Platini: "UEFA, kredi derecelendirme kuruluşu rolü üstlenmeli"

"Ticari kuruluşlara uygulanan kurallar futbol kulüplerine de uygulansaydı, sektör çoktan iflas etmiş olurdu" diyen UEFA Başkanı Platini, UEFA'nın Avrupa takımları karşısında "kredi derecelendirme kuruluşu" olarak hareket etmesi gerektiğini savunuyor.

UEFA tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan açıklamaya göre, Avrupa futbol kulüplerinin toplam zararı 2010 yılı sonunda 1.6 milyar euro ulaştı. Bu oran geçen seneye kıyasla yüzde 33'lük bir artışa denk geliyor. Borçlar ise 8.4 milyar euro seviyesinde. Bu durum, UEFA Başkanı Michel Platini için son derece endişe verici. Nitekim Platini'de alarm düğmesine basma kararı almış durumda. Başkan'ın düşüncesi, UEFA'nın Avrupa takımları karşısında "kredi derecelendirme kuruluşu" olarak hareket etmesi. 

Fransız Le Monde  gazetesinde yer alan söyleşisinde "finansal fair-play" mekanizmalarını anlatan Michel Platini, yaşanan durumun son derece endişe verici olduğunu ve UEFA Başkanı olarak Avrupa futbolunun iflas etmesine izin veremeyeceğini dile getiriyor. "Ülkelerden kemer sıkmalarını isteyemeyeceğimiz gibi, hareketsiz de kalamayız. Bu yüzden finansal fair-play uygulamak zorundayız" yorumunu yapan Platini, "Kulüpler, ligler, federasyonlar harekete geçmemizi bekliyor. Futbolu kurtarmamız lazım" diyor.

Zarar 5 yılda 216 milyondan 1.64 milyar euroya ulaştı

Sektörün zararının son beş yıl içinde 216 milyon eurodan 1.64 milyar euroya ulaşmış olması da, duruma müdahalede geç kalınıp kalınmadığı sorusunu gündeme getiriyor. Platini'nin yorumları ise şöyle: "Ticari kuruluşlara uygulanan kurallar, futbol kulüplerine de uygulanmış olsaydı, sektör çoktan iflas etmiş olurdu. Kulüpler her zaman kurallar üstü yaşadılar ve borçlanma hakkına sahip oldular. Futbolcu maaşlarına bütçesinin yüzde yüzünden fazlasını ayıran kulüpler bile var! Fakat finansal fair-play ile, kulüpler uyulması gereken kurallar olduğunu öğrendiler. Daha da önemlisi 2013 itibariyle cezalara maruz kalabileceklerini biliyorlar."

Peki ne tür cezalar uygulanabilir? Platini'nin cevabı şöyle:

Transfer yasağı, Şampiyonlar Ligi'nden çıkarılma

"Kulüplerin kredi derecelendirme kuruluşu olabilir; onlara reyting verebiliriz. Cezalar, borçlar doğrultusunda kademeli olarak belirlenir. Burada amaç, kulupleri daha zora sokmak değil, onlara yardım etmek olmalı. Transfer yasağından, Şampiyonlar Ligi'nden çıkarılmaya kadar çok farklı cezalar gündeme gelebilir."

Platini, futbolcu maaşlarına tavan belirlenmesi görüşünü ise mantıklı bulmuyor. "Avrupa yasaları maaşlar için tavan belirlenmesine izin vermiyor" diyen diyen Platini, "Hangi maaş uygulanacak? Nasıl bir tavan belirlenecek? Messi'nin, herhangi bir futbolcu ile aynı maaşı almasını talep edemeyiz. Dolayısıyla, finansal fair-play kapsamında, kulüplerin zararlarını azaltmaları için oyuncu maaşlarını yeniden düzenlemeleri gerekecek . Örneğin bir kulübün maaş ödemeleri, toplam bütçesinin yüzde 60'ı ile sınırlandırılabilir. Bugün sektörün zarar boyutuna baktığımızda, futbolcuların aldığı maaşlar şok edici."

Platini'den ilginç açıklamalar

- "Belki de geleceğin futbolu bu"

"Kulüpler kendilerine oyuncak almak istediklerinde, ben onları durduramam. Ulusal yasaları ben belirlemiyorum. Abromoviç, İngiliz Chelsea'yi satın alalı 10 sene oldu. Ben, bir kulübün yabancı yatırımcıların elinde olmasını engelleyen yasalar olması gerektiğini savunuyorum. Katar Spor Yatırımları (QSI), PSG (Paris Saint-Germain) hisselerini satın aldığında, bu durumu desteklemediğimi yineledim.  Almanya'da fonların yarısının Alman yatırımcılardan gelmesi gerekiyor. Kulüp, bir mirastır. Eğer Katarlı bir yatırımcın, Brezilyalı teknik direktörün, İtalyan antrenörün ve yabancı oyuncuların varsa, bu normal bir durum değildir. Fakat belki de geleceğin futbolu bu ve taraftarlar da bunu istiyor..."   

- "En güzel kadın bile, sadece sahip olduğu güzellikleri sunabilir"

"Polonya ve Ukrayna kendi felsefeleri doğrultusunda Euro 2012'ye ev sahipliği yapmaya hazırlar. Polonya ve Ukrayna, Almanya'dan farklılar. Fakat Güney Amerika, Brezilya veya büyük bir organizasyona ev sahipliği yapmamış tüm gelişmiş ülkelerin yaşayacağı bir durumdalar. Organizasyonun nasıl gerçekleşeceğine dair fazla bir şey bilmiyorlar. Her şeyin yolunda gitmesi için biz onlara yardım ediyoruz.  İlk maç zor olacak; ikinci maç daha kolay olacak; final ise mükemmel olacak. Stadları muhteşem. Eğer gazeteciler için yeteri kadar beş yıldızlı otel yoksa, onlar da dört yıldızlı otellerle yetinsinler. En güzel kadın bile, sadece sahip olduğu güzellikleri sunabilir ve dürüst olmak gerekirse, her iki ülke de çok çaba sarfetti. Sonuçta ben çok iyi bir organizasyon olacağından eminim."  

- "FIFA Başkanına yardım etmeye çalışacağım"

"Joseph Blatter, iyi bir FİFA Başkanı olacağımı söylüyor. Bilmiyorum. Seçimler üç sene sonra. Blatter görevini tamamlayacak. Önemli olan misyonunu başarı ile tamamlaması ve küresel futbolun daha iyiye gitmesi için ona yardım etmek. Yolsuzluk haberleri onu ilgilendirmiyor. Onun, yolsuzlukla ilgisi yok. Yönetim şeklinin eski senelerden kalma olduğu söylenebilir. Yeniden yapılanma gerekiyor. Joseph sistemi, insanları değiştirmeye çalşıyor, fakat bu zor bir iş. Bunu yapmak istemesini anlıyorum ve ona yardım etmeye çalışacağım."