"Barış Süreci" yatırım getirir mi?
Türkiye'nin uzun süredir başını ağrıtan terör, on binlerce insanımızın hayatına mal olmuş, milyar dolarlarla ifade edilen maddi kayıplara yol açmıştır. Bu olaylar hiç kuşkusuz en fazla Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni vurmuştur.
Terör olaylarının altında ezilen, sanayileşemediği için feodal yapının pençesinden kurtulamayan bölgenin, ekenomik geri kalmışlığı da adeta makus talihi olarak kabul edilmiştir. Ne Cumhuriyet tarihimizin en büyük yatırımı olan Güneydoğu Anadolu Projesi(GAP), ne de gelmiş geçmiş birçok hükümetin çabası bölgeye yatırımcı çekmeyi başaramadı. Değişik tarihlerde çıkarılan ve yatırım için girişimcilere bir hayli cazip olanaklar sunan teşvik uygulamaları da ne yazıkki istenilen sonucu vermedi. Yatırımcılar terör örgütünden tehdit aldığı ya da olaylardan çekindikleri için bölgeye uzak ve ilgisiz kaldı.
Halen yürürlükte olan teşvik yasası çerçevesinde yatırımcıların ilgi odağı olan ve6. bölgede yer alan Şanlıurfa, bölgedeki diğer kentlere oranla daha şanslı konumda. Elbette ki bunda kentin daha güvenli olması ve terör olaylarından uzak kalmasının payı büyük. Bölgeyi yerinde görmek ve yatırım fırsatları hakkında bilgi almak için yıllardır yöreye gelen iş heyetleri, ticaret ve sanayi odaları ve işadamları derneklerinin haddi hesabı yok. Ancak harekete geçenlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmemiş.Gerek bölgeyi ziyaret eden işadamlarıyla yaptığımız görüşmelerden, gerekse il yöneticileriyle yaptığımız değerlendirmelerden şu sonuç çıkıyor: Ciddi teşvik olanaklarından yararlanmak isteyen ancak terör nedeniyle çekinceleri olan kimi yatırımcılar, Şanlıurfa'nın bu avantajlı durumu gözönünde bulundurduklarında yatırıma daha sıcak bakabiliyorlar. Ancak birçok girişimci, özellikle de köklü kuruluşlar bu avantaja karşın kaygılarını yenemediğinden geri durmayı tercih ediyor.
Hükümetin müzakareleri sonucunda, terör örgütünün eylemsizlik kararı alması ve kamuoyunda,"Barış Süreci" olarak adlandırılan gelişmeler bölgede yeni umutlara da yeşil ışık yaktı .Yeni döneme yatırımcıların daha fazla kayıtsız kalmayacakları görüşü dillendirilmeye başlandı. Yürürlükteki teşvik yasasından yararlanmak isteyen ancak başta da özetlediğim gibi terör endişesiyle geride duran yatırımcıların, yöreye gelip gelmeyecekleri sorusu şimdiden en fazla tartışılan konu oldu.
Bu sorunun yanıtı, öncelikle sürecin nasıl sonlanacağına ve şüphesiz ki zamana bağlı. Terörden kurtuluş elbette ki bölgeyi rahatlatacak, önünü açacaktır. Ancak bölgenin yeni dönemde ciddi yatırımları çekip çekmeyeceğini bekleyip görmek en doğrusu.