kadar gerileyebiliyormuş. Bununla birlikte araç Ad Blue olmadan hareket etse de motor performansı çok aşağı düşüyor ve
bir anlamda sürücüyü katkı maddesi koymaya zorluyormuş.
Fakat, gerek çevre bilincinin gelişmemesi, gerek kanuni regülasyonların tam oturmaması nedeniyle söz konusu katkı maddesi Türkiye’de yaygın olarak bulunmuyor. Mercedes yetkilileri, kamuoyunu bilinçlendirme adına ticari araç kullanıcıları ile biraraya gelerek bu katkıyı kullanmaları konusunda telkinlerde bulunmuşlar. Hatta ismini vermek istemedikleri fakat yaygın bir dağıtım ağına sahip akaryakıt firması ile de anlaşarak katkı maddesinin yaygınlaşması yönünde bir anlaşma imzalamak üzereymişler.
Bütün bunlar çok iyi de karşıdaki kitle buna pek hazır görünmüyor. Bu kitleyi ise yine Mercedes yetkililerinin yaşadığı bir örnek tanımlıyor. Gelin fıkra gibi gerçeği, onların ağzından dinleyelim: “Arkadaşlarımız, kamyoncularla biraraya geldi. Onlara Ad Blue katkısının önemini anlattı. Bir yılın sonunda bu maddeyi kullanarak yapacakları yakıt tasarrufunun Ad Blue’ya verecekleri paranın çok daha ötesinde olacağını anlattılar. Daha sonra bir şikayet aldık. Bir kamyoncu bize şunları yazmıştı. Söylediğiniz gibi motora redbull kattım. Ama hiçbir şey olmadı.”
Arkadaşa sormak lazım. Kamyonu uçurmayı başarabilmiş mi diye?