PPK faiz kararı sonrası görünüm nasıl?
Para Politikası Kurulu yılın ilk toplantısında beklentilere paralel olarak politika faizini 250 baz puan artırım ile %45 düzeyine çekti. Karar tabii ki önemli, ancak daha da önemlisi sonrasında verilen açıklama metninde yer alan mesajlar.
Bu açıdan durum, piyasanın beklentilerine göre güvercin kalmakta. Faiz artırımlarında sona gelindiği net biçimde ifade edilmiş ve aralık ayında enflasyonun beklentilerin altında kalmasına atıfta bulunulmuş. İlk olarak akla şu geliyor, peki on gün sonra ocak ayı enflasyonu, muhtemelen %7 civarı geldiğinde ne olacak?
Herhalde PPK üyeleri, ocak ayında enflasyonun ne geleceğine dair bizlerden daha iyi bir beklentiye sahip. Sistemde yüksek bir likidite var, bunu sadece TL depo ihaleleri ile sterilize edemiyor, mutlaka daha agresif önlemler gündeme gelmeli, ilk akla gelen zorunlu karşılık hamlesi bu noktada.
Bankalar ile yapılan swap sonucunda onlardan döviz alıp TL vermeye devam ettiği noktada bu yöndeki adımların da etkisi tartışma konusu. Kalıcı çözüm swap hatlarının aşılması, kur üzerindeki baskının kademeli azaltılması aslında.
Mayıs-haziran dönemine kadar enflasyon kademeli olarak %75'lere doğru tırmanmaya devam edecek, faizlerde gerekirse ek adım atmaktan çekinmeyiz tarzı bir mesaj çok daha uygun olurdu kanaatindeyim. Kaldı ki fiyatlardaki katılık ve jeopolitik gelişmeler ile enflasyonda yukarı yönde risklerin sürdüğü gerçeği de yine metinde kendine yer bulmuş.
Enflasyon tahmin edilen aralığa gelene kadar mevcut politika faizi korunacak mesajı yılın geri kalanında bu faizle devam edilecek gibi bir mesaj da içeriyor ancak özellikle yaz aylarında baz etkisi dolayısıyla enflasyonun aşağı geldiği noktada iş dünyasından gelen faizler yüksek kredi kullanamıyoruz yatırım yapamıyoruz söylemine karşı durmak da çok kolay olmayacaktır. Kararın piyasaya yansımalarına bakacak olursak, son haftalarda yabancı kurumlar tarafından yazılan olumlu raporlar ve İsveç'in NATO üyeliğine giderken ABD ile ikili ilişkilerde toparlanma da şüphesiz pozitif.
TL varlıklarda yabancı ilgisi ile beraber endeksin yeni zirvelere doğru yönelmesi ana senaryo. Kur tarafında seçimlere kadar mevcut ılımlı yükseliş devam edebilir, faizde ise yabancı talebi belirleyici olacaktır.