PPK toplantısı

Taner BERKSOY
Taner BERKSOY EKONOMİ DÜNYASI tberksoy@pirireis.edu.tr

Başlığı görünce siz de dünkü Merkez Bankasının Para Politikası Kurulu toplantısının sonuçlarını değerlendiren bir yazı bekliyorsunuz kuşkusuz. Ama durum böyle değil. Bu yazıyı Perşembe günü, yani sözkonusu toplantıdan önce yazmak durumundayım. Yazıyı gazeteye yetiştirme zorunluluğu var. Dolayısıyla yazıp göndermek gerek. Toplantıyı bekleyecek  marjımız yok.

Aslında  bu yazıyı gelecek yazıya ertelemek doğru olurdu. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun (PPK) kararlarını bilip, değerlendirirdik. Para Politikası Kurulu kararlarına çok meraklı olduğumdan değil. Bazen pek de önem taşımıyor PPK'nın aylık toplantıları. Her toplantıda  önemli bir karar da almıyor zaten Kurul.                                            

Ama bu defa durum farklı. İki nedenle merakla bekleniyor bu toplantı. Birisi olası bir faiz kararı tabii. Üstelik bu  ayın PPK toplantısından önce yorumlar bniraz parçalanmış gibi görünüyor. Faizin artık yükseltilmesi gerektiğini düşünenler var. Biraz daha düşürülmesinin doğru olacağını düşünenler de var. Genel kanaat ve beklenti ise PPK'nın bu ayki toplantısında faizin değiştirilmeyeceği yönünde. Bu kanaat çeşitliliği bu toplantının merakla beklenmesine  yol açıyor.

Her ayın PPK toplantısından sonra bir toplantı notu açıklanıyor. Bu not yorumcular açısından önemli. Zira Merkez Bankasının yakın geleceğe dönük değerlendirmelerini ve niyetlerini taşıyor bu not. Bu ayın PPK toplantısının daha bir merakla bekleniyor olmasının ikinci nedeni de bu. PPK toplantısı sonrasında açıklanacak olan not Merkez Bankasının bugünkü durumu nasıl değerlendirdiğine ilişkin ipuçları taşıyacak. İçinde bulunduğumuz konjonktürde para otoritesinin ekonomideki talep koşulları, büyüme temposu, enflasyon eğilimleri, cari açıkta olası gelişmeler vb gibi çok kritik ve tartışmalı sorunları nasıl algıladığını, nasıl içselleştirdiğini ve olası politika yönelimlerini bilemek çok önemli. PPK toplantı notu ileriyi görmemiz açısından önemli bir belge. Dolayısıyla, bu ayın PPK toplantısından faizle ilgili bir karar  çıkmasa bile  gelecek aylarda ne olabileceğine dair bir yol haritasının ana hatları ortaya çıkacak. Önemli olan bu

                                             *                   *                   *.

Kendi adıma Merkez Bankasının faiz oranını değiştirmesi için ikna edici bir neden olmadığını düşünüyorum. Banka için faizi yükseltmenin iki nedeni olabir. Bunlardan birisi enflasyonun öteki de büyüme hızıdır.

Enflasyonun hızla ve önemli ölçüde yükselme eğilimi içine girmesi bankanın faizle ilgili kararını etkiler. Merkez Bankası bu eğilimi kırmak ve kendi parasının değerini savunmak için faizi yükseltmek durumunda kalabilir. Bugün itibariyle ortada Merkez Bankasının faiz kararını etkileyecek ölçüde bir enflasyon baskısı olmadığı söylenebilir. Son iki ayda enflasyon küçük sayılabilecek marjlarda yukarıya doğru hareket etmiş olsa da bunun daha çok arızi etkiler nedeniyle olduğu biliniyor. Dolayısıyla Merkez Bankası enflasyon nedeniyle bir faiz baskısı altında hissetmiyor kendisini.

Büyüme ise başka bir mesele. Burada Bankanın durumu biraz karışıık. Büyümenin potansiyel hızının üstüne çıkması ve bu eğilimde israrlı olması  ekonomiyi ısıtır, ısınma  dengeleri bozar, ve enflasyon, cari açık gibi sorunları ciddi boyutlara taşır. Bu koşullarda para otoritesi ekonomiyi soğutucu politika önlemlerini devreye sokma durumunda kalır. Bugünkü tablo bizim Merkez Bankasının böyle bir köşeye sıkışmış olduğunu gösteriyor. Başka bir deyişle hızlı büyüme ekonomideki ısınma işaretleri faizi yükselmesi gerektiğini söylüyor.

Bugünkü toplantıda bu nedenle bir faiz yükseltme olmayacak gibi görünüyor. Bunun iki nedeni var. Birisi, yukarıda değindiğim gibi, esas  ısınma işareti olan enflasyonun hala sınırlı kalmasıdır.  İkinci neden de ısınmanın öteki işareti olarak algılanan cari açıktaki büyümenin fiilen banka sistemine ihale edilmiş olmasıdır. Bu iki etken Merkez Bankasının elini rahatlatmaktadır. Bu nedenle PPK'nın da rahat olacağını düşünüyorum. Bankanın eli sıkışana kadar bu rahatlık devam edecektir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomi kıskaçta 20 Aralık 2018
Normalleşme mi? 06 Aralık 2018
Kur’u temizleme 25 Ekim 2018
Yeni bir durgunluk mu? 18 Ekim 2018
Zaman mı kazanıyoruz 11 Ekim 2018
Tedbir gerekirdi 04 Ekim 2018
2019 yılı kritik 13 Eylül 2018
Adını koymadan 06 Eylül 2018