Planlamanın başarısı örgütlenmeden geçiyor
Örgütlenme, güç birliğini, belirli bir hedefe doğru birlikte hareket etmeyi ifade eder. İyi bir örgütün ise her zaman için iyi bir planı vardır.
Tarımsal üretim planlamasının başarısı tarımsal örgütlerin gücüne bağlı. Aslında yeni destekleme modeli uygulamaya geçerken örgütlenme başta olmak üzere tamamlayıcı unsurların da altyapısı hazırlanmıştı.
Pazardaki rekabet güçleri zayıf, küçük ve dağınık, doğal şartlara bağımlı, teknoloji kullanımı yetersiz, lobi oluşturamayan, sermayesi sınırlı, gençleri elinde tutamayan, her yönden dış desteğe muhtaç ve gelir seviyesi düşük tarım işletmelerinin başarısı, iyi bir örgüte dahil olmalarına ve planlamanın etkinliğine bağlı.
Yüksek puanlı tarımsal örgütler artık daha avantajlı
Tarımsal Amaçlı Örgütlerin Derecelendirilmesi Yönetmeliği’nin uygulamadaki ilk adımı, birçok avantajlara sahip olan 105 adet 1.derece tarımsal örgütü belirlemek oldu.
Tarımsal desteklemelerde ayrıcalık, düşük faizli tarımsal kredilerde özel kredi ve/ veya faiz indirimi, Bakanlık organizasyonlarında temsil ve Bakanlık karar alma süreçlerine aktif katılım gibi artılar, bu 105 tarımsal örgütü birkaç adım öne çıkartacak. Damızlık yetiştirici birlikleri başta olmak üzere hayvancılık şirketlerinin daha çok 1.derecede yer aldığını listeden gözlemleyebiliyoruz.
Yönetmelikte yer alan; girdi temini, sözleşmeli üretim, ortak makine kullanımı, pazarlama ve nakliye-depolama imkanları açısından diğerlerinden daha iyi olan bu örgütler, her alanda üyelerine birçok artılar sağlarken, daha düşük puana sahip olan örgütlerin üyelerinin de kendi örgütlerini, 1.dereceye yükselmeleri konusunda zorlamaları gerekecek.
Tarımsal üretim planlamasının başarısı, tarımsal örgütlerin daha etkin hale gelmelerine bağlı.
Güçlü örgüt, güçlü planlama demek. Örgütün planlamaya katkısı işletme düzeyinde ve ülke düzeyinde olabilir. Güçlü idari yapısı olan bir örgüt, teknik ve pazar şartlarını dikkate alarak üretim deseni, finansman ve kaynak kullanımının planlanmasında çok daha başarılı olabilir. Ayrıca 1.derece örgüt ise makro (ülke çağında) planlamaya da katkısı ve etkisi olacaktır.
Örgütlenme, girdi temininden pazarlama aşamasına kadar üreticilere katkı sağlıyor. Girdilerin (tohum, gübre, ilaç, yem vb.) ucuza temini, ortak makina kullanımı ve teknik bilgi desteği, üretici örgütü tarafından çok uygun şartlarda temin edilebilir. Tüm bunlar işletmenin üretim maliyetlerinin düşmesi anlamına geliyor.
Hasat sonrası ürünler örgüt tarafından daha etkili bir şekilde pazarlanabileceği gibi depolanması veya işlenerek katma değerinin artırılması da mümkün. İşleme sonrası ambalajlama ve marka oluşumu da tek ve küçük bir işletmenin zorlanacağı ancak büyük ölçekli bir tarımsal örgütün başarabileceği süreçlerdir.
Pazarlama aşamasında, aracı sayısının azaltılması, kendi satış noktaları kanalıyla doğrudan tüketiciye ulaşılması kar marjlarını çok yükseltecektir. Bir yandan düşen üretim ve pazarlama giderleri, diğer yandan ürünün daha az fire ve kayıpla, daha yüksek ve istikrarlı bir fiyattan satışı karlılıkta büyük artış sağlayacaktır.
Neler yapılmalı?
İlk yıl uygulaması başarıyla devam eden yeni destekleme modelinde başarılı örgütlere verilen destekler daha hissedilir seviyeye getirilerek örgütlenme teşvik edilmeli.
Hayvancılıkta yüzde 20 olan 1.derece örgütlere verilen ilave destek artırılabilir ve ürün kapsamı genişletilebilir.
AB’de yüzde 60 nispetinden olan üretici örgütleri üzerinden pazarlamanın bizde sadece yüzde 10’larda olması, gıda enflasyonunun da önemli bir nedeni. Yeni destekleme modelinde bu yönde de düzenleme yapılabilir.
Unutmayalım ki tarım sektörü, her geçen gün çok daha stratejik olacaktır. Su, gıda, kuraklık ve iklim değişimin diğer olumsuz etkileri giderek daha ağır hissedilecek ve sosyal huzursuzluklara neden olacaktır.
Bu bakımdan tarımda üretim planlaması artık hayati önemde. Bunun başarısı ise güçlü tarımsal örgütlenmeden geçiyor.