"Beni TV'ye çıkartırsanız Adana'da ki tüm şoförler BES ya
BES altıncı yılını doldurdu. 2 milyon katılımcı sayısına da ulaştı. Gerçekten bu büyük bir başarıdır. Üstelik bir de kriz yaşıyoruz bu süreçte. BES'te henüz 13 şirket var ama izin için sırada 3 adet şirketin olduğu biliniyor. Hala yurtdışındaki şirketlerin ilgi odağı. Bunun tek nedeni ise bugüne kadar birikmiş fonun GSMH içindeki payının yüzde 1'ler de olması. Diğer gelişmekte olan ülkelerde yüzde 10'lardayken biz de henüz yüzde 1. Bu da işi cazip kılıyor.
BES'in 2 milyonuncu katılımcısına plaket verileceğini ve toplantıya da Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan'ın katılacağını duyunca sevindim. Sadece biriken fonlarla da ilgileniyor olsalar da ülkemizi yönetenlerin genel anlamda sigortacılık sektörüne ilgi göstermeleri bir gün için bile olsa sevindiriciydi. Diğer tarafta Türkiye Ekonomisine trilyon dolarlık teminat vererek çarkların dönmesinde büyük katkıları olan sigortacılığın elementer branşının adı bile anılmıyor. Varsa yoksa BES, çünkü onlar için biriken fonlar önemli. Sel olur deprem olur sigortacılar bunlara para öderken, ülkemizi yönetenler gelip "tazminatları fazla araştırmadan hemen ödeyin" diye talimat vermeyi bilirler. Hadi toplantı BES ile ilgili anladık, bari konu ile ilgili net bir slogan söylese Sayın Bakanımızı ayakta alkışlayacaktım. Ben Sayın Babacan'dan "Devletimizin olanakları belli, emeklilerimizin maaşları belli, emeklilik dönemini daha refah geçirebilmek için ikinci bir özel emeklilik planı yaptırın ve BES'e katılın". gibi bir çağrı beklerdim. Ya da Sayın Sanayi ve Ticaret Bakanımız sel sonrası "Bakın sigortalarını yaptıranlar tazminatlarını alıp kısa sürede eski çalışma şartlarına dönüyorlar. İşyerlerini evlerini sigorta yaptırmayanlar bir gün bile gecikmeden sigortalarını yaptırmaları menfaatleri icabıdır" dese, iş bitti. Bu son toplantı sonrası ne oldu. Bütün gazete başlıklarında "Türkiye'nin işsizlik oranları" vardı. BES'in 2 milyon katılımcıya ulaştı haberi yine aralara sıkıştı.
2 milyonuncu katılımcı Deniz Emeklilik'ten
Toplantı sonrası 2 milyonuncu BES katılımcısı Adanalı şoför Halil İbrahim Uysak ile sohbet ettik. Bu arada 2 milyonuncu üyenin BES'in yeni üye şirketi Deniz Emeklilik'ten olması gerçekten güzel bir rastlantıydı. "Halil İbrahim Beye Bireysel Emeklilik'e katılmayı nasıl karar verdiniz?" diye sordum. Kendisinin BES ile ilgili bir bilgisi olmamasına rağmen, kredi almak için Adana'daki Denizbank şubesine gitmiş. Uysak'ın kredi müracaatının yanında, hiçbir sosyal güvencesi olmadığı görülünce Bireysel Emeklilik Sistemi ile ilgili bilgi verilmiş ve Halil İbrahim Uysak aylık 75 TL katkı payı ile sisteme girmiş. Ben sistem hakkında bilgisi olup olmadığını anlamak için birkaç soru sordum, baktım ki gerçekten kendisine her türlü bilgi verilmiş. Tek üzüntüsü resmi bir geliri olmadığından ve vergi vermediğinden, BES'in en önemli avantajı olan vergi teşvikinden yararlanamaması.
"Sayın Babacan'dan iş isteyecektim"
Diğer taraftan Halil İbrahim Bey, işinden pek memnun değil, "Sayın Ali Babacan'dan fırsat bulsaydım iş isteyecektim" dedi bana. Sayın Babacan'a söyleyemedim ama kendisiyle çekilmiş resmimi alıp Adana'daki Belediye Başkanına gideceğini söylüyor. Daha çok para kazanırsa da ödeyeceği katılım miktarını da artıracakmış.
Ben kendimi tanıtırken televizyonlarda program yaptığımı gazeteler de yazılar yazdığımı söylediğimde de bana kendisini televizyona çıkartırsam sistemin yaygınlaşmasında çok büyük katkıda bulunabileceğini belirtti ve ekledi "Can bey beni televizyona çıkart Adana'da sosyal güvenceden mahrum en az 10 bin şoför vardır, hemen gidip BES yaptırırlar" dedi. Bir reklam filmi için ilginç olmaz mıydı ?